AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Türkiye'nin güçlü iktidarlar döneminde kalkınma ve ilerleme kaydederken, koalisyon dönemlerinin ülke için geriye gidiş anlamına geldiğini söyledi. Başkanlık sistemiyle ilgili çarpıtmaların yersiz olduğunu da belirten Yıldırım, seçim çalışmaları kapsamında Bornova'nın 45 mahalle muhtarıyla bir araya geldi. Toplantıda seçim sürecinde öne çıkan konuları ele alan Yıldırım, muhtarların sorunlarını dinledi.
7 Haziran seçimlerinin güçlü iktidar, Anayasa değişikliği, başkanlık sistemi ve çözüm süreci açısından önem taşıdığına dikkat çeken Yıldırım, "Milletin ortak fikri tek başına güçlü bir iktidarın kazanımlarına sahip çıkmak. Güçlü iktidarın kaynağı başkanlık sisteminin özü yasama ile yürütmenin birbirinden bağımsız hale gelmesidir. Bu durumda meclis ne kadar çok parçalı yapı oluştursa da tek parçalı olarak kurulacak hükümetin yürütme görevini rahat bir şekilde yerine getirmesi esastır. Meclis de yasama ve denetleme görevini yapar" diye konuştu.

Çözümde dört şart
Türkiye'nin ortak konusu olan çözüm sürecine de dikkat çeken Yıldırım bu süreçte boşa harcanan kaynakların önüne geçmeyi amaçladıklarını ifade ederek, "Bir yerde yollar, havaalanları, ulaşım, erişim varsa terör orada barınamaz. Şimdi doğudaki vatandaşlarımız da teröre teslim olmak dışında bir yol olduğunu gördü. Devlet orada" dedi. Çözüm sürecinin olmazsa olmaz koşullarının tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak olduğunu ifade eden Yıldırım, "Bu şartlar dışında beklentisi olanlar boşa hayal kurarlar. Kardeşlik bu ilkeler etrafında kurulacaksa olur. Şehitlerimizin aziz ruhunu incitecek bir adım atmayız" dedi.

'Vaatler havada uçuyor'
Seçim sürecine tüm partilerin bir vaat yarışana girdiğini söyleyen Yıldırım "Biz bu vaat yarışının içinde olmayacağız. Seçim öncesi bir minder kuruldu, tüm pehlivanlar ortaya çıktı. Vaatler havada uçuşuyor. Kimisi asgari ücreti 1400 yapacağım diyor, diğeri 1500 diyor, öbürü hızını alamıyor 1800 diyor, bir tanesi vitesten atıyor 5 bin lira yapacağım diyor. Bu vaatler güzel, itirazımız yok. Ancak babaannemin dediği gibi 'üfle evladım üfle, kaval elin yel Allah'ın. Bu vaatler yapılırsa Türkiye'nin dilenecek hale gelmesi 6 ay sürmez. Bu millet bir hayale kapılıp geleceğini bir bilinmeze bırakmaz artık" dedi.

Kaynak:  
yeniasir.com.tr