İSTANBUL (AA) - Zeynep Rakipoğlu - Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cengiz Anık, Anadolu Ajansı'nın (AA) "Muhabir" kitabının hem teorik hem teknik bilgi açısından okurları doyurucu bir eser olduğunu belirterek, "Anlatılan kavram ve konuların hemen arkasından açıklayıcı örneklerle desteklenmesi verilen bilgiyi hem daha anlaşılır hem de akılda kalır kılacaktır." dedi.

AA tarafından geleneksel gazetecilik kurallarının yanı sıra yeni medya okurlarının beklentileri de dikkate alınarak hazırlanan ve bir rehber niteliği taşıyan "Muhabir" kitabına ilişkin AA muhabirine açıklama yapan Anık, kitabın malzeme ve baskı kalitesinin üst düzeyde olduğunu, sayfa tasarımlarının keyifli bir okuma sağladığını söyledi.

Kitabın bölümlendirmesinin ustaca yapıldığının altını çizen Anık, görsellerin kullanımının da yerinde ve işlevsel olduğunu aktardı.

İçeriğin uzun teorik bilgilerden ziyade kısa ama işlevsel bilgilerden oluşmasının, okurların sıkılmadan öğrenmelerini sağlayacağını vurgulayan Anık, "Muhabir', hem teorik hem teknik bilgi açısından okurları doyurucu bir eser olmuş. Anlatılan kavram ve konuların hemen arkasından açıklayıcı örneklerle desteklenmesi verilen bilgiyi hem daha anlaşılır hem de akılda kalır kılacaktır." diye konuştu.

- "Habercilikte Uzmanlaşma' bölümü rehber niteliğinde"

"Gazetecilik" dendiğinde sadece geleneksel gazeteciliği değerlendirmekten daha fazlasının yapılması gerektiğine dikkati çeken Anık, haberlerin internet sitelerinden, sosyal paylaşım ağlarından ve mobil uygulamalardan öğrenildiği bir dönemde yaşandığına işaret ederek, "Muhabir'de, bir dönüşüm süreci içerisinde olan gazeteciliğin hem geleneksel anlamda hem de yeni medya teknolojileriyle ele alınması oldukça yerinde ve işlevsel bir karar olmuş." dedi.

Yazım ve imla kurallarının metnin anlaşılması ve doğru iletişim kurmada hayati öneme sahip olduğunu dile getiren Anık, dil bilgisine uyup uymamanın haberi hazırlayan gazetecinin ciddiyetini gösterdiğini, büyük küçük harf kullanımı, imla kuralları ve sayfa düzenine dikkat edilmeden yazılan bir haberin okurlar tarafından ciddiye alınmayacağını söyledi.

Prof. Dr. Anık, gazetecilik öğrencilerinin temel gazetecilik bilgilerini edindikten sonra uzmanlaşmak istedikleri alanlara karar vermelerinde fayda olduğunu ifade ederek, "Böylece üniversite eğitimleri boyunca uzmanlaşmak istedikleri alana yönelerek, gerçekten o alanda uzman bir gazeteci olarak mezun olabilirler. Tabii ki burada deneyim de önemli bir faktör. Kitabın 'Habercilikte Uzmanlaşma' bölümü, öğrencilerin gerek uzman olmak isteyecekleri alanı seçme, gerekse o alana dair temel bilgileri almaları açısından rehber niteliğindedir." değerlendirmesini yaptı.

- "Gazetecilik derslerinde anlatılanların özeti"

Kitabın "Temel Terimler" bölümünün önemine dikkati çeken Anık, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu bölümün okurlara vermek istediği bir mesaj var. 'Temel Terimler' bölümünde din, diplomasi, hukuk, spor, finans gibi konularla ilgili kavramlar ve tanımlara yer verilmiş. Yani gazeteci, belli bir alanda uzman olmakla birlikte bu alanlara ilişkin bilgiye hakim olmalı. Gazeteci, entelektüel bir birey olmalı ve kendini sürekli geliştirmeli. Muhabir, belirli bir resim sergisine, spor müsabakasına, mahkeme salonuna veya dini bir mekana gönderildiğinde, 'Tuval, aparkat, penaltı, temyiz, teravih namazı nedir, bilmiyorum.' deme lüksü yoktur. Dolayısıyla bu bölüm çok önemli, üzerinde durulması gerekiyor."

Öğrencilerin teorik ve pratik bilgiyi almaları açısından Muhabir'in önemli olduğuna işaret eden Anık, "Her öğrencinin sırasında bir tane 'Muhabir' kitabının açık durmasında fayda görüyorum. Çünkü gazetecilik derslerinde anlatılanların bir özeti şeklinde. Hocaların anlattıklarına paralel birçok örneği de içinde barındırıyor. Hatta öğrencileri, onların pek de sevmediği not alma sorunundan kurtarabilir." şeklinde konuştu.

- "Muhabir'i, öğrencilerimize ders kitabı olarak okutuyoruz"

Kitabın hazırlanmasına katkı sunanları ve Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi hocalarını tebrik ettiğini dile getiren Anık, "Sektör ve akademi iş birliğiyle hazırlanmış kitaplar daha işlevsel, doyurucu ve nitelikli oluyor. Bu açıdan da Muhabir'in önemi pekişiyor. Üniversitemizde 'Muhabir'i, öğrencilerimize ders kitabı olarak okutuyoruz. Her odada bu kitabı bulunduruyoruz. Böyle kitapların artmasını diliyorum." dedi.

Prof. Dr. Anık, elektronik yayıncılığın yaygınlaşmasıyla basılı eserlere yönelik taassubun arttığını ve hiç kimsenin yazılı bir materyal ortaya koymak istemediğini belirterek, bir toplumun yazılı materyali olmamasının o toplumun kültürüne yapılabilecek en büyük ihanet olduğuna dikkati çekti.

"Yazılı bir eser yoksa geleceğe yönelik hiçbir yatırımınız yok demektir." diyen Anık, "Bu yüzden Anadolu Ajansı'nın pek çok alanda basılı üretmesini şiddetle tavsiye ediyorum. Basılı eser üzerindeki ilhamın hiçbir yerde olması mümkün değil. Anadolu Ajansı'na minnetlerimizi ifade ediyoruz. Umut ediyoruz ki çok daha fazla basılı eser üretsin." diyerek sözlerini tamamladı.