Ayların Sultanı Şehr-i Ramazan; Rahmet,Merhamet,Mağfiret demek olan,içinde seksen küsur seneyi barındıran,Kainatın Efendisinin (S.A.V) “Ümmetimin ayı “dediği kutlu ve mutlu mevsim:RAHMETLE,BEREKETLE,SAADET VE SEFAYLA HOŞ GELDİN…

            Teravihle başlayan,sahurla devam eden,iftarla bir günlüğü tamamlanan mübarek anların adı,şahsi açıdan kulluğun en yüksek derecede hatırlandığı,sosyal ve toplumsal açıdan;hatırlamanın ve hatırlanmanın kalbi duygularla taçlandığı,aile ve dostlar açısından;hürmet,saygı,sevgi,muhabbet,irtibat ve yardımın gönül coşkusuyla yaşandığı,Allah (C.C)’ın evi Camilerin dolup taştığı,Sadaka,Zekat,davet ve ikramlarla dost ziyaretlerinin çokça yaşandığı nadide zaman dilimidir:ŞEHR-İ RAMAZAN…

            Rahmet ikliminin kuşattığı bu mübarek ayı idrak etmeye, onun rahmetini bereketini ve mağfiretini yaşamaya başladığımız bu günlerde ruhlarımızı, bedenlerimizi de Ramazan ayının bu kutsal anlarından istifadesini sunmaya başladık.

            Gelip geçici zevklerden, fani pırıltılardan, baki lezzetlere ulaştıran oruç bu ayda farz kılınmıştır.(Bakara Suresi183.ayet)

            Ramazan ve oruç içimizdeki bu fıtrat güzelliklerini muhafaza için önümüze açılmış bir fırsat, bir ibadet günleridir. Bu günler, her Müslümanın gönlünde ayrı bir heyecan uyandırır. Bu mübarek ayda ameller çoğalır, hayırlar, bereketler artar.

            Ramazan günlerinde her Müslümanın bir ramazan günlüğü vardır. Bu günlük sahur ile başlar bir sonraki sahura kadar devam eder. Sevgili Peygamberimiz hadisleriyle bu programı bildirmişler hayatında tatbikatıyla da bizlere yol göstermişlerdir.

            "Sahur yemeği yiyin. Çünkü sahurda Feyiz ve bereket vardır. Bir yudum su içmek bile olsa sahuru terk etmeyin. (Buhari)

            Bu Mübarek Rahmet ikliminde Müslümanlar komşularıyla, akrabalarıyla daha yakın ve gönülden gönüle bir sohbet halindedir. Rahmet herkesi kuşatmıştır bu iklimde.. Kardeşliklerimizde ayrı bir irtibat kurulmuştur bu ayda. Oruçlu iken selam vermek, selam almak, devamlı selamlı olmak. bizleri daha da kardeş yapar kardeşlerimize, yakınlarımıza belki bu Ramazan bizim Selam alışkanlığını kazandığımız bir rahmet iklimi olacak. Kim bilir? Bu oruç ayında Müslüman, kurulan bir saat gibi, giyilen zırh gibi gönlü hep fıtrat güzellikleriyle doludur. Dil kalbin tercümanıdır. Oruçlu mü'min diline de sahip olur bu ayda. Ondan boş ve kötü bir söz çıkamaz, gayreti bunadır Müslümanın İşinde, evinde, çarşıda, pazarda, işçisine, ailesine, çocuklarına ve komşularına hiç bir kimseye eza vermemek için dilinin bekçisidir bu ayda Müslüman.Çünkü dil yılan gibidir. Sahip olunmazsa zehirler. İki tarafı keskin bıçak gibi olan bu uzvumuza da oruç tutturabilmek ne kadar güç bir iş...

            İbni Abbas (R.A) dilini tutar şöyle dermiş: «Ya hayır söyleyerek hayra nail ol, yahut şerri söylemekten hazer et, selamet bul!»

            Sevgili Peygamberimiz(S.A.V) de: "Kişinin kendini alakalandırmayan şeyleri terk etmesi, İslâmî güzelliğindendir." buyurarak, kendini ilgilendirmeyen şeyin lüzumsuzluğuna, boş şeyler olduğuna işaret edip bundan sakınmanın İslâmi güzellik olacağını bildirmiştir.

            “Her kim yalan söylemeyi ve yalanla amel etmeyi bırakmazsa, o kimsenin yemesini, içmesini bırakmasına Allah için hiç bir ihtiyaç yoktur.” (Buhâri)

            Ramazanda yapılamayacaklar her zamanki gibi İslâmiyet’in sınırları haricinde olanlardır. Rahmetin taştığı bu mübarek anlardaki negatif ve olumsuz kazanımların, isteyerek veya istemeyerek girilecek günahların da karşılığı katmerlenerek artacaktır Allah muhafaza etsin. Bunun farkında.olmak.gerek. Akıl sahibine düşen: Mukaddes ve mübarek anları hakkıyla değerlendirerek manevî.kazançları arttırmaktır.Süflî nefsin heveslerine tâbi olup, o nuranî vaziyetten çıkmak ne kadar çirkin bir iştir.Ramazan-ı Şerif’te oruç tutanlara muhalefet etmek,(Allah korusun)umum Âlem-i İslâm’ın manevi nefretine ve tahkirine hedef olmak çok çirkin ve zararlı bir harekettir.
Kıymettar vakitlerin radyo, televizyon, oynama oynaş gibi malayaniyatla zayi edilmesi büyük bir hasarettir.

            Sonundaki “bayramıyla” “sıla-yı rahim” olan şeâir-i İslâmiye hediyesini getiren Ramazanı hakkıyla eda edenlere selâm olsun.Bayramı bayram eden gerçek dost ve akrabalar arasındaki sıcak ilgi, münasebet ve ilişkiye zirve yaptıran ve devam ettiren ayların sultanı, siz değerli dostlara ve âlem-i İslâmiyet.ve.İnsaniyete.mübarek.olsun.

            Bu Sultan ayı hakkıyla eda edebilmek için çok kuvvetli ve devamlı dualar edelim.Ramazanımız gerçek anlamda Ramazan, Oruçlarımız gerçek anlamda Oruç olsun,Kalbimiz,evimiz,yuvamız sürurla dolsun,Dua,ibadet ve dileklerimiz kabul olsun,Mevla yar ve yardımcımız olsun!...