Erzincan Müftüsü Yavuz Karabayır Mevlid Kandili dolayısıyla yazılı olarak bir mesaj yayımladı.Yavuz Karabayır yayımladığı mesajında;
11 Aralık Pazar gününü Pazartesi gününe bağlayan gece, Yüce Rabbimizin âlemlere rahmet olarak gönderdiği Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sas)’in bir kez daha mevlid-i şerifini idrâk edeceğiz. Hz. Âdem’den başlayarak ilahi vahyi bizlere ileten Peygamberlik silsilesinin sonuncusu Hatemü’l Enbiya’ya onun âl ve ashâbına, evlâd-ü ‘iyaline, ehl-i beytine salat ve selâm ediyorum. Ülkemiz, vatanımız, milletimiz, gönül coğrafyamız ve topyekûn yeryüzü ahalisi için Mevlid Kandilinin huzur, barış, bereket ve selamete vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.
Yüce Allah, mahlûkata, merhametinin bir tecellisi olarak Hz Muhammed’i son peygamber olarak göndermiştir. “Andolsun, Allah, inananlara, kendi içlerinden; onlara ayetlerini okuyan, onları arıtıp temiz yapan, onlara Kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermekle büyük bir lütufta bulunmuştur. Oysa onlar, daha önce apaçık bir sapıklık içinde idiler ” (Al-i İmran /164)
Onu sevmek ve örnek almak, sünnetinin belirli şekillere hapsedilmesi değil, sünnetinin muhtelif yönleriyle tanınması, insanlığın huzur ve mutluluğu için yaptığı çağrının güncelleştirilmesi gerekmektedir. O, “İman etmedikçe cennete giremezsiniz Birbirinizi sevmedikçe de gerçek manada iman etmiş olamazsınız ” buyurarak sevginin imanın bir gereği olduğunu ifade etmiştir. Sevgi ve iman toplumsal barışın temel direğidir.
Zamanımızda ülkemiz ve dünyada her geçen gün insanlar arasında dünyevileşme yoğunlaşmakta, çıkar ilişikleri ve menfaatler yaygınlaşmakta, negatif düşünceler çoğalmaktadır. Kanaatsizliğin, tatminsizliğin ve ben merkezli zevk düşkünlüğünün zirve yaptığı fakir, yoksul ve kimsesizlerin ihmal edildiği dünyada her geçen gün huzursuzlukların boyutları artmaktadır. Bu durum, Hz. Peygamberin insanlara tebliğ ettiği üstün değerlerin hayatımızdaki etkisinin zayıflamış olduğunun göstergesidir.
Dünyanın birçok yerlerinde, özellikle İslam Ülkelerinde yapılan haksızlıkların, göçe zorlamaların, vurmaların, kırmaların, öldürmelerin yerine karşılıklı haklara riayet etme, dostluk, kardeşlik, güven ve samimiyet gibi değerlere sahip olma sevgili peygamberimizi iyi tanıma, O’nu sevme ve O’nun metodunu göz önünde bulundurmakla mümkün olabilecektir.
Din adına her türlü sözün fütursuzca söylendiği dinin ruhunun ve evrensel mesajlarının bir tarafa bırakılarak lafızcı ve şekilci yorumların güç kazandığı, Allah adına ahkâm kesenlerin birbirini tekfir ederek ilerlediği bir dönemde Hz. Peygamber’in (sas) getirdiği adalet ve rahmet yüklü mesajları doğru anlamaya ne kadar da muhtacız! İlim, hikmet, irfan, adalet gibi hayata anlam ve değer katan kavramların giderek yıpratıldığı hırs ve menfaat kavgasının çığırından çıktığı ve bu kavgaların yer yer zaman zaman din kisvesi altında yapıldığı bu günlerde onun yol göstericiliğine ne kadar da ihtiyacımız var! Dün olduğu gibi bugün de Hz. Peygamber’in (sas) adını ve onun getirdiği yüce değerleri, ashab-ı kiramın hayatını, dinî değer ve kavramları, Müslümanların dinî duygularını istismar eden bezirgânlara karşı bu gün de vahyin ışığı ile gönüllerimizi aydınlatmaya ve insanlığın muhtaç olduğu manevi huzura dönüşmesine ne kadar da muhtacız!
İşte Mevlid Kandili, Hz Peygamber’in bizlere sunduğu bütün bu değerleri fark etmek ve nerede olduğumuzu durup düşünmeyi sağlayacağını düşünmekteyiz. Buna katkı sağlama açısından İl Müftülüğü olarak sizlerle paylaşma adına Mevlid Kandili Özel Programları hazırladık. Programımıza tüm Erzincan halkımız davetlidir. Başta Halep’te zulüm, açlık ve şiddete maruz kalan kardeşlerimiz olmak üzere Mevlid Kandilimizin bütün Müslümanlara huzur getirmesini, insanlığın içine düştüğü sıkıntıların aşılmasında kardeşlik bağlarımızın güçlenmesine ve yeni rahmet kapılarının açılmasına vesile olmasını Cenâb-ı Allah’tan diliyorum. Rabbimiz dünyanın çeşitli yerlerinde varlık mücadelesi veren kardeşlerimize rahmetiyle, nusretiyle muamele eylesin! Kandiliniz şimdiden mübârek olsun. İlimiz, ülkemiz ve gönül coğrafyamız için hayırlar getirsin, huzura ve sükûnete vesile olsun. (Âmin.)
"dedi.