Kartal’da bulunan İstek Vakfı Özel Uluğbey Okulu’nda 2017 yılında 5 yaşındaki kız çocuğuna cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesiyle yüzme öğretmeninin yargılandığı davada savcı mütalaasını açıkladı. Mütalaada 5 yaşındaki mağdurun yaşı göz önüne alındığında yaşamadığı bir olayı hiç yoktan uydurmasının mümkün olmadığı belirtilerek, sanığın “küçük çocuğun cinsel istismarı” ve “küçük çocuğu cinsel amaçla hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından 18 yıldan 30 yıla kadar hapsi istendi.

Kartal’da faaliyet gösteren İstek Vakfı Özel Uluğbey Okulu’nda 2017 yılında 5 yaşındaki kız çocuğu S.A.A.’ya yönelik cinsel saldırıda bulunduğu iddia edilen yüzme öğretmeni S.A.’nın (35) 17 buçuk yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına devam edildi. Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık S.A. ve avukatları katılırken, mağdur çocuğun ailesi ve avukatları da salonda hazır bulundu. Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) avukatları da duruşmaya katıldı.

Duruşmada söz alan katılan avukatı, “Cinsel istismar bulgusu olduğuna dair uzman raporları vardır. Bunun dışında mağdurun beyanlarını doğrulayan ve destekleyen tanık beyanları vardır. Sanığın beyanları çelişkilidir. Kuvvetli suç şüphesi, müspet suçun katalog suçlardan olması, delillerin karartılması ihtimalinin bulunması gözetilerek sanığın tutuklanmasını talep ederiz” dedi.

Söz alan sanık avukatı da, “Bizde araştırılması gereken bir husus kalmamıştır. Deliller toplanmıştır. Dosya tekemmül etmiştir. Esas hakkındaki mütalaasını sunmak üzere dosya iddia makamına tevdi edilsin” diyerek sanığın tutuklanmasına yönelik talebin reddine karar verilmesini istedi.

Savcı 30 yıla kadar hapsini istedi

Cumhuriyet savcısı, duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada sanığın suç tarihinde Kartal İstek Vakfı Özel Uluğ Bey Ortaokulu’nda beden eğitimi öğretmeni olduğu, mağdurun ise okulun anaokuluna devam ettiği, sanığın yüzme derslerine girdiği, sanığın suç tarihinde mağduru uyku odasına getirdiği, burada cinsel saldırıda bulunduğu anlatıldı. Bu olaylar sonrasında mağdurda psikolojik olarak değişimler yaşandığı ve bunun ailesi ile bazı öğretmenleri tarafından gözlemlendiği belirtildi.

“Çocuğun böyle bir olayı uydurması mümkün değildir”

Mütalaada bu tür suçların gizli olarak işlendiği, büyük bir kısmında delil elde etme imkanının bulunmadığı ve çoğunlukla mağdur beyanı dışında delil bulunamadığı, mağdurun ısrarla 2 öğretmeninden bahisle kendisine kötülük yaptıklarını söylediği, mağdurun yaşı göz önüne alındığında yaşamadığı bir olayı hiç yoktan uydurmasının mümkün görünmediği, yine yaşına göre sebepsiz yere birini suçlama bilincinin de olmayacağı kaydedildi. Savcı, sanığın “12 yaşından küçük çocuğun cinsel istismarı” ve “12 yaşından küçük çocuğu cinsel amaçla hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından 18 yıldan 30 yıla kadar hapsini istedi.

Esas hakkındaki mütalaaya ilişkin beyanı sorulan sanık S.A. ise, “Mütalaayı kabul etmiyorum. Ben basit bir beden eğitimi öğretmeniyim. Çocukla herhangi bir yerde yalnız kalmam gibi bir durum söz konusu değildir. Mağdura dokunmayı bırakın onun yanından bile geçmedim. Sadece yoklamalarda bir kez dersime girdiğini gördüm ve bunu beyan ettim. Bir sürü öğrencim ve kendi evladım vardır. Uyku odasına kesinlikle gitmedim” diyerek suçlamayı kabul etmediğini söyledi.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık avukatına esas hakkındaki mütalaaya ilişkin beyanda bulunması için süre verdi. Katılanların ve avukatlarının sanığın tutuklanmasına yönelik taleplerini reddeden ve sanık hakkındaki adli kontrol kararının devamına hükmeden mahkeme, duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi.

“Sanığın en ağır ve indirimsiz cezaya çarptırılmasını istiyoruz”

Duruşma sonrası adliye önünde Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) adına açıklama yapan avukat Berivan Koca, “Bizler KADEM olarak dosyanın geldiği aşama, mağdur ve tanık beyanları ile adli tıp raporları doğrultusunda 4 yıldır süren davanın bir an önce sonuca bağlanmasını istiyoruz. Mahkemenin sanığı en ağır ve indirimsiz cezaya çarptırması gerektiğine inanıyoruz. Çocuklarda önemli psikolojik, davranışsal, sosyal ve bilişsel sorunlara yol açan cinsel istismarın önlenmesi için KADEM olarak verdiğimiz mücadelede kamuoyunu da mağdur çocuğun ve ailesinin yanında olmaya davet ediyoruz” dedi.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kartal’da İstek Vakfı Özel Uluğbey Okulu’nda yüzme öğretmeni olan S.A.’nın öğrencisi olan S.A.A.’ya 2017 yılı ekim ayında öğretmen-öğrenci ilişkisini aşacak nitelikte yakınlaştığı anlatıldı. Mağdur S.A.A.’yı diğer çocuklardan ayırarak uyku odasına götürdüğü, mağduru uyku odasında alıkoyduğu ve mağdura yönelik cinsel saldırıda bulunduğu belirtildi. İddianamede, tanık beyanları ve adli tıptan gelen fiziki ve psikolojik inceleme sonuçlarına göre doğrudan doğruya mağdurun cinsel istismara uğradığına dair tıbben kesin bir karara varılmadığı kaydedildi. Mağdura konuya ilişkin sorular sorulduğunda ve anlatımlarında çizimlerle cinsel bölgeleri gösterebildiği, sanığın resmini çizerken yüzünü karanlık çizdiği, geceleri ağlayarak kalktığı, duş aldırırken soyunmaya direndiği şeklinde tepkiler verdiği vurgulandı. Sanık S.A.’nın “12 yaşından küçük çocuğun cinsel istismarı” ve “12 yaşından küçük çocuğu hürriyetinden yoksun kılınması” suçlarından 9 yıl 6 aydan 17 yıl 6 aya kadar hapsi istendi.