AK Parti Bayburt Milletvekili Adayı Naci Ağbal, ekonomide 2015 yılı hedeflerinin tutturulacağını belirterek, "7 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye ekonomisi çok daha iyi bir noktaya gelecek" dedi.

Genel Seçimler için AK Parti'nin Bayburt'tan Milletvekili Adayı olan Naci Ağbal, seçim süreci, projeleri ve ekonomideki gelişmelerle ilgili değerlendirmede bulundu. Uzun zamandır Maliye Bakanlığında çeşitli görevlerde bulunduğunu, en son Maliye Müsteşarlığı görevinde bulunduğunu belirten Ağbal, "7 Haziran seçimlerinde Bayburt'ta AK Parti'den milletvekili adayı olarak bir yola çıktık. Başta memleketimiz olmak üzere siyasete güzel hizmetler veririz. Bürokraside bugüne kadar çok yoğun çalışmalarımız oldu. Zorlu işlerde roller aldık. Hepsiyle son derece güzel işler çıkarttığımıza yürekten inanıyorum. Siyaset yeni bir kulvar, yeni bir hizmet alanı bizim için. Bu alanda da başarıyla güzel katkılar yapacağımıza ekonomi alanında olsun, kamu yönetimi alanında olsun, AK Parti hükümetinin bugüne kadar başarıyla sürdürdüğü hizmetlere bizim de katkımız olacağına inanıyorum. Bayburt'ta milletvekili adayı olmak benim için apayrı öneme sahip. Yıllar sonra memleketimde milletvekili adayı olarak karşılanmak bana bambaşka duygular yaşattı. Hemşehrilerimin her birine teşekkür ediyorum. Beni bağırlarına bastılar, kucakladılar" diye konuştu.

"YENİ DÖNEMDE BAYBURT'UN 12 AYINI DA CANLI TUTACAK AKTİVİTELERE, YATIRIMLARA VE PROJELERE ODAKLANACAĞIZ"

Bayburt'un Demirözü ve Aydıntepe ilçesiyle birlikte 2 tane beldesini ve 4 tane köyünü ziyaret ettiklerini anlatan Ağbal, çok sıcak ortamların oluştuğunu ve özlem giderdiklerini ifade etti.

7 Haziran seçimlerine kadar yoğun bir çalışma içinde olacaklarını söyleyen Ağbal, şunları kaydetti:

"Bütün köylerimizi, beldelerimizi tekrar tekrar dolaşacağız inşallah. Bayburt gerçekten tarım ve hayvancılığa dayalı bir ekonomik yapısı var. Göç veren bir ilimiz. Genç bir nüfusa sahip, işsizlik oranı düşük ama gittikçe eğitimli insan sayısı artıyor. Bizim önümüzdeki dönemde insanların Bayburt'ta iş ve AŞ bulmalarını sağlayacak çalışmalar yapmamız lazım. Üniversite özelinde önemli fırsatlar var. Üniversiteyi büyütmemiz gerektiğine de yürekten inanıyorum. Özellikle Bayburt'ta yaz döneminde nüfus artıyor. İnsanlar göç verdikleri yerlerden Bayburt'a tekrar geliyorlar. Nüfus kalabalıklaşıyor ama ondan sonra tekrar bu insanlar memleketlerine döndüklerinde Bayburt'ta nüfus azalıyor. Bu esnafta hayal kırıklığına neden oluyor. Biz yeni dönemde Bayburt'un 12 ayını da canlı tutacak aktivitelere, yatırımlara ve projelere odaklanacağız. Biz 7 Haziran seçimlerine kadar giden süreçte büyük ölçüde Bayburt'taki bütün paydaşlarla birebir görüşmeler yapmak suretiyle onların görüşlerini almak istiyorum. Göç sorunu bizim mutlaka tersine çevirmemiz lazım. Gençlerimizin Bayburt'ta kalarak hem eğitimlerini hem de çalışmalarını orada sürdürmelerini sağlamamız lazım. Bayburt'umuza dışarıdan yeni nüfus çekmemiz lazım. Ben önümüzdeki dönemde Bayburt'un bugüne kadar yapılanlardan daha fazla iş yapılarak güzel noktalara geleceğine yürekten inanıyorum."

2015 BÜYÜME HEDEFLERİ

7 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye ekonomisindeki beklentisiyle ilgili ise Ağbal, ekonomide 2015 yılı hedeflerinin tutturulacağını belirterek, "7 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye ekonomisi çok daha iyi bir noktaya gelecek. Her seçim döneminde ister istemez seçim dönemine dönük bazı beklentiler nedeniyle ekonomi bir miktar yavaşlayabilir. Ama seçimden sonra ortaya çıkacak siyasi istikrar sayesinde tekrar ekonomide oluşturulan bu yapısal çözümler sayesinde eski rayına gelecek. Büyümede, istihdamda büyük bir iştah ortaya çıkacağına ben yürekten inanıyorum. Bizim 2015 büyüme hedefimiz yüzde 4. Biz bunu rahatlıkla sağlayacağımıza inanıyorum. Seçim beyannamemizde ortaya konulan eylemlerin ortaya konulmasıyla beraberde inşallah tekrar her şey rayına girecek" değerlendirmesinde bulundu.

"İNANIYORUM Kİ MERKEZ BANKASI BU ÜLKE İÇİN DOĞRU OLAN KARARI NEYSE ONU ALACAK"

Merkez Bankası'nın 22 Nisan'da Para Politikası Kurulu'nu toplayacak olması ve faiz indirimi olup olmayacağı yönünde nasıl bir karar alınacağına ilişkin Naci Ağbal, şunları söyledi:

"Merkez Bankası Para Politikası Kurulu faizle ilgili kararını verirken bir taraftan global gelişmelere bakacak, bir taraftan Türkiye ekonomisinde başta enflasyon gelişmeleri olmak üzere temel dinamiklere bakacak. İnanıyorum ki Merkez Bankası bu ülke için doğru olan kararı neyse onu alacak. Ben ona yürekten inanıyorum. Merkez Bankamız bağımsızdır. Hükümetle birlikte 3 yıllık dönem için belirlediği enflasyon hedeflerini gerçekleştirmek temel görevidir. Bu göreve varmak için ne zaman ne yapacağına hangi araçları kullanacağına kendisi karar verir. Bizim bu noktada Merkez Bankası ile ilgili olarak bir değerlendirmede bulunmamız, faizle ilgili olarak nasıl bir karar alacak dememiz çok doğru bir yaklaşım olmaz. Ben inanıyorum orada çok kuvvetli bu işi bilen arkadaşlarımız var. Bundan önceki kararlarında olduğu gibi bu toplantıda da yine Türkiye için en doğru olan neyse o kararı alacaklardır."

"TÜRK LİRASI İLE DOLAR ARASINDAKİ DEĞİŞİME BAKTIĞIMIZ ZAMAN BU DÜNYADAKİ OLANLARDAN KOPUK BİR DEĞİŞME DEĞİL"

Ağbal, dolardaki yükselişle ilgili de değerlendirmede bulunarak, "Türk Lirası ile dolar arasındaki değişime baktığımız zaman bu dünyadaki olanlardan kopuk bir değişme değil. Bugün dolar bütün dünya paralarına karşılık farklı ölçülerde bir değer kazanıyor. Bu değer kazanma süreci özellikle Amerika'daki ekonomik gelişmelere ilişkin beklentilerin olumlu yönde olması. Buna karşılık başta Avrupa Birliği olmak üzere ve gelişmekte olan ülkelerdeki durağanlığa işaret eden bazı gelişmeler nedeniyle dolar bir süredir değer kazanıyor. Bu değer kazanma sürecini Türkiye'ye has, Türkiye'den kaynaklanan bir sorun olarak görmek mümkün değil. Kurların geldiği bu seviyeyi de biz böyle değerlendiriyoruz. Biz Türkiye olarak dalgalı kur rejimi uyguluyoruz. Bu dalgalı kur rejiminde piyasanın spekülatif inişler çıkışlar hariç olmak üzere piyasanın belirlediği döviz kuru seviyesi neyse biz o döviz kuru seviyesinden ekonominin kendi rayında gideceğine de inanıyoruz. Onun için dolardaki gidişatın ne olacağını sadece Türkiye üzerinde değil, global anlamda bakmak lazım. Burada da kendi rayında bir gelişme devam ediyor" dedi.

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU'NUN 'MEMURA İKİ MAAŞ İKRAMİYE' VAADİ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'memura iki maaş ikramiye verileceği' yönündeki vaatlerini değerlendiren Ağbal, şöyle konuştu:

"AK Parti Hükümetlerinin en temel özelliği bir şeyi yapacağım diyorsa söylüyordu. Yapmayacağı hiçbir şeyi de söylemiyordu. Seçim dönemleri de dahil olmak üzere. Biz 2002 yılından bu yana bütçe performansında başarı üzerine başarı yazdık. Sayın Başbakanımız seçim beyannamesinde ileriye dönük olarak çok kapsamlı sonuçları belli, ölçütleri belli, somut hedefler ve eylemler koydu. Dolayısıyla AK Parti Hükümetlerinin ekonomi yönetiminde ortaya koyduğu tecrübenin artık bir karşılığı var. Vatandaş bir şey söylendi mi onun yapılacağına inanıyor. Çünkü geçmişte test etmiş ve görmüş. Fakat bakıyoruz ki biz bu dönemde geleceğe dönük olarak gerçekçi olmayan bütçede karşılığı olmayan 'aman ne olur ben kaynağını bulurum' gibi hiçbir şekilde profesyonel ekonomi yönetimiyle uyuşmayacak açıklamalar yapılıyor. Bunların hesabını ve kitabını biz yıllardan beri yapıyoruz. O söylenenlerden daha fazlasını inşallah AK Parti hükümetleri sayesinde vatandaşımız görecek. 2023 bizim için son derece önemli bir milat. O dönemi şuanda hedefliyoruz. Hep beraber büyüyen ekonomi, hep beraber gelişen ekonomi bizim temel anlayışımız. Dağıtma üzerine kurulu, karşılığı olmadan verme üzerine kurulu politikaların 1990'lı yıllarda ülkeyi nereden nereye getirdiğini hep beraber gördük. Allah bir daha bu memleketi öyle sıkıntılarla karşı karşıya getirmesin. 70 sente muhtaç etmesin. Bizim bugün bütçemiz sağlamdır. İlk 3 aylık bütçe sonuçları açıklandı. Bütçe hedefleriyle uyumlu bir bütçe sonucuyla karşı karşıyayız. Biz bu neticelerle 2015 yılında da bütçe açığı hedefimizi rahatlıkla yakalayacağımıza inanıyoruz. Onun için biz bu ülke için her zaman karşılığı olan vaatlerin içinde olduk. Boş vaatlerin içinde asla olmadık. O türden söylenen söylemlere de itibar edilmemesi lazım. Hesap kitapsa hep beraber oturalım hesabı kitabı yapalım." - ANKARA