İSTANBUL (AA) - SÜMEYYE DALKILINÇ - İş dünyasının önde gelen isimleri, geçen yıl yaşanan tüm olumsuz gelişmelere karşın Türkiye ekonomisinin yüzde 2,9 büyümesini memnuniyetle karşıladı.

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Zorlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülke olarak geçen yıl oldukça sıkıntılı günler geçirmelerine karşın 2016'yı yüzde 2,9 büyüme ile kapatmış olmalarının Türkiye'nin potansiyelinin ne kadar yüksek olduğunu gösterdiğini kaydetti.

Çevre ülkelerdeki istikrarsızlıklar, 15 Temmuz'da yaşanılan darbe girişimi ve terör olayları dahil olmak üzere birçok sıkıntıya rağmen Türkiye'nin büyümeyi başardığını vurgulayan Zorlu, "Tüm bunlar başka ülkelerde yaşansaydı toparlanmaları yıllar alırdı." dedi.

Türkiye'nin birbirine kenetlenerek, işine gücüne sıkı sıkıya sarılarak tüm bunları atlattığını belirten Zorlu, şunları kaydetti:

"Ben önümüzdeki günlerde üretimi ve sanayiyi merkeze alarak büyüme ivmemizi daha da güçlendireceğimize düşüyorum. Bunun için hükümetin attığı önemli adımlar var. Yerli sanayi, üretim ve istihdamı destekleyen, katma değer yaratan, dünya ile rekabet edebilen bir ekonomi oluşturmaya yönelik attığımız adımları güçlendirirsek daha yüksek ve sürdürülebilir büyüme oranlarını yakalayabiliriz. Ben, bizim ülke olarak bu potansiyele ve bunu hayata geçirecek vizyona sahip olduğumuza gönülden inanıyorum."

- "Siyasetin dönüp ekonomiye yoğunlaşması lazım"

Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan da Türkiye'nin bu kadar sıkıntılı olduğu bir dönemde, son çeyrekte önemli bir büyümenin gerçekleştiğini ifade etti.

2016 yılında yüzde 3'e yakın bir büyümenin sağlanmasının büyük bir başarı olduğunu vurgulayan Özilhan, şu görüşleri dile getirdi:

"Bu, Türkiye'nin krizlere dayanıklı bir yapısı olduğunu gösteriyor. Bu, bir an evvel referandum ve siyasi konular toparlanıp ekonomiye yoğunlaşılırsa Türkiye'nin rahatlıkla daha yüksek büyüme rakamlarına ulaşabileceğinin de sinyali. Temennimiz, bir an evvel ekonomiye dönelim, yoğunlaşalım. İşsizlik sorununu çözmenin yolu, Türkiye'nin yüzde 4-5'leri yakalayacak büyüme trendidir. (Rakamlardan dolayı) Mutlu olduk, ama yetersiz. Siyasetin dönüp ekonomiye yoğunlaşması lazım."

Türkiye'nin iyi bir noktaya ulaşabilmesi için yıllık ortalama büyüme oranının yüzde 5'in altına düşmemesi gerektiğine işaret eden Özilhan, "Hiç olmazsa ilave işsizlik stoku artmasın ve düşsün. İşsizlik rakamları yüzde 12'lere çıktı. Bu rakam gençlerde, 30 yaşın altında olanlarda çok daha yüksek seviyelerde. Türkiye'nin bu sosyal sıkıntısı... Ancak istikrarlı bir büyüme ile çözülür. Onun için de siyasetin ekonomiye fokuslanması gerekir diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

- "Beklentilerin üzerinde bir rakam geldi"

Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın ise büyümede beklentilerin üzerinde bir rakam geldiğini belirterek, doların yükselmiş olmasına rağmen kişi başına düşen milli gelirin 10 bin doların üzerinde seyretmesinin sevindirici olduğunu ifade etti.

- "Sanayi kesiminin üretiminde artış var"

Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar ise ülkedeki sanayi kesiminin üretiminde, gerek iç gerekse dış piyasalara yönelik faaliyetlerinde geçen döneme göre bir artış olduğunu kaydetti.

Özellikle son dönemde finansal sıkıntı yaşayan bazı kurumlardaki borç yapılandırmalarının aktive olmasının buradaki canlılığa ilave destek verecek unsurlar olarak görülebileceğini kaydeden Kibar, şöyle devam etti:

"Bu canlanma ile faaliyetini yavaşlatmış olan kuruluşlar biraz daha sistemin içinde aktif olmaya başlar. Bu da bir sonraki çeyrekteki verilerin iyileşmesine sebebiyet verebilir. 2017'nin ilk çeyreğinin daha iyi olması beklenebilir. Yeniden yapılandırmalar, yeni yeni toparlıyor. Bu belki de 2017'nin ikinci çeyreğine daha olumlu yansır."

- "Eğer turizmde de düşmeyi durdurursak sonuç çok daha iyi olur"

Albayrak Holding Üst Yöneticisi (CEO) Ömer Bolat da 2016 yılında kurlarda çok ciddi bir artış olduğunu ve piyasalarda dalgalanmalar yaşandığını, buna karşın 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra hükumetin ekonomide aldığı tedbirlerin 4. çeyrekte etkisini göstermeye başladığını, bunun da sanayi üretimindeki artıştan görüldüğünü ifade etti.

Bolat, 2016'nın yüzde 2,9'luk büyüme rakamı ile kapanmasının, zor şartlara rağmen iyi bir sonuç olarak değerlendirebileceğini belirterek, "2017 yılında inşallah çok daha olumlu ve yüksek bir büyüme gerçekleştirileceğine inanıyoruz." dedi.

Türkiye'nin 3. çeyrekte kendi elinde olmayan nedenlerle, darbe girişimi sebebiyle bazı problemler yaşadığını ifade eden Bolat, kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin yatırım yapılabilir notunu düşürmesi, Brexit ve ABD'de Donald Trump'ın başkan olarak seçilmesinin dünya piyasalarında medyana getirdiği belirsizliğe karşın geçen yıl kasım ve aralık aylarında olumlu rakamlara ulaşıldığını bildirdi.

Bolat, devamla şunları kaydetti:

"Bu şu anlama geliyor; 2017'nin ilk çeyreğindeki büyüme oranı oldukça yüksek gelecek. Bu rakamın, 2016 yılının 4. çeyreğindeki büyüme rakamlarının üzerinde olacağını söyleyebilirim. Bunda hem sanayinin hem tarımın hem de ihracatın olumlu etkileri olacak. Eğer turizmde de düşmeyi durdurursak sonuç çok daha iyi olur.

Aynı zamanda hükumetin 2 milyon kişilik istihdam hedefi de etkisini göstermeye başladı. Sadece ilk 3 ayda 400 binin üzerinde yeni istihdam var. Ekonomideki olumlu sinyaller, yurt dışı ve bölgemizdeki olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye'deki işlerin iyi durumda olduğunu gösteriyor. Referandumdan sonra büyüme süreci daha da hızlanacak. Güçlü bir 'evet' ile Anayasa değişikliği kabul edildiği takdirde, iç tüketim ve ihracattaki artış eğilimi ile birlikte, sanayi ve tarım sektörlerindeki üretim artışlarıyla beraber 2017'de çok daha iyi bir büyüme rakamı olacağını düşünüyorum."