İSTANBUL - HATİCE ŞENSES

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Neşe Ersöz Gülçelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, D vitaminin özellikle kemik sağlığı için çok önemli olduğunu, bu vitaminin kemiklerin yapı taşı olan kalsiyumun yeterli miktarda alınmasını sağladığını söyledi.

Bunun dışında bu vitaminin bağışıklık sisteminin güçlenmesi, kalp hastalıkları hatta kanserden korunma açısından da olumlu etkilerinin görüldüğünü ifade eden Gülçelik, D vitaminin en önemli kaynağının da güneş olduğunu kaydetti.

Prof. Dr. Neşe Ersöz Gülçelik, D vitamininin besinlerle çok az miktarda alındığını, bu nedenle sağlıklı bir bireyde vitamin D eksikliğinin en sık görülen nedeninin yetersiz güneş ışığı almak olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Güneş ışınlarının içindeki ultraviyole B'lerle ciltte üretilen D vitamini daha sonra karaciğer ve böbrekte aktif hale dönüşür. Vitamin D, yağda eriyen yani depolanabilen bir vitamin olsa da depolar yeterince doldurulmazsa eksikliğiyle karşılaşırız. Bunun sonucunda da başlıca kemikler ve dişler olmak üzere birçok organ ve sistem olumsuz yönde etkilenir. Güneşli bir ülkede yaşamamıza rağmen günümüzün yaşam şartları nedeniyle birçok kişinin günü, uzun süreler boyunca plazalarda masabaşı işlerde veya kapalı ortamlarda geçmektedir.

Bu nedenle gün boyunca güneş alımı yetersiz olur, vitamin D yeterince sentezlenemez ve depolanamaz. Sonuç olarak vitamin D eksikliği gelişme riski artar. Vitamin D sentezi için yeterli güneş ışığı almak için de dikkat edilmesi gereken noktalar vardır. D vitamini sentezi için mayıs-kasım ayları arasında saat 10.00-15.00 arasında güneşe çıkılması önerilir. Cilt tipine bağlı olarak süre haftada 3-4 gün, 5 ila 20 dakika arasında değişmektedir. Güneşlenme sırasında güneş ışığıyla ciltte hafif pembelik oluşması sürenin yeterli olduğunu gösterir."

D vitamini zehirlenmesine dikkat

Prof. Dr. Neşe Ersöz Gülçelik, koyu cilt tonunun ve yaşlanmanın D vitamini sentezini azalttığını aktararak, "Koyu cilt tonu olanlar, açık cilt tonu olanlara göre daha uzun süre güneşlenmelidir. Cam ve tül arkasından güneşlenme ve yüksek güneş koruma faktörü kullanımı vitamin D sentezini engeller." diye konuştu.

Dikkat edilmesi gereken önemli bir noktanın da güneş koruyuculu krem kullanmadan uzun süreli güneşlenme olduğuna işaret eden Gülçelik, sözlerini şöyle tamamladı:

"Uzun süreli güneşlenmeler daha fazla vitamin D sentezini sağlamayacağı gibi cilt kanseri riskini de arttırır. Yetersiz güneşe çıkmanın yanı sıra obez veya obezite cerrahisi geçirmiş olanlar, gebeler ve yaşlılar da vitamin D eksikliği açısından risk altındadır. Osteoporoz, paratiroid bezlerin fazla çalışması, karaciğer, böbrek yetmezliği, epilepsi ilaçları, steroid içeren ilaçlar kullanmak gibi birçok hastalık ve ilaç da vitamin D eksikliği açısından risk oluşturur.

65 yaş üstünde vitamin D eksikliği daha sık görüldüğü gibi artmış düşme riskiyle de birlikte seyreder. Kişi eksiklik açısından riske sahipse vitamin D düzeyini ölçtürmek gerekir. Eksiklik veya yetersizlik varsa tedavi edilmesi gerekir. Yüksek miktarda vitamin D içeren ampul formunu bir kerede almak fayda yerine zarar getirebilir. Kontrolsüz fazla miktarda kullanım zehirlenmeye yol açabilir. Daha düşük miktarda vitamin D içeren damla formu ile doktorun önerdiği şekilde ihtiyaca göre yükleme veya destek tedavisi olacak şekilde tedavi daha uygundur. Hedefe ulaşıldıktan sonra da önleme için yeterli vitamin D alınması sağlanmalıdır."