AKSARAY (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisince valilik önünde düzenlenen mitingdeki konuşmasına, tüm Aksaraylıları selamlayarak başladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, göreve geldiklerinde üniversite kapılarında başörtüsünden dolayı gözyaşı döken kızlar olduğunu anımsatarak, kendi kızlarının da bu nedenle, oğullarının ise imam hatiplilere getirilen katsayıdan dolayı Türkiye'de okuyamadığını anımsattı.

Çocuklarını mecburen yurt dışına göndermek durumunda kaldığını dile getiren Erdoğan, "Elin topraklarında benim kızlarım başörtüsüyle okudu, üniversiteyi bitirdi ve dünyanın en saygın üniversitelerini bitirdiler, aynı şekilde oğlum en saygın üniversiteyi bitirdi ama gel gör ki öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya, kendi ülkemde benim kızlarım üniversiteye gidemedi. Bu garipliği yaşadık mı bu ülkede? Yaşadık." dedi.

Kılık kıyafetinden dolayı okuluna gidemeyen, mesleğini yerine getiremeyen on binlerce vatandaşın sorunuyla karşılaştıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Liseler arasında ayrım yapan, katsayı uygulamasıyla meslek liselerinde, imam hatiplerde okuyan gençlere zulmeden bir devlet anlayışıyla karşı karşıya olduk. Kimdi? CHP, CHP zihniyeti. Ama şimdi, aman ya Rabbim yalan yanlış 'ben böyle şeyler yapmam' diyen bir aday çıkarmışlar ortaya. Ya biz sizin cemaziyel evvelinizi biliyoruz. Dürüst ol dürüst. Sen ne kadar yalan söylersen söyle biz bunu yutmayız. İmam hatibe gitseymiş o da cumhurbaşkanı olurmuş. Geç o işi geç. Öbür taraftan da diyor ki 'İmam hatipli gençler, üniversiteye gitme şansınız az.' Bunu da söylüyor. Sana ne. Ondan sonra da öbür türlü konuşuyor. Elhamdülillah bu ülke bir imam hatip mezunu cumhurbaşkanını da başbakanı da gördü. Bunun kararını kim veriyor? Bunun kararını millet veriyor, millet ama bunlar millete inanmıyor ki."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kötü tablo karşısında korkuya kapılmadıklarını ve mazeret üretmediklerini belirterek, "Birileri gibi sorunları çözmek, çözüme kavuşturmak yerine halının altına süpürenlerden de olmadık. Milletimizin hayır duasını aldığımız bu yolculukta emanetin hakkını vermek için hemen çalışmaya başladık." dedi.

Vatandaşı devlete hasım gören bir zihniyet yerine, vatandaşına hizmetkar olan devlet düşüncesini iktidara getirdiklerini vurgulayan Erdoğan, ayrım yapmadan tüm vatandaşları kucaklamaya çalıştıklarını belirtti.

Başörtülü, başörtüsüz ayrımına da bir son verdiklerini aktaran Erdoğan, "Kılık kıyafet üzerindeki baskıları kaldırarak, tüm gençlerimizin istedikleri kıyafetle üniversiteye gidebilmelerine imkan sağladık. Tüm gençlerimizi kucakladık. Bugün artık genç kızlarımız, üniversite kapılarından boynu bükük dönmek zorunda kalmıyor. Bugün başı açık, başı örtülü, yargıda, emniyette, devletin bütün kademelerinde çalışıyor mu, çalışıyor. Evet Sayın İnce, özgürlük bu. Lafla olmuyor, icraatla oluyor." diye konuştu.

Alandakilere, "Sayın İnce buraya geldi mi? Ne konuştu burada, ne anlattı?" diye soran Erdoğan, "Ne anlatacak ki Aksaraylıya, ne anlatabilir? İşte Aksaray burada." dedi.

Genç kızların artık üniversiteye gittiklerinde ikna odalarında eli sopalı mürebbiyelerle karşılaşmadıklarını belirten Erdoğan, o ikna odalarında bulunanlardan birinin de CHP'nin milletvekili olduğunu söyledi.

"Türkiye tarihinde hiç tecrübe etmediği bir özgürlük ortamını yaşıyor"

Erdoğan, meslek liselerine giden gençlerin, artık katsayı endişesi taşımadığına da işaret ederek, "İnancının gereğini yerine getiren insanlarımız, artık dışlanma, ötelenme, ötekileştirme kaygısı taşımıyor. Hamdolsun bunların hepsi aşıldı. Şimdi yeni bir dönem; bu yeni dönemde, sosyal yaşamdan siyasi alana, eğitimden basın yayın hayatına kadar Türkiye, tarihinde hiç tecrübe etmediği bir özgürlük ortamını yaşıyor. İmtiyazları elinden alınanlar dışında, Türkiye'nin geldiği noktadan şikayet eden var mı? Kendilerini milletin üstünde görenler dışında, yeni Türkiye'den muzdarip olan kimse de yok." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin, her alanda özellikle de hak, adalet ve özgürlükler noktasında çok büyük mesafe kat ettiğine dikkati çeken Erdoğan, "Ülkemiz öyle bir mesafe kat etti ki; daha düne kadar 'imam hatipler kapatılsın' diye ortalığı ayağa kaldıranlar, bugün bakıyorsunuz, oy için bile olsa, imam hatibe gitmediği için hayıflanıyor. Daha dün kızlarımıza okuması için başka ülkeleri işaret edenler, bugün o kızlarımızla fotoğraf vermek için sıraya giriyor. Daha dün 'bidon kafalı, makarnacı, göbeğini kaşıyan adam' diye milleti aşağılayan o CHP zihniyeti, bugün sizin oyunuzu almak için kırk takla atıyor." diye konuştu.

CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce'nin, "Dedem beni de imam hatibe yazdırsaydı, bugün Cumhurbaşkanıydım" sözlerini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Aynı şahıs, gerçekleri çarpıtma pahasına, imam hatip okullarına iftira etmekten de çekinmiyor. Geçenlerde çıkmış, bu okulların doluluk oranı yüzde 35, israf yapılıyormuş. Bula bula israf olarak imam hatip okullarını bulmuş, anlaşılan yine birileri bunu telefonda işletmiş. Zira basit bir araştırma yapsa, bu okulların doluluk oranının, diğer okullarımızla aynı, hatta daha fazla olduğunu görür. Gelen telefonlara itibar edeceğine Milli Eğitim Bakanlığına telefon açıp sorsa, doluluk oranının çok daha fazla olduğunu görür. Ama bunların hakikati öğrenmek gibi dertleri yok. Bak benim vatandaşım biliyor. Pensilvanya'ya sor Pensilvanya'ya, Feto söyler sana doğrusunu. Bunlar üzüm yemenin değil, bağcıyı dövmenin peşindeler. Bunların amacı, Türkiye'yi, baskının ve korkunun kol gezdiği 28 Şubat'ın o kötü günlerine geri döndürmek. Bunların asıl gayesi, darbecilerin yapamadığını şark kurnazlıklarıyla, laf cambazlıklarıyla hayata geçirmek."

Erdoğan, alandakilere, "24 Haziran'da vakit birlik, dirlik, Aksaray ve Türkiye vakti diyor muyuz?" diye sordu.

"Baş ustalık için icazet istiyorum"

Aksaraylılara duyduğu sevgiyi dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ben size aşığım. Aşkına koşan yorulmaz. Onun için de yorulmak nedir bilmiyoruz. Siyasette hiçbir başarısı olmayan, elif görse mertek zanneden, milletten, ülkenin gerçeklerinden habersiz her telefona inanan bu şahısla bizim kaybedecek vaktimiz yok. Allah aşkına, bu ülkeye cumhurbaşkanı olanın bir tecrübesi, bir deneyimi gerekmez mi? Bu çırak bile değil. Çırağa dükkan teslim edilir mi? Sizin karşınızda çıraklığını geride bırakmış, kalfalığında belediye başkanlığını İstanbul'da yapmış, ustalığını Başbakanlıkta Türkiye'de yapmış, cumhurbaşkanlığında ustalık devam ediyor ama şimdi sizden ben 'baş ustalık' için icazet istiyorum. Buna var mıyız? Bunların, ülkeyi yönetme, böyle bir kabiliyetleri, bu ülkeye hizmet etme gibi bir dertleri yok."

Erdoğan, "Dik dur eğilme" sloganları üzerine, beşer planında kimsenin önünde eğilmediğini, sadece Allah'ın huzurunda rüku ve secdede eğildiğini belirtti.

CHP'nin, tüm hesabı, kendi partilerindeki iktidar mücadelesine göre yaptıklarına işaret eden Erdoğan, "Şu an verdikleri mücadele cumhurbaşkanlığı için değil, CHP Genel Başkanlığı için. Artık kendi seçmenlerini dahi güldüren komikliklerin asıl gayesi budur. Allah'ın izniyle, 24 Haziran akşamı sandıktan çıkacak neticeyle, Aksaray'la beraber tüm Türkiye, bu kifayetsizlere hak ettikleri dersi verecektir. Kendi partisinde dahi başarı sağlayamayan birinin ülke yönetimine talip olması komiktir, hatta trajikomiktir. Biz elbette karşımızdaki bu çapsızlarla yarışmıyoruz, AK Parti olarak kendi kendimizle, kendi projelerimizle yarışıyoruz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, miting meydanlarında, bir taraftan millete 16 yıllık icraatlarını gösterirken diğer taraftan da gelecek 5 sene için yetki istediklerini, gelecek 5 seneye dair 146 projeyi anlattıklarını dile getirdi.

Aksaray'a son 16 senede, eğitimden sağlığa, tarımdan enerjiye, orman ve su işlerinden toplu konuta, "toplam 11 katrilyon lira" yatırım yapıldığını bildiren Erdoğan, bu çalışmalar kapsamında, bin 798 yeni dersliğin yapıldığını, ihtiyaç sahibi öğrencilere "36 trilyon" eğitim desteği verdiklerini kaydetti.

Erdoğan, Aksaray'a üniversitenin, AK Parti döneminde getirildiğini, 8 bin 121 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurdunun açıldığını, 400 yataklı Aksaray Devlet Hastanesi'nin de aralarında olduğu 7'si hastaneden oluşan 23 sağlık tesisi kazandırdıklarını anlattı.

Devlet hastanesinin, 200 yataklı ek bina yapılarak büyütüldüğünü söyleyen Erdoğan, Aksaray'da 4 bin 840 konut uygulamasını hayata geçirdiklerini aktardı. Ayrıca TOKİ tarafından Aksaray Sanayi Sitesi'nde, küçük sanayi sitesi esnafı için bin 620 adet dükkan yapılacağını bildiren Erdoğan, ulaşımda ise 17 kilometre olan bölünmüş yol uzunluğunun, 191 kilometre daha eklenerek 208 kilometreye ulaştırıldığını ifade etti.

Erdoğan, Aksaray Çevre Yolu'nun da proje çalışmalarının devam ettiğini belirterek, "Hızlı tren, 'Aksaray'ın da hakkıdır' dedik. Aksaray-Ulukışla hızlı tren bağlantı yolu, yatırım programına alındı. İnşallah yakında ihalesini yapıyoruz. Kırıkkale, Kırşehir, Aksaray, Niğde hızlı tren projemizle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Yaklaşık 7 milyar yani 7 katrilyon liralık maliyeti olan projeyi de 2023 yılında tamamlamayı hedefliyoruz." açıklamasında bulundu.

"Ne aldatan olacağız, ne aldanan olacağız" diyen Erdoğan, bir diğer hızlı tren projesinin ise "530 kilometre uzunluğa sahip, toplam maliyeti 11,5 katrilyon" olan Antalya, Konya, Aksaray, Nevşehir, Kayseri hızlı tren hattı olduğunu söyledi.

"Onlar bol bol yalan söylüyor"

Aksaray'daki baraj çalışmaları hakkında da bilgi veren ve Mamasın Barajı'nın rehabilite edildiğini aktaran Erdoğan, "Durmak yok, çalışıyoruz. Ama onlara da diyorum ki; çalışın sizin de olsun. Onlar bol bol yalan söylüyor." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aksaray'ın en önemli problemlerinden olan içme suyu meselesini çözdüklerini ve şimdi de modern bir içme suyu arıtma tesisini daha inşa ettiklerini belirterek, şöyle devam etti:

"Aksaraylı çiftçilerimize toplam 1,3 milyar lira tarımsal destek verdik. Yani ne demek bu, katrilyon. Şimdi başlattığımız hayvancılık destekleme programlarımızla yüzde 50 ile yüzde 80 arasında hibe veriyoruz. Aksaray'da verdiğimiz 285 trilyon liralık teşviklerden 133 bin 263 sigortalı ve işveren faydalandı."

Alanda toplanan vatandaşlara, "Aksaray, 24 Haziran'da tercihimizi, bir kez daha hizmet siyasetinden yana kullanıyor muyuz? 24 Haziran'da 'vakit dirlik vakti, vakit Aksaray, vakit Türkiye vakti' diyerek Cumhurbaşkanlığında şahsıma, milletvekilliğinde AK Parti'ye mührü basıyor muyuz?" diye soran Erdoğan, vatandaşlardan "evet" yanıtını aldı.