Uluslararası Üstün Zekalılar Kongre üyesi ve Eğitim Danışmanı Ömer Ayvaz, öğrenciler tarafından getirilecek karnelere karşı velileri uyararak "Karnedeki notlar ile çocukları değerlendirmek doğru olmayacaktır" denildi.

Uzun bir eğitim yılının ardından öğrenciler bir yıllık okul içi performanslarının karşılığında karnelerini alacak. Bu süreçte velileri karnelere karşı uyaran Uluslararası Üstün Zekalılar Kongre üyesi ve Eğitim Danışmanı Ömer Ayvaz, "Bu hafta sonu 18 milyon öğrenci karne alacaklar. Karneler ile birlikte birçok sevinç gördüğümüz gibi birçok mutsuzluğu da görüyoruz ve istenmeyen olaylarla da karşılaşıyoruz. Bizim çocuğumuzu sevip sevmememiz ile karnenin hiçbir ilgisi olmaması lazım. Karnesi başarılı diye bir çocuğu sevmek doğru değil, aynı zamanda karnesi kötü diye de çocuğa acımasızca saldırmakta asla kabul edilebilir bir durum değildir. Karneyi sadece bir sonuç olarak görmeliyiz. Çocuklarımıza karşı eksikliklerimizi görme fırsatı olarak algılayacağız. Bu eksiklikler sonucunda nasıl tamamlamalıyız esas sorun burada. Çocuğumuzun değeri kesinlikle altını defalarca çizerek ifade ediyorum ki değeri ve kıymeti getireceği karne ya da alacağı takdir ve teşekküre bağlı olmamalıdır. Her hal ve şartta bizim çocuklarımız çok değerli ve çok kıymetlidir” ifadelerini kullandı.

‘Çocuğunuza nasılsın diye sormalısınız’

Karnenin ardından çocuk ile anne ve babası arasında diyalog sorunu olmaması gerektiğinin altını çizen Ayvaz “Başarılı bir karne ile çocuğumuz karşımıza geldiyse çok fazla sevinmemeliyiz. Başarısız karnede de üzülmemeliyiz. Çocuğumuza ‘Kendini nasıl hissediyorsun?’ diye sormalıyız. Çok mutluyum diyorsa ’ben de çok mutluyum’ demeliyiz. Çünkü karnedeki başarıdan dolayı değil, sen mutlu olduğun için çok mutluyum demeliyiz. Karne arzu ettiğiniz sonuçları da yansıtmamış olabilir. Karne sonrasında çocuğumuza sen kendini nasıl hissediyorsun diyerek ona moral vermeliyiz. Yoksa notun beni ilgilendirmiyor, beni sen ilgilendiriyorsun. Bu notları halledebiliriz. Matematik, Fen Bilgisi eksikliklerini tamamlayabiliriz. Önemli olan çocuğumuz ile bizim aramızda diyalog sorunu olmasın” diye konuştu.

"Karne hediyesini sağlıklı bulmuyoruz"

Eğitim Danışmanı Ömer Ayvaz, "Eğitimin kalitesi müfredata bağlı değil, öğretmene bağlıdır. Çocuk öğretmenini ve okulunu severse inanın bana çok başarılı oluyor. Bizim hayatınızda aynen böyledir. Çok sevdiğiniz öğretmenin dersinde başarılı olurken, sevmediğiniz öğretmenin dersinde ise başarılı olmanız muhtemeldir. Önemli olan bizim karne alan çocuğumuza yaklaşımımız nasıl olmalı. Hediye işine gelince de bu durumu sağlık bulmuyoruz. Eğer bizim çocuğumuza bir hediye almamız gerekiyorsa bu karneye bağlı olmamalıdır. Eğer benim çocuğuma bir hediye almam gerekiyorsa bunu almalıyım. Ancak karne iyi diye de bu hediyeyi almak işi rüşvete bağlamak olur. Yani al gülüm ver gülüm olmamalıdır. Eğer çocuğumuzun bisiklete ihtiyacı varsa bu bisiklet karneden bağımsız almalıyız. Ayrıca çocukların yazın dolu dolu geçirmeleri içinde velilerin şimdiden etkinlik ve planlar hazırlamaları onları kendilerini geliştirmeleri için neler yapabiliriz diye düşünmelidirler” diye söyledi.