TBMM (AA) - AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, AA muhabirine HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'nin, partisinin grup toplantısında, "Kürdistan'da kazanacağız, Batı'da da AKP ve MHP'ye kaybettireceğiz. Türkiye'nin her yerinde AKP-MHP ittifakını geriletmek için verilen her oy, Türkiye'de barışa verilen oydur. İstanbul, Adana'daki oyumuz ile Cizre, Sur, Silopi halkına selam edeceğimizi asla unutmayalım." sözlerine ilişkin değerlendirme yaptı.

Açıklamanın, HDP'nin kimliği ve siyasete bakışına ilişkin problemli bir durumun ikrarı olduğunu belirten Bostancı, her partinin, içinde bulunduğu topluma yönelik bir iddia ve siyasal yaklaşımı temsil ettiğini, bunun faili olarak da kendisini göstermesi gerektiğini ifade etti.

Partilerin, aday belirlerken, siyaseti yürütürken, seçimlere katılırken bir program ve zemin üzerinde yürüdüğünü aktaran Bostancı, HDP'nin son dönemlerdeki açıklamaları ve siyasetinin bir parti olarak iddiası ve varlık hükmünün tartışılmasına yol açtığını vurguladı.

Türkiye'yi kapsayan bir siyaset anlayışı güden partilerin, adaylarını çıkaracağını veya şartlar ittifak kurulmasını gerektiriyorsa da belli ilkeler çerçevesinde kamuoyuna açık şekilde ittifak yapabileceğine işaret eden Bostancı, partilerin açık kurumlar olması gerektiğini ve sözleşmelerini gizli kapaklı görüşmelerle yürütemeyeceklerini kaydetti.

Bostancı, "Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla." tarzında bir yaklaşımın, siyasi partiler için söz konusu olamayacağını bildirdi.

Temelli'nin "Şurada biz kazanacağız, burada AKP ve MHP'ye kaybettireceğiz." sözlerinin HDP'nin siyasi varlığına ilişkin derin bir probleme işaret ettiğini ve sadece Türkiye'nin bir kısmında iddia sahibi olduğunu gösterdiğini vurgulayan Bostancı, şu görüşlerini paylaştı:

"Sezai Bey 'CHP ve İYİ Parti'nin adaylarına destek vereceğiz, onlara kazandıracağız' demeye dili varmadığı için 'AK Parti ve MHP'ye kaybettireceğiz' diyor. Eğer ben yanlış biliyorsam, kamuoyu beni düzeltsin, ortada iki ittifak var, 'Cumhur İttifakı' ve 'Millet İttifakı. Bir de HDP'nin durumu var. Ortada çok bilinmeyenli bir denklem yok. Eğer siz 'AK Parti ve MHP'ye kaybettireceğiz' diyorsanız, kamuoyu 'kime kazandıracaksınız, niçin kazandıracaksınız, ne tür bir ittifak yaptınız da kazandıracaksınız, iş birliğiniz hangi hususları kapsıyor' diye sorar. Bunlara ilişkin açık bir tavır sergilemeyip, mahcup, ürkek sadece AK Parti ve MHP'ye yönelik kaybettirme üzerine kurulu bir siyasal dil ve yöntem garip durum. HDP, hem tüm Türkiye'ye yönelik bir parti olma iddialarından vazgeçme şeklinde anlaşılabilecek hem de CHP ve İYİ Parti ile kurduğu ittifak ilişkisini gözlerden saklamaya dönük bir dil kullanıyor. İyi de hem ittifak yapmaya çalışacaksın hem de bunu gözlerden saklamaya dönük bir tutumla davranacaksın, böyle yaparak seçmenleri izandan, idrakten uzak görmek doğru bir şey değil. "

Siyasetin kazanmak için yapıldığını anlatan Bostancı, "Sen kazanmayacaksan, kimlerle ittifak yapıyorsan o partiye kazandırmak için siyaset yapılır. Kimlere seçimi kazandıracaklarını niçin doğrudan söyleyemiyorlar? Çünkü, bu ittifak edenler sosyolojik olarak birbirlerine benzemeyen gruplardan oluşuyor. Bu partilerin, tepe yönetimdeki insanlar, yukarıda bir çatı kurmaya, bir siyasal mühendislik yapmaya çalışıyorlar. Ancak bunların mühendisliği ile hitap ettikleri kitlenin değerleri ve siyasal yaklaşımı birbiriyle uyuşmuyor. Böyle olunca da kimi alanları kapatarak, kimi alanları gizleyerek, kimi alanlarda ürkek açıklamalar yaparak, bu ittifakı saklayarak yürütmeye çalışıyorlar. Ama bu tuhaf dille bu ittifakı saklamak mümkün değil." diye konuştu.

Bostancı, CHP, İYİ Parti ve HDP seçmenlerinin bu durumu değerlendireceğine işaret etti.

Siyasi ilişkilerin açık, aleni şekilde yürütülmesi gerektiğini bildiren Bostancı, "Siyasi ilişkilerin ortada bir bilmece varmış gibi yürütülmesi, çaresizlikten kaynaklanıyor. Yukarıda kotarılan mühendisliği bünyeye uymadığı için toplumla paylaşmaktan ürken, kendileri ile ittifak yapmaya çalıştıkları kesimler arasındaki çelişkilerden korkan, bu yüzden açık bir dil kullanmaktan kaçınan bir garip yolda ilerliyorlar. Aynısını CHP de yapıyor, İYİ Parti de yapıyor. Oysa herkes her şeyi biliyor, anlıyor ve tartıyor. Bu benzemezler ittifakının halini de halk takdir edecektir." dedi.

Muhabir: Yıldız Aktaş