Öyle bir sürece girdik ki! Cumhurbaşkanı Erdoğan Birleşmiş Milletler'e, Avrupa Birliği'ne, Avrupa Parlemantosu’ na, kısmen ABD'ne ve faiz lobisi adı altında ülkemizi yıllardır sömüren rantiyecilere meydan okumaya,Tüm dış mihrakları net tanıdı ve onlar ile kararlarını alenen reddetmeye başladı.

En son  30. İSEDAK Toplantısı'nın açılış töreninde konuştu. . El altından aldığımız ve Tvlerden gördüğümüz sinyallere göre de yalnız kaldığını, geçmiş dönemlerde yaptığı bazı yanlışlar yüzünden bazı şeyleri yapmak veya yapmamak için olağanüstü baskılara uğradığını, kurtulmak için çırpındığını ima eder tavır ve davranışlarda bulunuyor.

Zaten de son günlerdeki söylem ve duruşları bunu açıkça belli ediyor. Üzülerek ifade etmeliyimki,Ben körü körüne AK Partiyi desteklemedim .Oyda vermedim Milli Görüş Lideri ne dedi ise inandım ve yaptım.

 Ama şunu da biliyorum ki Apo’yu getirip Ulusalcıları ve Milliyetcileri iktidar eden el ve güç , onları şuan yere seren el ,Şimdi ise AKPARTİ ile İSLAMI ve mensuplarını yere sermek için çırpınmaktadır. partisi içindeki Haçlı çevrelerinin borazanı ve adamı olan "eğemen" kişiler,(28 şubatçı Köksal TOPTAN v.s) hala parti içinde; .

İçerisinde bulunanlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çırpınışlarını boşa çıkarmak için hala el altından kıs kıs gülmekteler,

Avrupa Birliği'ne yalvarma sürecinin bundan etkilenmeyeceğini ve o yolda süratle ilerlenmesi gerektiğini ifade etme garabetinde bulunabiliyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan zor bir dönemece girmiş bulunuyor. Ama bundan önceki hata veya zorlamalar neticesinde gelinmiş olan noktada bu dönüş sinyallerinin hayata geçmesi çok zor görünüyor.

Çünkü Haçlı iliğimize kadar girmiş. Gerek içimize sok tukları adamları, gerek koynumuza kadar yığdıkları zehirli balları,silah, teçhizat ve askeri üsleri ile bu adımların atılması zor görünüyor.

Ama olmaz demiyoruz Olur Olur Bal gibi olur.Buda siz Ak Partiye oy verenler , Ak Parti Bürokratları  ile Yönetici ve Milletvekilleri ile olacağı kanaatindeyiz. Memleket yanıyor ayağım takılmış bir kardeşe ne önemi var.Yangını söndürmek hedefimiz olmalı. . Türkiye’nin rotasının doğru yöne ve kurtuluşa çevrilme ihtimalini gören Haçlı ve Siyonist çevrelerinin temsilcilerinin, iki de bir Akparti’ye veya resmi makamlara gelerek olağan dışı "nezaket" görüşmelerinde bulunmaları aba altından sopa göstermekten başka ne ile açıklanabilir ki?( MKKYK da iken danışman ile görüşen şer büyükelçi,Tayyip Beyle görüşürken bezbol sopası ile poz veren Obama v.s) En çok hayret edilen nedir biliyor musunuz?

Akparti milletvekilerinin ve yetkililerinin hiç seslerinin çıkmıyor olması . Siz değerli oy verenler ve bürokrat ile yöneticiler  şuan size uyku ve helal kazançlarınız bile haram. Hemen Memleket sevdasına düşmeli ve ateş sönmesi için biz kendimizi feda etmeliyiz.Can toparlar da vatan düştüm mü toparlanmaz.

Kardeş İslam ülkelerinin işgali ve sömürülmesine fiilen yardım edilmemeli , D-8 in önünün kesilmemeli, stratejik önemdeki sanayi ve haberleşme tesislerinin ve arazilerimizin potansiyel düşman çevrelerine satılmamalı .Satılanların hemen yenisi kurulmalıdır. Satılanların yerine hemen yenisi yapılmalıdır.

Kardeş kavgasına son verilerek dindaşlarımıza ağa beylik yaparak dövmeden,Ellerimizde gül ile karşılayarak, küstürmeden tüm benliğimizle çalışmalıyız. Yaptığımız yanlışlıktan hemen özür dilemeli .Özür dilemek sahibini büyütür.

Bütün bu hatalar işlenirken hiç bir milletvekilinin ya da il başkanının sesinin çıktığını biz hatırlamıyoruz. Makam aşkına susmak Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan dostluk değil en büyük düşmanlıktır.

Bence Meclisteki Muhalefet partileri de susarak tasvip ettiler bu yanlışları.Çivi çıktı yanlışlıkları birileri yaparken cemaat adına yapılıp bunlar hep iktidara yansıdı ve yansıyacak.

İslam adına yapılan hırsızlıklardan tutun sahte diplomalar bile satıldı . Ama utandığımızdan bunları ifade edemiyorum. . Şimdi milletvekilleri, il başkanları ve diğer Akparti’li yetkililerine seslenmek istiyoruz: Görmüyor musunuz, sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan zor durumda! Haçlı ve Siyonist çevreler kendi basınlarında Türkiye’ye kendi basınları yolu iletehdit üstüne tehdit savuruyorlar! Siz ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı yapayalnız bıraktınız! Sadece alkışlamakla yetiniyorsunuz! Nerede fikir üretimi, nerede meydanlara ve basın yayın kuruluşlarına gidip işin doğrusunu haykırmak? Uhuvveti anlatmalı Anadolu’da Kardeşlik için ayrımcılıktan vazgeçmeli . Aslanı kedilere kuyruk bitlerine feda edilmemelidir.

Nerede ülkeyi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı gerçekten sevmek? Cumhurbaşkanı Erdoğan tek başına 5 başlı deve karşı mücadele ediyor görmüyor musunuz ? Suskunluğunuz yetmez mi?

Neden içinizdeki Haçlı sözcülerini susturacak fikirler gelmiyor sizden?Edirne Valisi niye alkışlanmıyor. Diğer Valiler ne yapıyor.Yagdanlık mı üretiyorlar .

Sadece milletvekili olmak için mi oradasınız ? . Cumhurbaşkanı Erdoğan defalarca Kefeninin varlığından bahsediyor şuan tüm vekillerimiz Kefenleri ile meydanlara çıkma zamanı. Rant ve havadan vazgeçmeli vebal ve sorumluk sizlerin.

Mal mülk para gitsede telafi olur Vatan ve Din gitti mi bir daha gelmez. Bu sefer sizlerden gelecek nesiller mirasyedi diye seslenecek ölüm bile bu devirde yaşayan bizlere yetmeyecek ebedi azaba düccar olacağız. İçinizden bazıları sızlanıyor:

 Biz parmak kaldırıp indirmekten başka bir işe yaramıyoruz diye! Haydi silkinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan destek verin! Sadece alkış değil eyleme geçin, ayağa kalkın! Haçlı ve Siyonist’e hak ettikleri dersleri verin!Halka Hakkı ve oyunları tek tek anlatın halkı şuurlandırarak oyunları bozunuz.Ranta değil Gerçek çözümleri artık savunmaya başlayın !

Zararı yok gerçek çözümün adına "Milli Görüş’ün çözümleri" demeyin!A deyin B deyin Çözüm ERBAKAN gibi düşünmektedir.

 Ama doğru olan, ülkemizi ve Tüm İslam alemini kurtuluşa kavuşturacak olan bu çözümleri siz hayata geçirmeye çabalayın!

Haçlı’yı durdurun, Siyonist’e gerekli tokatları indirin! O zaman en hararetli destekçilerinizin Milli Görüşçüler ve bu halkın hakka ve doğruya inanan solcusu sağcısı kısaca milletin kendisi size sahip çıkacaktır.

Nihayet Hakkın hakim olduğunu göreceksiniz!                  İstifa edip gitmeye ve parti bölme lafları dolaşıyor laf çıktıysa icraatta çıkacaktır .

Türkiyede muhakkak. Önce yanlışlarınızı düzeltin! Düzeltmeden giderseniz, Allah indindeki sorumluluğunuz size ait, ama İslam Tarihi sizi hiç de hoş olmayan sıfatlarla anacaktır! Gidilen yolun ucu yok, görmüyor musunuz? Cumhurbaşkanı Erdoğan “ibrik otu” tuzağından kurtarın!

Aslınıza dönün! Çıkmaz yol çok uzun olsada Sonu muhakkak vardır.