Bedevi Arap beldelerinin birisinde cahiliye dönemini ve ardından Üstadın deyimiyle Çöle İnen Nur ile adeta tersine dönen bir zaman çarkını yaşamak…
Bir an için kendimi sahnedeki oyunculardan birisinin yerine koyup, cahiliye dönemini iliklerime kadar hissettim ve yaşadım. Kendimi Kâbe’nin daim hadimi ve Peygamberimizin (s.a.v) dedesi Abdülmuttalip’e daha yakın buldum. Bütün oyuncular kendilerine o kısacık zaman dilimi içerisinde verilen rolü çok iyi oynamış, izleyicilerin gönüllerini fethetmekle kalmadıkları gibi salonda bulunanları asırlar öncesine kadar götürmeyi başarmışlardı.
Kişilik özellikleri ve sahnede sergilediği rolü gereği kendime yakın hissettiğim oyuncu Erzincan Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun yirmi bir yıllık alaylı tek oyuncusu Oğuz Alparslan’dan başkası değildi. Sevgili Oğuz Alparslan’ı bu güne kadar birçok rolde izlemiş ve kendi kendisine yüklediği yükümlülüğün altından alnının akıyla çıktığına defaten şahitlik etmiştim. Yeri gelmiş kükremiş, yeri gelmiş hüzün damlaları olup yağmış ve yeri gelmiş simalarımızda derin bir tebessüm olarak kalmasını bilmişti. Lakin bu sefer onun mütebessim yüzüne ve naif kişiliğine tam manası ile uyan bir karakteri canlandırmıştı. Belki de bu yüzden kendimi onun yerine koymuş ve sahnedeki oyuncularla birlikte oyunun akışına kapılıp gitmiştim. Bu rolü almış oluşu aynı zamanda onun bu işte ne kadar ustalaştığının ve ne denli iyi bir yönetmen olduğunun göstergesiydi…
Erzincan Müftülüğü Konferans salonunda geçen hafta içerisinde, yine Erzincan Belediyesi Şehir Tiyatrosu tarafından bir oyun sergilendi. Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri kapsamında izlediğim en güzel ve en manalı etkinlikti “Beklenen” adlı oyun. En manalı diyorum, zira çok farklıydı. Oyun aynı zamanda ufak tefek eksiklikleri ile birlikte senarist Orhan Asan’ın ustalığının da bir göstergesiydi.  Oyundaki filozof Varaka’nın da cahiliye döneminin bütün iğrençliğinin sergilendiği sahnelerde büyük bir umutla beklediği kıyamete kadar bütün çağları nurlandıracak Peygamber Efendimizin gelişi ile oyun son buluyordu. Başlayışı, içeriği, bitişi ve bütün teknik özellikleri ile Erzincan’da yerelde bugüne kadar izlediğim en kaliteli oyundu demekte hiçbir sakınca görmüyorum.
Yıllar önce rahmetli Âdem Kaban ve şu an bu şehirde olmayan Mahmut Salcan’ın hafızalarımızda bırakmış oldukları bir tiyatro kültürü vardı ve bizler o kültürü neredeyse unutmak üzereydik. Birkaç yıl önce sevgili Oğuz Alparslan ile şu an Erzincan’da bulunmayan Gökhan Çelik’in başlatmış oldukları bir akım vardı ama ne yazık ki sahip çıkılmayışından dolayı devam edemedi. Şehirde kısa süreli faaliyet gösteren tiyatro grupları zaman zaman çok başarılı çalışmalar sergileseler de kurumsallaşamadıkları için yok olup ve unutulup gitmektedirler. Şu an için, yaşanan birçok olumsuzluğa rağmen Erzincan Belediyesinin sahiplenmiş olduğu ve kurumsal bir kimlik kazandırılma aşamasında olan bu çalışmaların daha kalıcı ve daha kaliteli olacağı kesindir.
On beş belediye personeli oyuncu ve stajyer oyuncuların katılımı ile dört aylık bir sürede hazırlanan “Beklenen” adlı oyun, başka bir deyimle beklediğimiz gibi ortaya çıkmıştır. Her başarı, o başarıyı ortaya koyanlara yeni sorumluluklar yükleyecektir. Öyle ise emeği geçen başta senaryo yazarı Orhan Asan ve yönetmen Oğuz Alparslan olmak üzere oyunu başarı ile sergileyen oyuncuları, bütün emeği geçenleri bu başarılarından dolayı tebrik ediyor ve daha başarılı çalışmalarını arzuladığımızı bilmelerini isterim…