Yaklaşık 30 yıldır çevre dostu yöntemlerle kalıntı içermeyen sağlıklı ürünler üreten Türk organik sektörü, üç büyük proje için güç birliğine gitti.

Türk organik sektörü, kendi potansiyelini dünyaya tanıtacağı bir portal kurmak için harekete geçerken, Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı (EU Green Deal) ve İklim Değişikliği konu başlıklarında projelere başvurularda bulundu. İklim değişikliğinin etkilerinin dünyada son yıllarda daha yoğun bir şekilde hissedilmeye başladığına dikkati çeken Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkan Yardımcısı Birol Celep, iklim değişikliğinin etkilerini azaltıcı, çevreye ve insana en duyarlı üretim modeli olan organik üretimi arttırmayı hedeflediklerini dile getirdi.

Türk organik sektörü bileşenleri güç birliği yaptı

Celep, “Karbon/su ayak izi, iklim değişikliği, izlenebilirlik ve çevreye olan zararı en düşük seviyeye çekmek ilke olarak benimsenmiş durumda. Avrupa Birliği tarafından 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını asgaride yüzde 50’ye indirmek, 2050 yılına kadar da net olarak sıfırlamak amaçlanıyor. Ayrıca, 2030 yılına kadar pestisit kullanımının yüzde 50, gübre kullanımının yüzde 20 ve antimikrobiyal satışlarının yüzde 50 oranında azaltılması planlanıyor. Bu rakamlara ulaşabilmek için Avrupa Birliği, toplam ekilen alanların yüzde 25’inde organik tarıma geçilmesini hedefliyor. Türk organik sektörü bileşenleri olarak bu hedeflere ayak uydurabilmek ve ulaşmak için güç birliğine gidiyoruz. İzmir’de Sürdürülebilir Gıda Üretimi ve İklim Değişikliğine Uyum Projesi, EİB ve Avrupa Birliği Hibe destekleriyle, İzmir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü yürütücülüğünde, Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesinin ortaklığıyla gerçekleştirilecek olan projeye başvurusu yapıldı” dedi.

Konuşmasının devamında proje detaylarını anlatan Celep, “İklim değişikliklerinin tarıma etkisi, iklim değişiklikleri özelinde kuraklığın etkisinin çok yıllık ve tek yıllık ürünler gibi seçili ürünlerin değer zincirinde sürdürülebilirlik ve su kullanımında tasarrufun ortaya konulduğu, eğitim, bilinçlendirme vb. çalışmaları da içeren bir proje teklifinde bulunduk. İkinci proje başvurumuz ise; Avrupa Birliğinin Yeşil Mutabakat proje çağrıları kapsamında ‘Tarladan Çatala’ proje başlığında Sürdürülebilir Tarımsal Uygulamalar alanında bir proje olacak. Bilgi Üniversitesi yürütücülüğünde, birliğimizin de ortak olduğu 10 farklı ülkeden, 29 kurumun katılımıyla hayata geçirilmesi planlanan projenin ön başvurusu yapıldı. AB destekli bu projenin 12 milyon avro bütçesi olacak ve proje 5 yıl sürecek” diye konuştu.

Türk organik sektörü 1 milyar avro ciro hedefliyor

Türkiye’nin organik sektörünün 500 milyon avro büyüklüğe ve 250’den fazla ürün çeşitliliğine ulaştığını söyleyen Ege İhracatçı Birlikleri Organik Ürünler Kurulu Başkanı Mehmet Ali Işık, sektörde oluşan bu çeşitliliğin hem iç piyasa da, hem de dünya genelinde ithalatçılarla buluşmasını hedeflediklerini söyledi.

Konuşmasının devamında Işık, “Sağlıklı yaşam ve beslenme dünya genelinde yükselen bir değer. Pandemi sonrasında organik ürünlere yönelişte bir artış var. Kuracağımız portalla Türk organik ürünlerine daha fazla talep olmasını ve sektörün 1 milyar Avro büyüklüğe ulaşmasını hedefliyoruz. Portal ilk etapta Türk organik sektörünün potansiyelini ortaya koyacak. Sonrasında bu portal çevrim içi bir pazar yerine dönüşebilecek” diye konuştu.