Kış aylarına girilmesine rağmen hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyir etmesini fırsat bilen Sakaryalılar, 80 saatlik kısıtlama öncesi kendilerini sokağa atarak son yılların en sıcak yılbaşı gününde güneşli havanın tadını çıkardı.
Aralık ayının sonu gelmesiyle birlikte Sakarya’da uzun zamandır beklenen kar yağışı yerine, bahardan kalma günler yaşanıyor. Her sene soğuk ve karlı geçen yılbaşı hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde olmasından dolayı bu sene sıcak geçiyor. Sıcak havayı fırsat bilen Sakaryalılar ise 80 saatlik kısıtlama öncesi kendilerini sokağa atarak güneşli havanın tadını çıkardı. Kısıtlama öncesi bazı vatandaşlar güneşli havanın tadını çıkarmak için mola saatlerini park ve bahçelerde değerlendirirken bazı vatandaşlar ise ailesiyle dolaşarak geçirdi.
Bugün yılın son günü olduğunun bile farkında değilim
Güneşli havanın tadını çıkarmak için arkadaşıyla parka gelen Yoga eğitmeni olan Tuğçe Özkan Yener, “Aslında bu hava beni çok mutlu ediyor. Çünkü ben güneş ile var olabilen, güneşin enerjisi ile yükselen bir insanım. Ama aslında Aralık ayının sonu ve Ocak ayına gireceğiz, bu süreçte bu havanın olması birazcık korkutuyor bizi. Çünkü böyle olmaması gerekiyor normal doğal süreçte. Ama dediğim gibi yine de şuanı yaşıyor olabilmek çok önemli, zaten aylardır evdeyiz ve kapalıyız çok fazla bir şey yapamıyoruz. Ve bu güzel havayı bugün yakalayınca, iş aramızda hemen böyle fırsat bilip arkadaşım ile geldik. Enerjimizi yükseltiyoruz ve mutlu oluyoruz. Sokağa çıkma kısıtlaması başlayacak, 3 gün boyunca evdeyiz ve evde olmak tabii ki depresif hale sokuyor bizi. Evlere girmeden önce kendimizi böyle yükseltiyoruz ki o süreci de daha kolay geçireceğiz. Normal günlerden hiçbir farkı olmayacak yılbaşının çünkü bu sene yeni bir yıla girebilmenin heyecanını yaşamıyorum hatta bugün yılın son günü olduğunun bile farkında değilim, bunu unutuyorum” dedi.
Sokağa çıkma kısıtlamasına gireceğimiz için son demleri değerlendiriyoruz
80 saatlik sokağa çıkma kısıtlaması öncesi güzel havanın tadını çıkaran Diyetisyen İrem İlbakan Çiftçi, “Aslında bir yandan hava şuanda bu şekilde olduğu için sular ile ilgili bir sıkıntı var mı ya da gelecekte ne olacak endişemiz kesinlikle var. Ama pandeminden dolayı çok sıkıldığımız için de bu havayı değerlendiriyoruz. Birazda iyi geliyor çünkü güneş olmayınca daha depresif bir modda oluyoruz. Zaten şuan süreç dolayısıyla da hepimiz depresif bir modda bulunduğumuz için bir yandan da anlık olarak mutluyuz yani aslında. Bu süreç evde olduğumuz için aynı şekilde geçecek. Yeni yıl olması ya da yeni bir yıla giriyor olmanın farkındalığı birçok kişide yok bence şuanda. Çünkü zor bir süreç geçirdiğimiz için galiba umutlarında biraz daha azalması ile birlikte normal bir gün gibi aslında benim için. Modernleşme ve endüstri ile birlikte iklim değişikliği zaten var, bunu hepimiz zaten biliyoruz. Aslında düşünüldüğünde kötü bir durum, çünkü anormal bir şey. Süreçteki kötü var olan hiçbir şey yapamama durumundan kaynaklı da anlık olarak keyifli hissettiriyor aslında. Ama uzun vadeli düşünüldüğü zaman kötü bir durum. Bunun içinde herkesin var olan moda, sanayi ya da diğer plastik atık vs. neyden dolayı buna sürükleniyorsak ona çok dikkat etmek gerekiyor. Su tüketimi ile alakalı da çok dikkat etmek gerekiyor diye düşünüyorum. Ama mutsuzluktan dolayı birazda mutluyuz yani yalan söyleyemeyeceğim. Birkaç saatlik vaktimiz var ve o vakti havada güzelken böyle değerlendirmek istedik. Sokağa çıkma kısıtlamasına gireceğimiz için son demleri değerlendiriyoruz” diye konuştu.
