Yozgat’ta yaşayan 3 çocuk annesi Havva Erbaş, doğuştan hidrosefali ve dirençli epilepsi hastalığı bulunan 6 yaşındaki kızı Medine Ebrar’a büyük bir özenle bakıyor.

Yozgat’ın Eskipazar Mahallesinde yaşayan Erbaş ailesi, yatağa bağımlı halde yaşayan beyinde su toplaması olarak bilinen hidrosefali hastası çocukları Medine Ebrar için yaşam mücadelesi veriyor. Erbaş ailesinin 3 çocuğundan en küçüğü olan Medine Ebrar, görmüyor, konuşamıyor, yürüyemiyor ve karnından beslenerek yaşam mücadelesi vermeye çalışıyor.

Kendisini çocuğuna adayan fedakar anne Havva Erbaş, minik yavrusu Medine Ebrar’ın her saat başı beslenmesini ve fizik ve tedavi hareketlerini yaptırarak gününün tamamını çocuğu ile geçiriyor.

3 katlı binanın en alt katında kiracı olarak oturan ve evde oluşan rutubet nedeniyle gerek Medine gerekse diğer iki çocukta ciddi sağlık problemlerinin görüldüğü Erbaş ailesinin en büyük isteği rutubetsiz ve çocuklarının daha rahat ortamda yaşantılarını sürdürebileceği bir eve kavuşmak.

“Kızımın bakımını canı gönülden yapıyorum”

6 yıldır hidrosefali hastası kızının bakımını üstlenen anne Havva Erbaş, kızının her türlü bakımını canı gönülden ve büyük bir heyecanla yaptığını söyledi. Anne Erbaş, “Ben fedakarlık olarak görmüyorum, kızımın bakımını canı gönülden yapıyorum, o benim evladım büyük bir heyecanla çocuğumun bakımlarını yapıyorum. Medine Ebrar, ağır hidrosefali ve dirençli epilepsi rahatsızlığı var. Baş kontrolü yok, görme yok, konuşma yok tamamen yatalak bir çocuk. Sadece elini ayağını kımıldatıyor. Gastroenteroloji beslenme sondası ile karından cihazla besleniyor. Daha öncesinden ağız yoluyla besleniyordu git gide yutma bozukluğu başladığı için Gastroenteroloji ile 2 yıldır besleniyor” dedi.

“Medine’siz bir hayat düşünemiyorum”

6 yaşındaki kızının evlerinin neşesi olduğunu söyleyen anne Erbaş, “Medine’siz bir hayat düşünemem. Onun bakımını yaparken zorluk ya da güçlük olarak görmüyorum büyük bir zevkle onun işlerini yapıyorum. Gün içerisinde fizik tedavi ile geçiriyoruz, onu hiç yalnız bırakamıyoruz çok fazla epilepsi nöbeti geçirdiği için. Hiçbir şekilde yalnız bırakamıyoruz. Bir kişi hep yanında durmak zorunda. Bu şekilde günlerimiz geçiyor. Sürekli nöbetleri oluyor. Bazen 40 kez oluyor bazen 20-10’a kadar düşüyor nöbetleri. Çok sık il dışına tedaviye gidiyoruz. Çünkü randevuların dışında aniden çok sık nöbet geçirmeye başlıyor. Burada müdahale edilemediği için Ankara’ya götürüyoruz en büyük sıkıntılarımızdan biri de sürekli il dışına gitmemiz. Bu da bizi maddi olarak çok zorluyor. Ben isterim ki çocuğum daha iyi daha güzel yaşasın. Belki de kısacık bir ömrü var ama onun için daha iyi bakayım daha iyi şartlarda yaşasın istiyorum” şeklinde konuştu.

Yaşadıkları evin rutubetli olması nedeniyle kızı Medine Ebrar ve diğer astım hastası iki çocuğunun çok sık hastalandığını belirten anne Erbaş, “Kızımın fizik tedavisi için gerekli olan aparatları alınması gerekiyor, kiracıyım gittiğim yer küçük olduğu zaman koyacak yerim yok. Bunlar için ayrı bir odası olması gerekiyor Medine Ebrar’ın, çünkü çok fazla aleti var. Gün içinde sürekli bir şeyler yapması gerekiyor, ayakta durması gerekiyor. Ayakta durma sehpası var ama bunun için ortezimiz yok, yaptıramadım. Bir şeyi olsa diğeri olmadığı zaman hiçbir işe yaramıyor” ifadelerine yer verdi.

“En büyük sıkıntımız ev”

Çocuklarının daha iyi şartlarda yaşamasını isteyen anne Erbaş, “En büyük sıkıntımız ev, diğer çocuklarımda astım ve bronşit hastası. Yıllardır kullanmadığımız ilaçlara tekrar başladık. Diğer kızım kronik astım hastası. Çocuklarım için bir şeyler yapmak istiyorum ama elimden hiçbir şey gelmiyor sadece bakıyorum. Sözlerle sakinleştirmeye çalışıyorum onlara destek olmaya çalışıyorum. Benim devletimden isteğim bu tür çocuklara sadece küçük bir imkan değil bize destek olsun. Biz yine elimizden geleni yapalım. Ben bir ev istiyorum bunu derken kimse bana alıpta bir şey vermesin, bana destek olunsun, bana ödeme imkanları sunulsun. Ben de çocuğuma daha güzel imkanlar sunuyum. Banyo yaptırmak istiyorum ama küçük bir leğen içinde çocuğumu banyo yaptırıyorum. En azından evim olursa çocuğum için daha güzel imkanlar yapabilirim. Çocuğum git gide büyüyor belki raylı sistem yaptırma şansım olabilir, daha rahat bütün odalara taşıyabilmek için. Ben bir odanın içerisinde çocuğumu tutmak istemiyorum. Her yerde yaşasın tek bir odanın içerisinde yatıp kalmasın” dedi.