Yetmişli yıllarda DSİ 8.bölge müdürlüğünde, bölge müdürünün makam şoförünün adı “Süslü Adnan” idi. Bu ismi ona giyim kuşamı ve de konuşma biçimi kazandırmıştı.

     DSİ 8.bölge müdürü zaman zaman baraj yapımından önce yapılan temel sondajlarını veya herhangi bir bölgede çıkarılması düşünülen su sondajlarını yerinde görmek istediğinde, makam arabasıyla seyahat ederdi. Susuz köylerde, köy sakinleri bu çalışmaların sonuç vermesi durumunda, sevinçlerini bir kurbanla perçinlemeyi alışkanlık haline getirmişlerdi.

     Bir gün bölge müdürüne, su sondajcıları müjdeyi iletirler. Su bulunmuştur. Köylüler yine kurban kesip bu güzel haberi bölge müdürünün de katılımıyla kutlamak isterler. Bölge müdürü de uygun bir zamanda bu kutlamaya katılacağını duyurur ve o gün gelince yola çıkar. Şoför yine Süslü Adnan’dır.

     Köylü ilk defa tanışacağı bölge müdürünün yolunu gözlemeye koyulur. Uzaktan tozu dumana katmış iki siyah otomobilin geldiğini gören köylüler, resmi araçların bunlar olduğunu anlarlar ve köyün girişini kalabalık bir şekilde kapatırlar, bölge müdürünü köy meydanından biraz uzak bir yerde indirmeyi, alana kadar müdürü yürüterek köylerini tarif etmeyi, tanıtmayı düşünürler. Suyun, köyleri için ne kadar elzem olduğunu da vurgulamak isterler.

    Araçlar köylülerin önünde durur, makam şoförü Süslü Adnan da hemen otomobilden iner bölge müdürünün kapısını açar. Köy halkı araçtan inmekte olan bölge müdürünü de gördükten sonra, Süslü Adnan’ın etrafını çevirirler. Süslü Adnan’a, çıkarılan su hakkında sorular yöneltmeye başlarlar. Bölge müdürünü ise geriye iterek, “ kardeş müsaade ette müdür bey bizleri su hakkında bilgilendirsin” derler.

     Bölge müdürü olayı anlar, şoförüne de “idare et,” anlamında işarette bulunur. Köyden dönene kadar şoför bölge müdürü gibi, bölge müdürü de şoför gibi muamele görür. Bölge müdürünün vermesi gereken cevapları, Süslü Adnan veriyor.

     Türk siyasetinde de liderlerin durumu aynı. Duruşu, giyim kuşamı, irticalen konuşma yeteneği, hitabet gücü ve kurnazlığı yerinde olan,seçmenin hoşuna gidebilecek ucuz kahramanlıkları da arada sırada yabancı liderlere sergileyebilen, dini duygularını sömürme yöntemlerini de iyi bilen,  dürüst olmasına gerek olmayan ama dürüst gibi davranan. Realist yaşayıp, idealist slogan atanlar tercih edilir

     Bu saydıklarımızın hiç biri Sayın Devlet Bahçeli’de yok!

     Sayın Bahçeli akademisyen, bilim adamı, doğrunun peşinde. Ülkücü gençliği sokaklardan çekipsükuneti sağladı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde mutabık tavır sergiledi. Başörtüsü meselesinde hükümete tam destek verdi. Ülke menfaatlerinin söz konusu olduğu yerlerde aktif muhalefete gerek duymadı, destekledi.

     İyi ama bizim seçmenimiz böyle davrananı takdir etmez ki! Sesi iyi çıkan, zaman zaman gerçek dışı konuşmalarının arasına şiir serpiştiren, hitabeti güzel, boylu poslu, konuşurken acımasız, yabancı devlet adamlarının karşısında dik duran, seçmenine güven veren birisini ister. Doğruluk ve de dürüstlük görünüşte olmalı, özünde değil.

     Sayın Bahçeli, bu seçmene siz ve sizin gibi akademisyenler lazım değil. Köylüler haklı