GİRESUN (AA) - Geçmişte kilise ve cezaevi olarak kullanılan bina, 30 yıldır Giresun Müzesi olarak çeşitli tarihi eserlere ev sahipliği yapıyor.

Giresun'da yaşayan Rumlar tarafından 1850'lerde inşa edilen ve Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi sonrasına kadar kilise, yaklaşık 20 yıl kadar da cezaevi olarak kullanılan tarihi bina, günümüzde müze olarak hizmet veriyor.

Müzede Hititlerden Frigyalılara, Selçuklu'dan Osmanlı'ya kadar birçok medeniyetten eserler yer alıyor. Mitolojik hikayeleriyle ön plana çıkan Giresun Adası'nda yapılan kazılarda bulunan eserlerden bazıları da Giresun Müzesinde sergileniyor.

Giresun Müze Müdürü Hulusi Güleç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, binanın 1850-1860 arasında yapılan bir kilise olduğunu söyledi.

Kilisenin Giresun'da 1924'e kadar yaşayan Rumlara hizmet verdiğini anlatan Güleç, mübadele sonrası boş kalan binanın 1948'e kadar bazı tahribatlara uğradığını kaydetti.

12 bin esere ev sahipliği yapıyor

Güleç, 1948-1967 arasında binanın cezaevi olarak kullanıldığını belirterek, yeni cezaevinin yapılmasıyla 1982'ye kadar boş kaldığını ifade etti.

Yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalan binanın 1982'de restorasyonuna başlandığını ve 1988'de müze olarak açıldığını aktaran Güleç, "Müzemiz içerisinde gerek bu bölgeden gerekse Karadeniz'in diğer illerinden getirilen yaklaşık 12 bin eser yer alıyor. Tunç Çağı dediğimiz milattan önce 3 binli yıllardan Osmanlı'nın son dönemine kadar eserler, Hitit, Roma, Frigya, Bizans, dönemine ait eserler, Urartu ve Selçuklu eserleri var." bilgisini verdi.

Güleç, müze içerisinde sergide bulunan eserlerin sayısının 2 bin olduğunu belirterek, "Müzede toplam 12 bin eser var, teşhir alanı biraz küçük olduğu için tamamını sergileyemiyoruz. Zaman zaman vitrinlerde eserleri de değiştirip sirkülasyon yapıyoruz." dedi.

Roma, Bizans, Osmanlı ve Selçuklu dönemleri ağırlıklı yaklaşık 9 bin sikkenin müzede yer aldığını ifade eden Güleç, Giresun Müzesinin Doğu Karadeniz'in sikke bakımından en zengin müzesi olduğunu söyledi.

Mitolojik Giresun Adası'na özel vitrin

Hulusi Güleç, Müze Müdürlüğünce yapılan arkeolojik kazılarda bulunan eserlerin de sergilendiğini belirterek, "Bunların en başında Giresun Adası'nda yapılan kazılar geliyor. Biz 2011 yılından itibaren burada arkeolojik kazı yapıyoruz. Kazılar sonucunda tapınak, kilise, bir de şapel ortaya çıkmıştı, taşınır kültür varlıkları da bulunmuştu." diye konuştu.

Müzede bir vitrinde, Giresun Adası'ndan çıkan eserleri teşhir ettiklerini kaydeden Güleç, "O dönemlere ait çeşitli sikkeler, hokka divit takımı dediğimiz bronzdan yapılmış eser, ahşaplar, bol miktarda mozaik parçaları ele geçti. Bunları şu anda müzemizde sergiliyoruz." bilgisini aktardı.

Güleç, birçok eserin de vatandaşlar tarafından getirildiğini aktararak, bunların bazılarının arkeolojik, bazılarının da ata yadigarı eserler olduğunu söyledi.

Müze binasının aslında bir kompleks yapıda yer aldığını anlatan Güleç, şunları kaydetti:

"Kilise yapısı, papaz evi denilen tarihi bina, onun arkasında mahzen ve iki çeşme mevcut. Ziyaret olarak dikkati çeken yerlerden biri de mahzen. İki mahzeni var kilisenin, 1992'li yıllarda restore edilerek ziyarete açıldı. Birtakım taşınır kültür varlıklarını da mahzen içerisinde sergiliyoruz. Denizden çıkarılmış amforalar, taş eserler, plastik mimari parçalar gibi çeşitli eserler mahzende sergileniyor."

Güleç, son yıllarda müzenin ziyaretçi sayısında artış yaşandığını, bunun sebeplerinden birinin müzenin ücretsiz ziyaret edilebilmesi olduğunu sözlerine ekledi.