Fenerbahçe’de, Futbolda Şike Kumpası davasında çıkan gerekçeli kararın değerlendirmesi yapıldı. Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Fethi Pekin, dava süreciyle ilgili, ”Geldiğimiz noktada 2 tane mahkeme kararı olduğu için Fenerbahçe’nin, başından beri dimdik durduğu bu mücadelede haklı olduğu kanıtlanmıştır” dedi. Fenerbahçe’de, ‘Futbolda Şike Kumpası’ davasının gerekçeli kararıyla ilgili Ülker Stadı 1907 Tribünü’nde bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Fethi Pekin, Fenerbahçe Genel Sekreteri Burak Kızılhan, Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Can Gebetaş, avukatlar Naim Karakaya ve Erden Gürden katıldı. Düzenlenen toplantıda bir konuşma yapan Fethi Pekin, 3 Temmuz ile ilgili açıklanan karar sürecine değinerek, ”3 Temmuz 2011 tarihinde Fenerbahçe’mizi ele geçirmek üzere başlatılan bir operasyon süreci ve bunun neticesinde başlayan yargılama süreçleri var. Bildiğiniz gibi geçen sene 6 Kasım 2020’de 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararla 10 yıl sonra Aziz Yıldırım, Şekip Mosturoğlu, İlhan Ekşioğlu ve diğer kişilerin beraatine karar verildi ve dosya Yargıtay’a gitti. Daha sonrasında bu sene 4 Haziran 2021 tarihinde 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kumpas davasında verdiği kararı biliyorsunuz. Bu kararda çok ağır cezalar çıkmıştı. Biz de onu başından beri çok yakın takip ettik her zaman kırmızı çizgimiz dedik, peşini bırakmayız dedik. Sonra çok ağır cezalar çıktı ve 7 eylül tarihinde 2899 sayfadan ibaret gerekçeli karar tarafımıza ulaştı. Bu kararı o günden beri detaylı bir şekilde tetkik ediyoruz. 20 ağustos 2021 tarihinde de 10 sene önce TFF Yönetim Kurulu’nun, Fenerbahçe’yi Avrupa kupalarından men etme kararına istinaden tazminat davamız var. Üçü de birbiriyle bağlantılı durum. Geçen süre içerisinde özellikle son zamanlarda birkaç olay gelişti. Mayıs 2021’de Fenerbahçe’yi ele geçirme 3 Temmuz davasında Yargıtay Başsavcısı beraat yönünde mütalaa verdi. Sonrasında adli tatil başladı ve eylül başından itibaren adli tatilin bitmesiyle süreç devam edecek ve en yakın zamanda beraat kararının onanması kararının çıkacağını bekliyoruz. Yine biliyorsunuz 3 Temmuz 2021 günü Cumhurbaşkanımızın çok kuvvetli ifadelerle bir mesajı da kamuoyuyla paylaşıldı. Yine tahminen 1 sene önce Ergenekon Davası’nın gerekçeli kararında 14 veya 17 sayfa Fenerbahçe ile ilgili kısım var. Orada da Fenerbahçe’ye nasıl tuzak kurulduğu değerlendirilmiş. Bunların hepsini arka arkaya koyunca geldiğimiz noktada 2 tane mahkeme kararı olduğu için Fenerbahçe’nin, başından beri dimdik durduğu bu mücadelede haklı olduğu kanıtlanmıştır. Bu olayın içerisinde olan bazı şahıslar var, o dönemki basın var. Bu suçları işleyen, bu tuzağı kuran o zaman FETÖ üyesi olduğu bilinmeyen hakimler, polisler ve savcılar var. Biz bunların hepsiyle ilgili kapsamlı bir şekilde değerlendirme yapıyoruz. Camiamızın aklında bir soru kalmasın. Bütün hukuki yollara başvuracağız" ifadelerini kullandı. "Rakamın çok daha yüksek çıkacağına inanıyoruz" Fenerbahçe Spor Kulübü’nün, 3 Temmuz sürecindeki maddi zararlarının tazmini için Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) açtığı 250 milyon TL’lik dava hakkında ise Pekin, şu cümlelere yer verdi: "O davada 250 milyon ya da 25 milyon Euro’luk kısım belirli bir zarardır, bunun tartışması yok. Bir de burada belirsiz zararlar var. Mahkemeler bunlarla alakalı bir heyet tayin edecek ve bilinmeyen zararları da öğreneceğiz. Bu zararların oluştuğu günden itibaren hesaplanacak ve yasal faiziyle birlikte karar çıkacaktır. Onun için 250 milyon TL’ye kamuoyu takılmasın rakamın çok daha yüksek çıkacağına inanıyoruz. Ortada sadece polis fezlekesi var ve acele bir şekilde TFF, Fenerbahçe’yi disiplin kuruluna sevk etmeden, savunmasını almadan yönetim kurulu kararıyla men ediliyor. Bunun neden olduğunu hala bilmemekle beraber böyle bir hata yapmışlar. Kasıt var mı, zamanla göreceğiz.” Naim Karakaya: ”Beraat kararlarının 2021 bitmeden onaylanmasını bekliyoruz” Futbolda Şike Kumpası davasında çıkan 2899 sayfalık karara değinen Fenerbahçe Kulüp Avukatı Naim Karakaya, ”3 Temmuz 2011 tarihinde aslında üniforması polis olan, savcı olan, hakim olan, gazeteci, avukat olan ama gerçekte aynı örgütün mensubu olan, aynı amaca hareket etmiş kişilerle beraber başlatılmış olan 3 Temmuz Fenerbahçe’yi ele geçirme soruşturmasıyla başlayan süreçte bu henüz 15 Temmuz olmadan, başkanımızın kendi başvurusuyla başlayıp ve soruşturmasının yine göz altılarının 15 Temmuz’dan önce yapıldığı kumpas davası sonucunda, 4 Haziran 2021 tarihinde mahkeme hükmünü açıklamıştı. Bu kısa kararın gerekçeleri kısa bir süre önce açıklandı. Toplam 2899 sayfadan oluşan bu gerekçeli kararda birkaç noktaya vurgulandı. Bu kararda Fetullahçı Silahlı Terör Örgütü’nün kuruluşu, yapılanması, işlenmesi ve mali yapılanması 15 Temmuz 2016 hain darbe teşebbüsü öncesinde ve sonrasında yapılan soruşturma, yargılamalar ve genel bilgilere yer verilmiş, örgütle futbol ilişkisi bağlantıları ifade edilmiştir. Bundan sonra mahkeme şahısların her sanık için ayrı ayrı gerekçelerini ifade etmiş ve sanıkların çok önemli bir kısmının önemli haberleşe aracı olan Bylock’u kullanıldığı tespit etti. Beraat kararlarının 2021 bitmeden onaylanmasını bekliyoruz. Kulübümüze telafisi imkansız zararlar verilmiştir. Bu örgüt büyük Fenerbahçe camiası ve taraftarının oluşturduğu sarı-lacivert duvara çarpmıştır. Maddi manevi zararları eksiksiz” şeklinde konuştu. Erden Gürden: ”Davayı TFF’ye açmamızın nedeni o dönemde aldıkları karardan dolayıdır” Fenerbahçe Kulüp Avukatı Erden Gürden, TFF’ye açılan 250 milyon TL’lik tazminat konusuyla ilgili, ”Davamızı çok etraflıca değerlendirdik ve uzun bir çalışma ürünü oldu. Biz burada sadece tek avukat, hukuk bürosu olarak değil, tüm Fenerbahçe camiası avukatları akademisyenlerle birlikte olayı değerlendirdik. 2 yıldır hazırlığını devam ettirmekteyiz. 3 Temmuz davası kararı çıktı diye aniden açılan bir dava değil. En iyi şekilde açmak için gayret gösterdik. Biz burada davayı TFF’ye yönelttik. TFF’ye yöneltmemizin nedeni o dönemde federasyonun almış olduğu karar doğrultusuyla alakalı oldu. Tazminat talep ettiğimiz zararlarda 2011-2012 yıllarında Avrupa kupalarına almamalarıyla alakalı zararlar. TFF henüz daha 3 Temmuz davasında gizlilik kararı varken sadece bir polis fezlekesine dayanarak bizi Avrupa kupalarından men etmek için hukuksuz karar alıyor. UEFA da bizi o sebeple men ediyor. Alınmamamızın nedeni TFF’dir. UEFA’nın doğrudan bir kararı yok. Zararlarımızın giderilmesini talep ediyoruz. Zarar kalemi olarak 250 milyon açıkladık, 25 milyon Euro’dur bu aslında. Bunu biz böyle 25 milyon Euro olarak açtık. Rakam niye böyle düşük, daha fazla olamaz mıydı sorularının yanıtı olarak kulübün maksimum menfaatlerini değerlendirerek bu davayı açtık. Burada bazı Avrupa kupalarına katılım bonusları yayın gelirleri gibi kalemleri dikkate aldık. Camianın içi rahat olsun o anlamda. Doğru şekilde çalışılarak hazırlandı ve dava devam etmektedir” diye konuştu.