Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında uyguladığı %50 hibeli Bireysel Sulama Sistemlerinin Desteklenmesi Hakkında Tebliği  kapsamında Erzincan’da 56 çiftçi hibe almaya hak kazandı.

Tarımsal faaliyetler için geliştirilen modern basınçlı bireysel sulama sistemlerinin üreticiler tarafından kullanımının yaygınlaştırılarak; daha kaliteli ve pazar isteklerine uygun üretim yapılmasını sağlamak, kırsal alanda üreticilerin gelir düzeyinin yükseltilmesi için bireysel sulama sistemlerinin desteklenmesi amacıyla verilen hibeden yararlananların listesi açıklandı.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Erzincan Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Murat Şahin, “Bakanlığımızın ülke genelinde uyguladığı Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında uygulanan Bireysel Sulama Sistemlerinin desteklenmesi projesinde bu yıl 56 çiftçimiz hibe almaya hak kazanmış ve bu çiftçilerin listesi internet sitemizde açıklanmıştır. Hibe almaya hak kazanan 56 çiftçimiz bireysel sulama sistemelerine toplamda 771.182 TL tutarında yatırım yapacaktır. Bu tutarın %50’sine tekabül eden 385.591 TL Bakanlığımız tarafından hibe olarak verilecektir. Son yıllarda ilimizde giderek yaygınlaşan basınçlı sulama sistemleri Bakanlığımızın desteği ile daha da yaygınlaşmaktadır. Damlama ve yağmurlama sulama gibi basınçlı sulama sistemleri tarımda çiftçilerimize birçok avantajlar sağlamaktadır. Bu sulama sistemleri rüzgâr hızına bağlı kalmaksızın gün içinde herhangi bir saatte sulama imkânı sağlar. Az su uygulamalarıyla bitkide stres yaratmadan yetiştiriciliğe olanak sağlar. Düşük basınçlarda sulama imkânı sağlandığından dolayı enerji gereksinimi azdır. Üründe önemli oranda kalite ve verim artışı sağlar (%20–90). Mahsul 2–3 hafta erken olgunlaşır. Kültürel işlemler daha kolay yapılır. İşgücü gereksinimi azalır. Yüzey akışı ve buharlaşma ile su kaybı çok az olup, %50 su tasarrufu sağlar. Sulama ile birlikte gübreleme ve ilaçlama yapılarak, etkinlikleri de artmaktadır. Sulandırılmış gübre eriyiği kullanıldığından, köklerin yanma sorunu da yoktur. İyi bir toprak havalanmasını sağlar. Tüm alanın ıslatılması söz konusu olmadığından dolayı, hastalık ve yabancı ot gelişimini en aza indirir. Çapalama işçiliği de düşüktür. Erozyonu ve toprak kaybını önlemektedir. Eğimli alanlarda kolaylıkla uygulanabilmektedir. Daha az toprak kompaktlaşması (sertleşmesi) sağlar. Çok az debili su ile geniş alanların sulanmasını kolaylaştırır. Kurulması ve kaldırılması kolaydır. Kullanılabilir toprak suyunun yararlığı artar. Bitkiler daha iyi gelişir. Kaliteli, verimli ve standart ürün elde edilir. Boru içine belirli aralıklarla yerleştirilen damlatıcılar suyun istenilen miktarlarda bitki köküne verilmesini sağlar. Kısa aralıklı su uygulamaları ile sürekli tarla kapasitesi sağlandığından bitki büyümesi düzenli olur. Tuz oranı yüksek olan suların dahi, sulamada başarı ile kullanılmasını sağlar. Bu sayede bitkilerin tuzdan zarar görmeleri de azalır. Klasik sulama yöntemlerine göre %60 gübre ve ilaçlama tasarrufu sağlar. Yüzey akış ve derine sızma oluşturmadığından su besin kayıpları oluşmaz. Yeterli su imkânı olmayan alanlarda dahi sulama yapılabilmesine imkân verir. Bitkilere su ve gübre dağılımının eşit, dolayısıyla olgunlaşma ve tek elde hasat olanağı sağlanmasına imkân verir. Klasik sulama yöntemlerinin uygulandığı tarımda, bitki suya ulaşabilmek için daha fazla kök salar; fakat bu sistemde su direkt bitki köküne verildiği için bitki fazla kök salmaz ve özümlenmiş besin maddelerinin kök yerine ürüne gitmesi sağlanır. Damla sulama sistemi, havadaki nem oranını azalttığı için mantar gibi rutubetli ortamda yaygınlaşan hastalıkları ve bakterileri önemli ölçüde engeller. Damla sulama sistemi iklim koşullarına, bitkilerin özel isteklerine ve gelişme dönemlerine göre istenildiği zaman istenilen miktarlarda kolayca yapılabilir. Damla sulama sistemi üsten yapılan diğer sulama sistemleri gibi rüzgârdan, engebeli araziden ve sıcaklık dalgalanmalarından etkilenmez. 100% homojen yani eşit sulama imkânı verir” diye konuştu.

İl Müdürü Şahin, çiftçilerin daha verimli ve kaliteli bir tarım için bir an önce gerek hibe programlarından faydalanarak gerekse kendi imkanları ile bu sisteme geçişlerinin büyük önem taşıdığını kaydetti.