Bir enstrüman çalabilmeyi güzel resim yapabilmeye tercih edenler muhakkak vardır aranızda,

Belki  birileri için iyi şarkı söylemek her ikisine de ağır basar.

Şimdi bu yazımı okuyanlardan bir kaçı belki de hayatlarını tiyatroya adamıştır.

Farklı kişiliklere bürünerek çıkmak izleyicilerin karşısına eşsiz bir hazdır onlar için.

Bense hayatımı harflere adayanlardanım.

Peki hiç düşündünüz mü, çoğu kez insan yaşamına yön veren bu seçimler nasıl ortaya çıkar?

Ben tüm bunların tesadüften öte olduğu görüşündeyim.

İlk notalarla tanışmışsa bir çocuk, hayatı boyunca onların ritmine kapılıp gidebilmektedir.

Doğanın renklerine bulaşmışsa o küçüçük elleri ilk kez, zaman içerisinde bu renklerden yeni bir dünya yaratma kaygısı taşıması muhtemeldir.

Bense başıma gelen en güzel tanışmanın henüz ilkokuldayken harflerle olduğu inancındayım.

Seslendirmesi bile çok güçken henüz dilime,

Zamanla hece kurmayı öğrendim onlardan, sonra kelime..

Baktım bir gün kelimeler sıralanıveriyor peşpeşe, ardından cümleler geldi.

O gün kapıldım ben harflerin büyüsüne

Yazmak, aklı karışmış harfleri hizaya sokup yeni bir dünya yaratmak

Bir kadın bedeni çiziverebilmek satır aralarında, çehresine sevinci de öfkeyi de yerleştirebilmek.

O kadını yaşatmak ya da öldürmek..

İşte bunlar hep sizin elinizde

Yahut bir gerçeği serivermek gözler önüne

Korkmadan, doğru inanılan şeyi akıtmak kaleminden

Hem zor hem müthiş bir tutkudur yazmak..

Bu son yazım diyemezsiniz mesela, bir an gelir kafanız bişeye atar tekrar alırsınız kalemi elinize

Bir ressam için fırçası, bir müzisyen için notalar neyse kalemi de o dur bir yazar için.

İnsanlığı hem bir rüyaya taşır onunla hem de acı bir gerçeğin içine bırakıverir,

Ne zaman neyi yapması gerektiğine ise kalemine olan saygısı ve vicdanı karar verir

Kalemime olan saygımı ve vicdanımı hiç kaybetmemek dileğiyle...