TÜRKONFED Başkanı Orhan Turan, “İşletmeler halka arz ile kendi kaynağını üretiyor. Halka arz, makroekonomik katkılarının yanı sıra yatırımcılar ve şirketlere değer katarken, finansman için daha özgür bir alan oluşturuyor, şeffaflaşma ve kurumsallaşma adına da önemli kazanımlar sağlıyor” dedi.

Pandemi ile birlikte borsaya olan ilgi,pay senedi bakiyeli yatırımcı sayısını bu yılın Ocak ayı itibarıyla iki milyon sınırının üzerine taşırken, bu durum halka arzlara da yansıdı ve 2020 yılında 1,1 milyar TL’lik halka arz geliri elde edildi. Piyasalarda yaşanan bu gelişmeler, TÜRKONFED ve KOTEDER iş birliği ile SEDEFED’in katkılarıyla düzenlenen, ‘Son Dönemde Yapılan Arzlar Açısından Sermaye Piyasalarının Analizi’ temalı etkinlikte ele alındı. TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, KOTEDER Yönetim Kurulu Başkanı Nalan Erkarakaş, Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı ve Yapı Kredi Yatırım Genel Müdürü Yılmaz Arısoy’un katılımıyla düzenlenen etkinlikte, işletmelerin pandemi sürecinde kendi kaynaklarını üretme üzere halka arza yöneldiğine dikkat çekildi.

“İşletmeler halka arz aracılığıyla kendi kaynağını üretti”

Pandemi sürecinde ihracat pazarları daralan, kredi kanalları kapanan ve kredi maliyetleri artan işletmelerin halka arz yöntemiyle kendi kaynağını ürettiğini aktaran Orhan Turan, “Halka arz, makroekonomik katkılarının yanı sıra yatırımcılar ve şirketlere değer katarken, finansman için daha özgür bir alan oluşturuyor, şeffaflaşma ve kurumsallaşma adına da önemli kazanımlar sağlıyor. Şirketler, sermaye piyasalarında derinleşme imkânı bulurken, markalaşma açısından yurt içi ve yurt dışında da bilinirlik sağlıyor. Özellikle KOBİ’lerin finansman kaynağı yaratmasında halka arz önemli fırsatlar oluşturabiliyor. Son yıllarda ülkemizde başarılı işletmelerimiz halka arz ile nakit akışının güçlendirirken, elde edilen kaynağı da yeni yatırım, üretim, istihdam artışı, yeni ürün ve hizmete dönüştürüyor” dedi.

“Uzun vadeli fon sağlamak için en uygun alternatif sermaye piyasaları”

Nalan Erkarakaş, “Pandemi ile birlikte Borsa İstanbul’daki yatırımcı sayısı bir yılda neredeyse iki katına çıkarken, işlem hacimleri de önemli ölçüde arttı. Diğer taraftan 2020 yılını toplam sekiz halka arz ve 1,1 milyar TL’lik halka arz geliri ile kapattık. Halka arzlarla gösterilen ilginin bu yıl da devam edeceğini öngörüyor ve bunu memnuniyetle karşılıyoruz. Çünkü sermaye piyasaları, uzun vadeli fon sağlamak için en uygun alternatif. Bundan sonraki amacımız, kazanılan bu yatırımcıların kaybedilmemesi ve sermaye piyasalarına bir kerelik fon toplama düşüncesinin ötesine geçerek uzun vadeli fayda sağlamayı hedefleyen şirketlerin gelmesinin sağlanması olmalıdır” diye konuştu.

“Hayalle paranın birleştiği tek yer banka kredisi olmamalı”

Murat Kolbaşı ise şöyle konuştu: “2008 yılında şirketimizin yüzde 49’unun özel fonlara satışını gerçekleştirdiğimizde, aslında halka arz sürecimizi de başlatmış olduk. 55 yıldır tüketicilerinin hayatına dokunan şirketimiz, Yapı Kredi Yatırım’ın da tecrübesiyle birlikte iyi bir sonuç elde ederek bireysel yatırımcıdan 53 kat talep aldı” dedi. Kolbaşı şöyle devam etti; “Sürdürülebilirliği hedefleyen şirketlere, özellikle aile işletmelerine borsayı şiddetle tavsiye ediyorum. Borsa şeffaflığı getiriyor, şirketin olgunlaşmasını ve kurumsallaşmasını sağlıyor. Günümüzde hayali olan ancak finansmanı bulunmayan pek çok iş lideri var. İşte o hayalle paranın birleştiği tek yer banka kredisi olmamalı. Borsaya açık şirketler çok daha rahat sermayeye ve dünyadaki tüm finans kaynaklarına ulaşabilir”.