ÖZ İPLİK İŞ Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, kayıt dışı çalıştırmanın son dönemde yükselme eğiliminde olduğunu belirtti.

Geçmişte yüzde 24’lere kadar gerileyen herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıt olmadan çalıştırılanların yeniden yüzde 30’ların üstüne tırmandığını, tarım dışı sektörde de yüzde 20’nin üstüne çıktığına işaret eden ÖZ İPLİK İŞ Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, “Kayıt dışı çalıştırma insanların geleceğinden çalmaktır. Yıllarca bunu söyledik. Şimdi de ülkemiz ve dünya covid-19 salgını ile ağır bir ekonomik-sosyal şok yaşıyor. Sözünü ettiğimiz gelecek işte bu gelecektir. Vergi ve sigorta primlerini bu gibi zamanlar için ödüyoruz. Şimdi büyük bir yükle karşı karşıyayız. Emekçiler başta olmak üzere hepimiz ortaya çıkan maliyeti ödeyeceğiz. Kayıt dışı çalışmalar yoluyla en temel hesapla son 6 yılda hepimizden en az 40.8 milyar TL çalındı. Kayıt dışı çalıştırma ve elbette kayıt dışı ekonomi olmasaydı, bugün yaşadığımız kayıpların telafisi çok daha kolay olacaktı” dedi.

"Sendikanın olduğu yerde ne kayıt dışı çalışan, ne de kayıt dışı ekonomi olur"

Genel Başkan Ay, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sendikalar demokrasinin, tam rekabetin, saygın ve adaletli çalışma hayatının temelidir. Sendikaların olduğu yerde ne kayıt dışı çalışma ne de kayıt dışı ekonomi vardır. Örgütlenmenin önündeki engelleri kaldırmak demokrasiye, adalete, adaletli ve düzgün iş hayatına, rekabet içinde gelişmeye katkı vermektir. Ne yazık ki uzun zamandır ne kayıt dışı ekonomiyi ne de kayıt dışı çalışmayı engelleyebildik. Bugün Covid-19 salgını ile mücadele ettiğimiz ortam kayıt dışı çalıştırmanın bizlere nelere mal olduğunu tekrar görmek için iyi bir fırsattır.”

ÖZ İPLİK İŞ’in, TÜİK’in iş gücü İstatistiklerinde metodoloji değiştirdiği 2014 yılından itibaren 6 yıllık dönemde kayıt dışı çalıştırılanlar nedeniyle oluşan vergi ve sosyal güvenlik prim kaybını hesapladığını belirten Ay, "Hesaplamada asgari ücret seviyesi dikkate alındı. TÜİK verilerinde ilgili yılda kayıt dışı çalıştırılanlar için ilgili yılın asgari ücretinin vergi ve prim tutarları dikkate alındı. İkinci hesaplamada ise ilgili yılın ortasından itibaren TÜİK TÜFE güncelleme aracı kullanılarak prim ve vergi tutarı 2020 Ocak ayına getirildi ve ilgili yıla göre hesaplandı" ifadesini kullandı.

"En az 40 milyar TL gelecekten çalındı"

ÖZ İPLİK İŞ Sendikası Genel Başkanı Ay, kayıt dışı çalıştırmanın ülkeye çok büyük maliyetler yüklediğini belirterek şunları kaydetti:

“Yaptığımız temel hesaplamalara göre son 6 yılda en az 40.8 milyar TL kayıt dışı çalıştırmadan dolayı sosyal güvenlik prim ve vergi kaybı oluşuyor. Siz buna, prim alamadığı için sosyal güvenlik açığının artmasını, işsizlik sigortası fonunun nema kaybını, toplanamayan vergi nedeniyle ulaşan bütçe açığını ve bütün bunların finansmanı için devletin daha fazla borçlanmasından kaynaklı ilave yükü de ekleyin. Ortaya çıkacak sayının çok daha büyük olacağı ortada. Tarım sektöründe aile işçiliğinin yaygın olduğunu biliyoruz. Tarımda aileden bir kişinin sigortalı yapılıp, diğerlerinin sağlık sigortasından yararlandığı bilinen bir olgu. Göz ardı edilmemeli ama hadi ettik diyelim, bu durumda dahi 21.5 milyar TL kayıp demek. Verileri 2020 Ocak ayı fiyatlarına göre hesaplarsak toplamda 88.3 milyar TL, tarım dışı sektörler dikkate alındığında 30.3 milyar TL kayıp olduğu ortaya çıkıyor. Bu sadece ‘kayıt dışı çalıştırmanın’ bizlere yüklediği maliyetin verilere dökülmüş halidir. Bir de bunun kayıt dışı ekonomi boyutu var. O dahil edildiğinde bu kısacık sayılabilecek 6 yılda ülke olarak kaybettiğimiz ama bir avuç kişinin cebine giden parayı siz düşünün.”

"Bu sadece işçinin değil, sizin de geleceğiniz"

Ay, işverenlere de seslenerek şunları söyledi:

“İşverenlerimize de sesleniyoruz. Kayıt dışı işçi çalıştıran, ekonomik faaliyette bulunan kişiler bugün ‘iş insanı’ gibi davranıp, hak etmedikleri bir birikimden yardım istiyorlar. Kayıt dışı faaliyet yürütenlerin haksız rekabetinin oluşturduğu tahribatı siz bizden daha iyi biliyorsunuz. Gelin hep birlikte mücadele edelim. Gelin sendikalara, emekçilere karşı ön yargınızdan kurtulun. Bu mücadeleyi hep birlikte vermezsek, arsızca hepimizin hakkını gasp edenlerin kazancı daha da artacak.”