Erzincan’ın tanınmış simalarından olan Eğitimci ve Yazar Hamdi Ülker, hayatında hiç ihtimal vermediği, aklının ucundan bile geçirmediği bir hastalık olan kanser hastalığına yakalandı. 51 yaşında olan Hamdi Ülker 4 ay önce muayene olmak için gittiği hastanede kanser olduğunu öğrendi. Hayatında sigara, alkol ve dahi kola bile içmeyen Ülker, yakalandığı kanser rahatsızlığına kader diyip geçiyor. 4 ay önce öğrenmiş olduğu kanser rahatsızlığının ardından almış olduğu tedavisinde yüzde 80 ilerleme kaydedildiğini ifade etti.

"BU BİR KADERDİR"
Eğitimci, Yazar Ülker; “Benim yaşantım itibariyle inançlarım itibariyle felsefem itibariyle kadar noktasında karar kıldım. Şuana kadar kansere neden olan herhangi bir şey sigara, içki v.b şeylerle işim olmadı. Çok şükür dostlardan Allah razı olsun, dua edenlerden Allah razı olsun. 4 aylık tedavinin sonucu yüzde 81 başarıdır.  Bu kanserle mücadele değildir. Ben kanserle mücadele edileceğine inanan bir insan değildim halada değilim. Kansere sebep olan şeylerle mücadele edilebilir ben öyle yorumluyorum. Kanserle mücadele edilmez bu bizim dışımızda gelişen var olan bir şey, ben çokta öyle görmüyor ama  şükür yani imkansızlıklara rağmen zor şartlara rağmen geldiğimiz nokta sevindirici. Dostların çabaları yanımda oluşları Allah razı olsun güzel bir mücadelemiz oldu inşallah devam edecek bu.  

"ŞEHRİMİZDE KANSER VAKASI ÇOK FAZLA"

Üzüldüğümüz bir nokta var şehrimizde nüfusa oranla çok fazla. Şehirde bir üniversite var, bir tıp fakültesi var. Şimdi durup baktığınız zaman bu tıp fakültesinin ne işe yaradığını sorgulamak durumunda kalıyorsunuz tıp fakültesinin bu konularda araştırması var mı?  Eğer böyle bir şey yapılmadıysa ivedi olarak böyle bir çalışmanın yapılmasını istiyorum. Çünkü, rakam olarak çok fazla. Tedavi gören, talep eden insan sayısı çok fazla.

"HASTANEMİZDE BİR ONKOLOG YOK"

Hastanemizde bir onkolog yok, bir onkoloji doktorumuz vardı.  İyi niyetli bir insandı. Bizlere yardımcı oluyordu ki ben geldiğim bu noktaya kadar onunla geldim ve adama sahip çıkılmadı gitti. Seçim öncesi vaatler gırla gidiyor bakıyorsunuz herkes bir şeyler söylüyor ama yaşanmaya geldiği zaman canınız yanmadığı zaman bir şey anlamıyorsunuz, farkına varamıyorsunuz. Ne zaman ki başınıza geldiği zaman diyorsunuz ki buda varmış hayata içerisinde.

“ÇOK SIK GRİP BİLE OLAN İNSAN DEĞİLDİM KANSER OLDUĞUMU ÖĞRENDİM”

Ben hayatımda grip bile sık sık yaşayan bir insan değildim.50 yaşında böyle bir şeyle karşılaştım ve hastalıkların en kötüsüyle karşılaştım. Demek ki bu herkesin başına gelebilir dediğiniz gibi. Bu kansere sebep olan şeylerden uzak durmama rağmen, herkesin başına gelebilecek bir şeymiş bu. Herkes bu konuda hazırlıklı psikolojikmen hazırlıklı olması lazım. Hele belirli bir yaşta olan insanların kendi psikolojilerini hazırlamaları gerek, sağlık durumlarını sürekli kontrol ettirmeleri gerek. Devletimizin şuanda ki sunduğu imkanlar çok şükür eskiye nazaran çok iyi. Şehir olarak bu konuda sıkıntı yaşıyoruz ama ben Ankara’da tedavi görüyorum tabi oranın imkanları çok iyi, çok güzel geldiğim nokta itibariyle anlıyorum ki büyük bir başarı var.

“BUNLAR YETERLİ DEĞİL”

KATEM birimleri insanları kansere karşı duyarlı hale getirmek çok iyi bu gibi birimlerin olması gerektiğini düşünüyorum. Ama bu yeterli mi? değil. Benim rahatsızlığımın teşhis edilmesi tedavi aşamasında o birimlerden, derneklerden çok hekimlerime teşekkür ediyorum. Aile hekimimden tutun başhekimimize kadar hepsi beni desteklediler onlardan gördüğüm şeyler güzel şeylerdi. Bu hastalığınızda karşılaştığınız ilk tepki çok önemli o pozitif enerjiyi size verebiliyorsa doktorlar onu görebiliyorsanız zaten iyileşiyorsunuz o anda o psikolojiyi yaşıyorsunuz, tamam hastayım ama ben bunu yeneceğim diyorsunuz.

“KANSER BİRİMİNİN HASTANE İÇİNDEN ÇIKARILMASI”

04 Şubat Kanserle Mücadele günü ben kanserle mücadele edildiğine inanan biri değilim ama kansere sebep olan şeylerle karşı mücadele edilebilir. Kanserle mücadele edilmez. Bu konuda insanların duyarlılıkları ve bilinçlendirilmeleri çok önemli. İnşallah insanlar bu konuda daha iyi durumda olurlar. Bu tür hastalıklar hassas hastalıklardır. Başhekimimizden, il müdürümüzden belki siyasilerimizden talebim kanser biriminin o hastanenin içerisinden çıkarılması. Hem o hastane ortamına girdiğiniz zaman fiziksel olarak etkileniyorsunuz, psikolojik olarak etkileniyorsunuz daha rahat bir ortama taşınmasını istiyorum. Hem polikliniğin hem de servislerin.  Daha rahat bir ortamda hizmet verilmesini istiyorum. İnşallah ilerleyen zamanlarda bu hizmetler sunulur. Bunu talep ediyor, istiyorum ”dedi.