Çok düşündüğüm oldu,gittiğim her yere bakar ve anlamaya çalışırım ..

Neden burası ?

Niye yerleşmişler buraya?

Çoğu zaman sebep ya su yada yoldur, bizim elimiz için de her ikisi..

Ortasından Fırat akar , kenarından yollar geçer..

Geçer geçer de biz bu iki nimetten ne kadar faydalanıyoruz tartışılır tabii.

Fırat yeni yeni işe yaramaya başladı barajlar sulama Kanalları ile can verir oldu toprağa. Yeterlimi ? Tabiki değil. Tercan ve ekşi su D. S. I. kanal pompalarına su Fırat'tan ve ondan beslenen kanaldan elektrik ile çalışan pompalar vasıtası ile basılıyor bu da çiftçiye çok ciddi sulama maliyeti getiriyor..

Ne yapabiliriz?

Ya sulama Kanalı'nın kodunu yeniden bir Yapısal yenileme ile cazibeli sulama yolu veya güneş enerjisi ile elektrik enerjisi üretip pompa çalışma maliyetlerini minimuma indirerek Çiftçiye cazip hale getirmek ki oradan nasiplenenler ayakta kalsın..

Peki yolda durum ne?

İşte orada durumumuz çok vahim, uluslar arası yol güzergahında olan kentten geçen tırlar ekonomik girdi olması gerekirken bırakın alışverişi yemeği mazot bile almıyorlar bunun iki sebebi var.. Birincisi ; mazot fiyatı anormal yüksek kendi gözlemimi arz edeyim,Akyazı dan o taraftaki istasyonlarda mazot 3,89 tl/ litre şehir merkezinde 4,15 tl/ litre hadi biz Kürek mahkumları el mecbur alıyoruz onlar niye alsınlar.

ikincisi; Karayolları yol kontrol kantarları, sanki şehir çok zengin de cazibe dışına çıkaracak her türlü yapılanmada liderlik yapıyoruz, adamlar kantarda sıkıntı çekmemek için Erzincan sınırlarını nerede ise mazotsuz geçmeye çalışıyorlar , hatta yeni yol bulmuş ekşisu içinden Üzümlü'den ana yola çıkıyorlar...

Yani azizim her yerde nimet olan yol su bizde külfet oluyor..

Seçim yakın geçim zor, eğer sorunları fark edip Çözümleri üretmez isek hızla küçülen caanım şehir köyleşecek, bizi bilen, bizi tanıyan adaylar ile sorunlara çözüm üretecek ortamlarla bir nebze de olsa belki önüne geçebiliriz..

Bulunduğumuz yerler de bulunma sebeplerini akıllıca kullanmak hem borcumuz hem de zorunluluğumuzdur...

Saygı ile...