Memorial Kayseri Hastanesi Psikiyatri Bölümünden Uz. Dr. Şaban Karayağız, reglden yaklaşık bir hafta önce başlayan, ruhsal ya da fiziksel belirtilerle ortaya çıkan Premenstrüel Disfori Sendromu (adet öncesi gerginlik sendromu) hakkında bilgiler verdi.

‘Yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor ‘

Yumurtalık kistlerinin de beraberinde birçok sorunu getirerek psikolojik değişimlere sebep olacağını söyleyen Karayağız, “Üreme çağı boyunca kadınlarda devam eden adet döngüsünde farklı şiddette psikolojik ve bedensel belirtiler ortaya çıkmaktadır. Halsizlik, yorgunluk, gerginlik, mutsuzluk, enerji düşüklüğü, isteksizlik, asosyalizasyon, dikkat dağınıklığı, uyku ve iştah değişkenliğine neden olan bu sorun yaşam kalitesini olumsuz etkilemektedir. Regl sırasında belirtilerin ortaya çıkmasının, hormon seviyelerindeki değişimlere bağlı olduğu düşünülmektedir. Hormonal düzensizliklerin görülmesi nedeniyle yumurtalık kistleri veya hipofiz bezi anormallikleri bu dönemde depresyon yol açabilen faktörler arasındadır.

Aylık döngüde artan ve azalan hormonlarındaki (östrojen ve progesteron) değişimler kadınlarda depresyon riskini artırmaktadır. Öte yandan, bu değişimlerin bir sonucu olan yumurtalık kisti gibi bir sorunun fazladan ortaya çıkması ile vücutta artan testosteron hormonu (erkeklik hormonu) durumu iyice karışık hale getirmektedir. Hormonun getirdiği fiziksel değişimler psikolojik değişimleri tetiklemekte, özellikle öfkeli depresyon çeşidini ortaya çıkarabilmektedir. Vücuttaki testosteron seviyesinin yükselmesine bağlı olarak ortaya çıkan; yüzde sivilcelenme, aşırı tüylenme, vücut yağ dağılımının değişmesi (göbek ve ensede toplanan yağlanma), seste kalınlaşma gibi değişiklikler kadınların psikolojisini olumsuz etkilemektedir. Benzer bir durum bazen aşırı ağır spor yapan veya spor sırasında hormon takviyesi alan kadınlarda da ortaya çıkabilmektedir” dedi.

Karayağız dönem öncesi gerginliği azaltmak için yapılacakları şu şekilde belirtti:

“Yaşam tarzındaki değişiklikler, regl öncesi gerginlik sendromunun ortaya çıkardığı olumsuz tabloyu hafifletmede yardımcı olmaktadır. Sosyalleşmek ve kadınların kendine vakit ayıracağı aktivitelere yönlenmesi şikayetleri azaltmaktadır. Düzenli yapılan yürüyüş ya da egzersizlerin, bu sorunun etkilerini azalttığı belirlenmiştir. Spor ya da egzersiz sonrası vücuttaki endorfin seviyesinin artması, rahatlamaya ve gevşemeye neden olacaktır. Günlük ortalama 8 saat uyumak adet öncesi gerginlik sendromunun olumsuz etkilerini azaltmaktadır. Ayrıca uykusuzluğun, depresyon ve anksiyete ile bağlantılı olduğu bilinmektedir. Bu dönemde kafein, çay, çikolata ve ağrı kesicilerin olumsuz etkileri olabilmektedir. Kafein alımı sınırlandırılmalı, bazı ağrı kesiciler kesinlikle kullanılmamalıdır. Kadınların sosyal yaşamında sorunların ortaya çıkması, intihar girişimi ve açık saldırganlık gibi psikiyatrik belirtiler durumunda ise uzman psikiyatr önerisi ile ilaç kullanımı gereklidir.”