AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Fransa’da yaşanan terör olaylarını değerlendirerek, Fransa’ya, “Bahçenizde affedersiniz kuduz bir köpek beslerseniz, bir gün sizi ısırdığında şaşırmayacaksınız” dedi.

Çanakkale’nin Lapseki ilçesinde İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından verilen arıcılık kursunun ardından başarılı kursiyerler için Belediye sosyal tesislerinde Arıcılık Sertifika ve Kovan Dağıtım töreni düzenlendi. Törene, AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Lapseki Kaymakamı Emre Öztürk, Çanakkale İl Tarım ve Orman Müdürü Erdem Karadağ, Lapseki Belediye Başkanı Eyüp Yılmaz, Ezine Belediye Başkanı Güray Yüksel, AK Parti İl Başkanı Naim Makas, daire müdürleri, kursiyerler ve üreticiler katıldı. Saygı Duruşunda bulunuldu. İstiklal Marşı okundu. İl Tarım ve Orman Müdürü Erdem Karadağ, Çanakkale’deki arıcılık faaliyetleri hakkında bilgi verdi.

Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, bir süre önce Reuters’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aleyhine çalışacak gazeteci arandığı yönünde bir ilan verdiğini belirterek, “Bundan bir süre önce büyük bir haber ajansı olan Reuters, Erdoğan aleyhine çalışacak gazeteci arıyorum diye haber verdi. Adam ilan verirken gazeteci demiyor, ‘Erdoğan aleyhine çalışacak gazeteci’ diye söylüyor. Gazeteci ararsınız ama ‘Erdoğan aleyhtarı gazeteci’ derseniz bunun adı gazetecilik değil provokasyondur. Bu yanlıştır. Basın ahlakı bu değil. Siyasi etik bu değil. Meslek adabı bu değil. Bunlar yanlış işler. O yüzden diyoruz ki iş ilanı verirken ki ayarı aslında Türkiye aleyhtarlığı demek. Oradaki Erdoğan bir siyasi figür ama temsil ettiği anlam Türkiye demek. Adam Türkiye’de ekonomisini kötülemek için. Türkiye’ye yatırım önüne geçmek için özel haber yapacak muhabir arayacak kadar saçmalayabiliyor. O yüzden diyorum, içeride kavga edelim. Ama dışarıdaki bu yanlışlara karşı 85 milyon omuz omuza yapılan yanlış dememiz lazım, dik durmamız lazım. Bu Reuters meselesi önemli mesele, çok kıymetli mesele aslında. Eğer basın ahlakı açısından yanlış bir iş yaparsanız, biz de size kendinize gelin deriz. Yapılan iş her ne kadar basın ahlakı açısından provokasyon olsa da şaşırmadığımızı söylemek istiyorum. Siz Akdeniz’e bir büyük bir donanma indirirseniz, Libya’daki tüm oyunları bozarsanız, Suriye’de PKK, PYD terör devletine izin vermezseniz, Karabağ’da işgale son verirseniz, kapalı Maraş’ı açık Maraş yaparsanız, 15 Temmuz’da FETÖ’yü yerle bir ederseniz Reuters ve uzantıları gelirler Erdoğan aleyhine kampanya başlatmaya çalışırlar. Hiç şaşırmıyoruz. Ama bir daha söylüyorum, 85 milyon dik duracağız, siyasi parti, polemik, kavga hepsi kıymetli ama yurtdışındaki konularda beraber olmak durumundayız” dedi.

Fransa’da yaşanan gelişmelere değinen AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Fransa’da Ahmet Kaya Kültür Merkezi’ne yapılan saldırıyı hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti:

“Fransa’da hepiniz gördünüz. Ahmet Kaya Kültür Merkezi’ne ırkçı bir hasta adamın saldırısıyla ortaya çıkan bir sokak hareketleri süreci başladı. Irkçılığa da, yağmacılığa da karşıyız. Ama faaliyet belli ki ırkçılık. Ama PKK’nın, PYD’nin oradaki yandaşları polislere saldırdılar. Camları, dükkanları yıktılar, parçaladılar. Bizim Gezi eylemleri gibi eylemleri orada görmeye başladık. Şunu demeye çalışıyorum. Bahçenizde affedersiniz kuduz bir köpek beslerseniz, bir gün sizi ısırdığında şaşırmayacaksınız. Hep demedi mi Sayın Erdoğan, ‘Ey Avrupa, senin teröristin, benim teröristim olmaz. Terör insanlık suçudur, yapmayın’ demedi mi. PYD, PKK, Suriye sınırında terör devleti kurarken, tünel kazarken, Fransa başta olmak üzere, Avrupa ülkeleri, o bölgeye beton, çimento göndermedi mi. Siyasi destek vermedi mi. Propaganda imkanı vermedi mi. Hep ‘yapmayın’ dedik. Yapmayın dediğimiz bugün ayaklarına dolandı. O yüzden terör gibi meselelerde herkesin eşit mesafede olması, tavır koyması gerekir diye düşünüyorum.”

HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in vekilliği ‘devamsızlık’ nedeniyle düşürülmesine ilişkin de konuşan Grup Başkanvekili Bülent Turan, “Geçen hafta mecliste bir oylama yapıldı. Kandil’de teröristlerle, silahlarla fotoğrafı olan bir sözde vekil meclisteki dokunulmazlığının kaldırmasıyla beraber yargılama süreci başladı. Yargı kendi görevini yapacak. Beraat mı verir, ömür boyu mahkumiyet mi verir, ne verir yargı konuşsun. Ama oturduk dedik ki, ‘Böyle bir insan, Türkiye’nin Büyük Millet Meclisi’ne yakışmaz’ dedik. V devamsızlığından dolayı da ‘vekilliği düşürülsün’ dedik. Takip ettiniz bu oylama yapıldı. Oylama yapılırken, AK Parti, MHP ve İYİ Parti ‘evet teröristle fotoğraf veren, dağda gezen, meclise gelmeyen, devamsızlığı olan bu insanın vekilliği düşsün’ dedi. Benim İYİ Parti’ye de teşekkür borcum var. Ama iyi olmak yetmez. İyi olmak, kötülerden de uzak durmayı gerektirir. Kendi ortağı olan CHP, ‘hayır düşmesin’ oyu verdi. Teröristle fotoğrafı olan o kişinin devamsızlığına ‘görmeyelim, duymayalım, devam etsin’ dedi. Buna isyanım var. Hani terör konusunda, uluslararası ilişkiler konusunda hep beraber olacaktık. Altını çiziyorum, yapılan büyük bir yanlıştır. 90 yıllık bir siyasi partinin bu konuda tavır alamaması da çok büyük bir ayıptır. İsterdik ki komisyonda ‘evet’ dedikleri dosyaya, genel kurulda ‘evet’ desinler. Ama diyemediler. Sonuç olarak, MHP ve AK Parti’nin ortaya koymuş olduğu sinerji, diğer partilerin desteğiyle birlikte o kişinin oyunu düşürmüş oldu. Ben Çanakkale Milletvekiliyim. Çanakkale’de 4 vekil var. Biri benim, biri Jülide İskenderoğlu, beraber oy kullandık. Ve dedik ki; ‘bu teröristin devamsızlıktan kaynaklı meclisle olan ilişkisi kesilsin’ dedik. Çanakkale’deki diğer 2 vekilin ne oy verdiğini basın, siyasiler tüm arkadaşların sorması lazım. Eğer 4 vekil bu konuda bir araya gelemeyecekse, hangi konuda bir araya gelecek. Bu konuda dağdaki vekillik iddiasında olan kişinin vekilliğinin düşmesine evet oyu veremeyen siyasilere, tüm partililerin hesap vermesi lazım” dedi.

Konuşmaların ardından hak sahiplerine sertifikaları verilip kovanları teslim edildi.