Sivas’ın Ulaş ilçesi Acıyurt köyünde bulunan rengarenk ahşap işlemeli cami, görenlerin dikkatini çekiyor.

Merkeze 72 kilometre uzaklıkta bulunan Acıyurt köyü camisi ahşap işlemeleri ve boyamaları ile görenlerin ilgisini çekiyor. Kara Papak Türklerinin halk kahramanlarından Mihrali Bey’in kardeşi Ali bey tarafından 19. yüzyılda inşa ettirildiği düşünen cami, Osmanlı mimarisi ve ahşap işlemeciliğinin bölgedeki narin örneklerinden biri olarak gösteriliyor. Tarihi caminin içerisine girildiğinde el işçiliği oymacılığı ile hazırlanış rengarenk tavan süslemeleri karşılaşılıyor. Kök boyası ile boyanan işlemeler camiye ayrı bir değer katıyor. 1993 yılında tescillenerek kültür envanterleri listesine alınan cami 2000 yılında geniş kapsamlı bir onarımdan geçti.

Kök boyası kullanıldı

Acıyurt köyü Muhtarı Mustafa Ülger, işlemelerde kullanılan boyaların kök boyası olduğunu ifade ederek, “Camimiz yaklaşık 200 yıllık bir tarihe sahip. Mihrali beyin kardeşi Ali Bey tarafından yaptırılmıştır. Bizimkiler Kafkasya’dan geldiklerinde bu bölgeye sonradan yerleşmişler. Camimiz olmadığı için Ali Bey bir cami ihtiyacı oluştuğundan bu camiyi yaptırıyor. Ağaçları Yozgat’ın Akdağmadeni’nden getirilmiş. O zamanki köy büyüklerimiz öküz arabalarıyla gidip oradan alıp geliyorlar. Bu cami inşa ediliyor. Daha sonra da kendisi orduda subay olduğu için Mihrali bey ile birlikte Yemen harbine gidiyor ve orada şehit düşüyorlar. Ağabey ve kardeş hepsi Yemen harbinde şehit olmuşlar. İşlemeler, Altınyayla’da ki camiyi yapan ustayla aynı ustanın yaptığı söyleniyor. Şuan tam net tarihi bilgi yok. Orada ki cami ile burada ki cami benzerlik gösterdiği için ikisinin aynı usta tarafından yapıldığı düşünülüyor. Boyaların hepsi kök boyası ve orijinal. Kimyasal boya kullanılmamış. İşlemelerin karanfil olduğu söyleniyor. Müthiş bir güzel koku çıkarıyor. Ana gövdelerde ardıç ağacından oluşuyor. Karanfil motifinin kullanılmasının sebebi daha güzel koksun, hoş gözüksün, manevi duygulara gösterdikleri artsın diye karanfil kullanılmış” dedi.

Caminin kitabesi çalındı

Camide 2000 yılında restorasyon yapıldığını kaydeden Ülger, “Eskiden duvarları bizim Horosan dediğimiz sıvayla sıvalıydı. O sıvadan şimdi bulunmadığı için alçı sıva yapıldı. Köyümüz ve Ulaş bölgesinde yaklaşık 12 köyde imam yok. Halkımız bu konuda müzdarip. En kısa zamanda bir tanede imam istiyoruz. Camimizin üzerinde bir anlaşmanın yazılı olduğu bir taş vardı. Restorasyon sırasında kayboldu. Taş sökülüp götürüldü yani yok şuan. Dünya’da ki ilk yazılı anlaşa olarak bilinen Kadeş antlaşması olduğu söyleniyordu daha önce. Okunamayan bir yazı türüyle maddeler halinde yazılar vardı. Burada da yine Sancaktar beyin mezarından getirilmiş bu taş cami yapılınca buraya konmuş. Büyüklerimizden duyduğumuza göre Kadeş antlaşması derlerdi. Ama ne derece doğru onun hakkında net bir bilgimiz yok çünkü taşı görmedik. Kayboldu taş yok şu an” şeklinde konuştu.