ERZİNCAN (AA) - KEMAL ÖZDEMİR - Erzincan'da, evine gelirken alkollü Gökhan Sarıkaya'nın tek yumruk darbesiyle ağır yaralanıp kaldırıldığı hastanede ölen ve organları ailesince bağışlanan Hasan Akbaş'ın öğretmen kızı Gizem Akbaş, "Biz, babamın katili gibi adaleti yumruğumuzla masum bir insanın hayatında aramadık." dedi.

Kentte, 15 Nisan 2018'de akşam saatlerinde evine giden Hasan Akbaş (48), yolda daha önce tanımadığı ve alkollü olduğu belirtilen Gökhan Sarıkaya'nın yanından geçerken, herhangi bir tartışma olmamasına rağmen bu kişinin yumruklu saldırısına uğradı.

Sarıkaya'nın tek yumruk darbesiyle ağır yararlanıp yere düşen Akbaş, çevredekilerce çağrılan ambulans ile Erzincan Mengücek Gazi Eğitim Araştırma Hastanesi kaldırıldı.

Hastanenin Yoğun Bakım Ünitesinde tedavi altına alınan Akbaş'ın, doktorların tüm müdahalelerine rağmen beyin ölümü gerçekleşti. Akbaş'ın organları ailesince bağışlandı.

Hasan Akbaş'ın karaciğer, akciğer ve iki böbreği, organ nakli bekleyen 4 hastaya umut oldu.

Akbaş'a saldırı anı MOBESE kameralarınca kayıt altına alınan Gökhan Sarıkaya ise polislerce kısa sürede yakalandı.

Sarıkaya, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanıp cezaevine konuldu.

MOBESE kayıtları davanın delili oldu

Olaya ilişkin MOBESE görüntüleri de soruşturma kapsamında delil olarak dava dosyasına sunuldu.

Hakkında "neticesi sebebiyle ağır yaralamaya sebebiyet vermek" suçundan dava açılan Sarıkaya'nın yargılaması, Erzincan 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yapıldı.

Karara bağlanan davada, mahkeme heyeti, Sarıkaya'ya önce "neticesi sebebiyle ağır yaralamaya sebebiyet vermek" suçundan 8 yıl hapis cezası verdi.

Sarıkaya'nın yargılama sürecindeki davranışları ve pişmanlık duyması nedeniyle cezasını 6 yıl 8 aya indiren heyet, sanığın tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.

Adaleti arayacağımız tek yer adliye

Maktul Hasan Akbaş'ın öğretmen olan kızı Gizem Akbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, babasının ölümü sonrası ailesiyle zor günler geçirdiklerini söyledi.

Sanığa verilen cezayı yetersiz buldukları anlatan Akbaş, "Biz, babamın katili gibi adaleti yumruğumuzla masum bir insanın hayatında aramadık. Geldik burada aradık. Biz bu ülkenin vatandaşıyız, dolayısıyla adaleti arayacağımız tek yer adliye. Maalesef çıkan karar ne acımızı ne de sevgili babamı hiç bir şekilde telafi edecek neticede değildi. Biz bu kararı bir üst mahkemeye taşıyacağız. Tek umudumuz, adaletin, yaşadığımız bu sürecin karşılığını vermesi." diye konuştu.

"Babamın tek suçu oradan geçiyor olması"

Akbaş, olayda babasının hiç bir suçunun olmadığını belirterek, "Babam o esnada evine geliyordu. Olayla herhangi bir ilgisi yoktur. Bugüne kadar hiç kimseyle kavga etmedi ve kavgaya karışmışlığı da yoktur. Yoldan geçerken bunu yapıyor, zaten bunu aklım almıyor. Bu olaya hiç bir şekilde mantıklı bir çerçeveden bakamıyorum. Sanırım babamın tek suçu oradan geçiyor olması." dedi.

Babasını, hastanedeki 8 günlük yaşam mücadelesinin ardından kaybettiklerini ve organlarını da bağışladıklarını dile getiren Akbaş, şunları kaydetti:

"Hastanede herkes elinden geleni yaptı ama maalesef babamı kurtaramadık. Babamın beyin ölümü gerçekleştikten sonra organlarını bağışladık. Tek istediğimiz çaresizliğin içerisine düşen insanlara umut olabilmekti. Çünkü o an biz de çaresizliği yaşıyorduk. Babamızın yaşamasına ihtiyacımız vardı ama maalesef olmadı. Biz de başkalarının yaşama ihtiyacını düşünerek böyle bir şey yapmaya karar verdik."

Akbaş ailesinin avukatı Emrah Aslan ise karara itiraz edeceklerini vurgulayarak, "Olay son derece trajik. Sanığın kasten öldürme suçundan yargılanması gerekir. Umarız adalet yerini bulur." ifadesini kullandı.