Yapılan basın açıklamasına Memur-Sen İl Temsilcisi Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Nebi Gül, Diyanet-Sen Şube Başkanı Zakir Yıldız, Birlik-haber-Sen İl Temsilcisi Mustafa Sevilir, Bem-Bir-Sen Şube Başkanı Erol Şahin, , Kültür-Memur-Sen İl Temsilcisi Murat Orhan'da katıldı.

2017 yılında, ise, birinci altı ayda yüzde 7, ikinci altı ayda yüzde 7 ve 1 Ocak 2017’den geçerli olmak üzere taban aylığına 100 TL zam+2017 yılında üç aylık dönemlerdeki ekonomik büyüme oranı kadar refah payı artışı+enflasyon farkı istediklerini söyleyen Nebi Gül konuyla ilgili açıklama yaptı.
İlk olarak son günlerde meydana gelen terör olaylarıla ilgili olarak konuşan Memur-Sen Memur-Sen İl Başkanı Nebi Gül, terörün her türlüsüne karşı olduklarını ifade ederek, “Terörün meshebi, cinsiyeti, yeri, yurdu, Türk’ü, Kürt’ü olmaz. Terörün her türlüsü terördür, teröristin hepsi teröristtir. Terör kimden gelirse gelsin terördür. Benim teröristim iyidir mantığı da bu ülkeye yapılabilecek en büyük ihanetlerden biridir. 32 gencimizin öldürülmesi de terördür,Ceylanpınar’da 2 polisimizin şehit edilmesi de terördür. 32 insanımız öldüğü zaman sokaklara dökülenler, her ne hikmetse 2 polisimizin ve bir astsubayımızın şehit edilmesi olayına sessiz kalmıştır ve terörü kınayan beyanat vermeyerek teröre destek mesajları içeren görüntüler sergilemiştir. Terör kimden gelirse gelsin, Memur-Sen olarak onun karşısında olacağımızın bilinmesini istiyoruz

Memur-Sen Erzincan İl Başkanı Nebi Gül açıklamasında; “Memur-Sen, başta üyelerinin istekleri ve kamu görevlilerinin beklentileri olmak üzere enflasyon hedefleri ile gerçekleşme oranları arasındaki sapma rakamlarını, orta vadeli mali plan ve programlarındaki sayıları, büyüme oranlarını, ithalat ve ihracat rakamlarını, Merkez Bankası ve hazine verilerini dikkate alarak teşkilatından gelen mali, sosyal ve özlük haklarına ilişkin talepleri yapmış olduğu teknik ve istişare nitelikteki toplantılarla teklif haline çevrildi. Bu çalışmalar sonucu oluşan kamu görevlilerine yönelik 3. dönem toplu sözleşmesine yönelik teklifler 26 Temmuz 2015 tarihinde gerçekleştirilen 22. Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısında 81 ilden gelen Memur-Sen İl Temsilcileri ile bir kez daha değerlendirilerek son halini aldı” dedi.

“KAMU GÖREVLİLERİNİN TEMSİLCİSİ MEMUR-SEN’DİR”

Memur-Sen’in taleplerini sıralayan Memur-Sen Erzincan İl Temsilcisi Nebi Gül, kamu görevlilerinin, haklarını, taleplerini, beklentilerini ve güvenlerini Memur-Sen’e teslim ettiğini dile getirerek, “Bu sayılar üzerinden ortaya çıkan tablonun arkasındaki bir başka gerçek; Memur-Sen hizmet kollarının tamamında yetkili sendikalarıyla sahadadır, masadadır. Tabi burada ilginç bir durumu da dikkate sunmak istiyorum. Kamu görevlilerinin itibar etmediği, küçülmeye, çökmeye ve erimeye başlayan iki konfederasyon, kanun koyucunun merhametiyle toplu sözleşme masasında yer alacaklar. Kamu görevlileri nezdinde yetkileri yok, imza yetkileri yok, itiraz yetkileri yok masada temsilcileri var. Bu çelişki, kamu görevlileri sendikacılığının en büyük sorunu haline gelmiştir. Bununla da sınırlı değil, masada yetkileri yok, sahada etkileri yok; ancak toplu sözleme teklifi hazırlayıp masaya sunma durumları var. Konfederasyon ve sendika düzeyinde tek yetkili konumundaki Memur-Sen ailesi gerçeğine rağmen, Kamu-Sen ve KESK’in toplu sözleşme masasındaki varlıkları kanuni olsa da meşru değildir, hukuki değildir. Nimet avcılığı yapma imkanını kullanan bu iki konfederasyon, riskleri üstlenmekten ise azad edilmiş konumdalar” diye konuştu.

“İŞ GÜVENCESİNE DOKUNDURTMAYIZ”

“Memur-Sen Konfederasyonu olarak; iş güvencesine dokundurtmadan toplu sözleşme hakkını elde edilmesini en önemli sendikal kazanım buna öncülük yapmayı da en önemli sendikal başarımız olarak görüyoruz” diyen Nebi Gül, şöyle konuştu: “Kamu görevlilerinin iş güvencesi, kuruluşumuzdan bugüne ve bugünden yarına vazgeçmediğimiz, vazgeçmeyeceğimiz en önemli kırmızı çizgimizdir. İş güvencesine dokundurtmamak yanında bütün kamu görevlilerinin istihdam türü yönüyle iş güvencesine sahip olması da en büyük hedefimizdir. Bu çerçevede, yakın geçmişte 4/B ve 4/C kapsamında istihdam edilen arkadaşlarımızın kadroya geçirilmesini, yıl boyunca istihdam edilmelerini sağladık. Bu yılda, hem 4/B ve 4/C için kadro isteyeceğiz. Bununla yetinmeyip, üniversiteli işçiler ve KİT personelinin de istekleri halinde kadroya geçirilmesi teklifimizi masaya taşıyacağız. Kuralsız ve düzensiz çalışma olarak gördüğümüz ve insan onuruyla bağdaşmadığına inandığımız esnek ve taşeron çalıştırmaya da şiddetle karşı çıkıyoruz. Modern kölelik diyebileceğimiz güvencesiz esnek çalışma ve taşeronlaşmaya karşı mücadelemiz, taşeron mağduru işçi kardeşlerimiz kurtuluncaya kadar, kamu hizmetlerinde taşeron uygulamaları son buluncaya kadar devam edecek”

“KAMU GÖREVLİLERİNİN GENELİYLE İLGİLİ SİYASET YASAĞI KALDIRILMALI”

Kamu görevlilerinin siyaset, çalışma, örgütlenme ile toplantı ve gösteri haklarının önünde bulunan engellerin kaldırılması için mücadele ettiklerinin altını çizen Nebi Gül, kamu görevlilerinin geneliyle ilgili siyaset yasağının kaldırılmasını talep ettiklerini açıkladı. Öz, örgütlenmeye yönelik sınırlamaların kaldırılmasını, emeklilere, polislere, hakim ve savcılara sendika hakkı verilmesini, kamu görevlilerine savunma hakkı kapsamında grev hakkının tanınmasını istediklerini vurguladı. Mali haklarla ilgili talepler belirlenirken hiçbir şekilde Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı ve Merkez Bankası’nın orta ve uzun vadeli hedeflerini dikkate almadıklarının aktaran Mehmet Öz, “Çünkü bu kurumlarımızın hedefleri tutmuyor, hedeflerini yıl içinde defalarca revize etmek zorunda kalıyorlar. Özellikle enflasyona ilişkin tahminlerini ve hedeflerini revize ediyorlar buna rağmen tahmin edilen ve hedeflenen enflasyonla gerçekleşen enflasyon arasında yüzde 60’lara varan sapmalara şahit olduk. Devletin kendi gelir kaynaklarının (vergi ve harçların vb.) tutarlarında yapılacak artışa ilişkin Yeniden Değerleme Oranı enflasyon oranının üstünde belirlenirken, kamu görevlilerinin, asgari ücretlilerin ve kamu işçilerinin maaş ve ücretlerinde yapılacak artışta “enflasyona karşı koruma” stratejisi uygulanıyor. Maaş ve ücretlerde enflasyon oranında artış yapılması sıfır zam demektir. Cepteki paranın nominal değerinin korunması, reel olarak artış olmaması demektir. Bunun anlamı, gelir artmayacak, tasarruf yapamayacaksınız, borçlanmadan yatırım kalemlerine yönelemezsiniz demektir. Satın alma gücünüzün düşmesi, konjonktürel etkilere açık hale gelmesi demektir” şeklinde konuştu.

“TAHMİNLERLE DEĞİL, GERÇEKLERLE MASAYA GELİN”

Kamu işvereninin planlar üzerinden tekliflerle gelmesini, uzlaşmamaya, Toplu Sözleşme imzalamaya niyeti olmadığının göstergesi olarak nitelendiren Memur-Sen İl Temsilcisi Nebi Gül, şunları kaydetti: “Yeniden Değerleme Oranı’nın 2015 yılı için yüzde 10.11, kamu işçileriyle yapılan sözleşmenin seyyanen yapılan ödemeler, sosyal yardım eklentileri ve diğer mali portföy hariç olmak üzere birinci altı ay için yüzde 6 ikinci altı ay için yüzde 5 olduğu gibi gerçeklerin farkında olduğumuzu kamu işvereni bilmeli ve masaya bütün bu veriler üzerinden oluşturduğu ikna edici bir teklifle gelmelidir. Bu yıl, kamu işvereninden, artırma eğilimli pazarlık bekliyoruz. Bizim teklifimizi eksiltemeye değil, kendi tekliflerini artırmaya hazır olarak masaya oturmaları, uzlaşması bir tutum olur. Memur-Sen olarak, gerçekleşen veya bugün itibariyle ortaya çıkan ekonomik ve sosyal verileri esas alıyoruz. Bankaların tüketici faiz oranlarının arttığı, kar marjlarının yüzde 20’lerden aşağı düşmediği, kamu görevlilerinin günlük yaşantılarına etki edecek ürünlerdeki enflasyonun yüzde 10’ları aştığı kamu işvereninin de bildiği gerçekler. Bütün bunlar ışığında, bu yıl enflasyona ezdirilmeyen kamu görevlisi değil, gerçek anlamda maaş ve ücretlerine zam yapılan kamu görevlisi bordroları üretmek için masada olacağız”

“YÜZDELİK ZAM+TABAN AYLIĞA ZAM+REFAH PAYI+ENFLASYON FARKI”

Toplu sözleşme tekliflerinin gövdesini dört ana başlığın oluşturduğunu, görüşmelerin Yüzdelik Zam+Taban Aylığa Zam+Refah Payı+Enflasyon farkı üzerinden yürüteceklerine dikkat çeken Nebi Gül, şöyle devam etti: “Bu dörtlü pakete; vergi kesintisi kaynaklı maaş kayıplarının tazmini, ek ödemelerin emekli maaşına ve ikramiyesine yansıtılması, kadın ve engellilere yönelik özel taleplerimiz, emekli maaşının artmasını sağlayacak tekliflerimiz, ek gösterge adaletsizliğinin giderilmesi, başta aile yardımı olmak üzere, doğum yardımı, ölüm yardımı, kreş yardımı, yemek ve ulaşım yardımı gibi sosyal hak ve yardımlara ilişkin teklif ve taleplerimiz eşlik edecek. Tekliflerimizin hangi konu başlıklarından oluştuğunu genel hatlarıyla belirttim. Peki, ne isteyeceğiz, ne kadar isteyeceğiz. Bu oranlar ve tutarlar üzerinden, maaşlarda ne kadar artış olacak. En düşük devlet memuru maaşı, ortalama memur maaşı nasıl etkilenecek bunları da paylaşalım. Göreve yeni başlayan 15’inci derecenin 1’inci kademesinden bin 975 TL (60 TL’lik Toplu Sözleşme İkramiyesi dahil) maaş almakta olan bekar hizmetli bir memurun 1 Ocak 2016 tarihi itibariyle eline geçen net maaş 1 Temmuz 2016 tarihine kadar 2 bin 356 TL olacak. Bunun oransal karşılığı ise, en düşük devlet memuru maaşında yüzde 19,34 artış olmasıdır. Bu memurun yıllık maaşı ise 2 bin 732 TL olmakta ve maaşında yüzde 28,89 artış söz konusu olmaktadır” dedi.