Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın ikiye bölünmesi ile oluşan bakanlıklardan biri olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevine getirilen Vedat Bilgin, görevi Zehra Zümrüt Selçuk’tan devraldı.

Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, iki ayrı bakanlığa dönüştürülmüştü. Kararnameye göre yeni bakanlıklar Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olmuştu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevine Vedat Bilgin getirilmişti.

Gerçekleştirilen devir teslim töreni ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevini Vedat Bilgin’e devretti. Devir teslim töreninde konuşan ve görev süresinde özverili şekilde çalıştıklarını ve yapılan çalışmaları da anlatan Selçuk, “2018 yılında bin 603 lira olan asgari ücreti bu süreçte, yüzde 76 oranında artırarak 2 bin 825 liraya çıkarmış olduk. En önem verdiğimiz konulardan bir tanesi kayıt dışı istihdamı azaltabilmekti. Bu noktada 2002’de yüzde 52 olan kayıt dışı istihdamı önce yüzde 34’lere son olarak da yüzde 22’lere düşürdük” dedi

Pandemi döneminde vatandaşların mağdur olmaması için birçok konuda çalışmalar yaptıklarını söyleyen Selçuk şunları kaydetti:

“Nisan, Mayıs, Haziran aylarını kapsayacak şekilde kısa çalışma ödeneği uzatıldı. Çalışanlarımıza doğrudan yaptığımız destek böylelikle 47 milyar lirayı aşmış oldu. 3 sene boyunca 170 milyar lirayı da işverenlerimize aktarmış olduk. Sosyal güvenlik konusu bizim en önem verdiğimiz konulardan biri. Bu pandemi sürecinde vatandaşlarımızın yüzde 99’u sigortalı olması en büyük şanslarımızdan bir tanesi. Bu kapsamda biz bütün vatandaşlarımızın testlerini ücretsiz yapabiliyoruz, tedavi hizmetlerini de karşılayabiliyoruz. Bu süreçte verdiğimiz bütün hizmetlerin masrafları da 7 milyar lirayı aşmış oldu” ifadelerini kullandı.

“Son 20 yılda Türkiye bir değişim yaşıyor”

Zehra Zümrüt Selçuk’un çok zor görevler üstlendiğini söyleyerek sözlerine başlayan Vedat Bilgin, “Türkiye zor bir ülke, pandemide daha zor bir ülke oldu. Bizim sanayi devrimini aşmamış olmamızın maliyeti çok ağır olmuştur. Bunun maliyeti nedir? Doktor maliyeti, doktor başına düşen hasta sayısı. Ülkenin istihdamı ve tarımsal yapısı. Fakat son 20 yılda Türkiye bir değişim yaşıyor. Türkiye tarımsal bir toplumdan endüstriyel bir topluma dönüyor. Ondan önceki çabalar da çok değerli ve çok önemlidir. Ama onlar çöldeki bitkilerdir. Toplum bilinçsizdi eğitimsizdi. Bu gün Covid-19 sürecince sağlık ordusunun mücadelesinin alt yapısı var. Bunun arkasında alt yapıyı kurma başarısı var. Bütün sağlık ordusu büyük bir başarı göstermiştir. Bunu her alana yaymalıyız” diye konuştu.

Türkiye’de hızlı tren projesinin yapımında başına gelen bir olayı anlatan Bilgin, hızlı treni yapma sebebinin yapılabiliyor olduğunu kanıtlamak olduğunu ifade ederek, “Türkiye hangi sektöre el atarsa o sektörde büyük patlamalar yapar. Türk ekonomisi büyük bir ekonomi ve biz bu büyümeyi sürekli hale getirmeliyiz. Bunları biz başaracak güçteyiz. Önemli mesafeler kat ettik ama daha çok yolumuz var. İki önemli aşama var büyüme ve istihdam. Türkiye bunları aşacak güçtedir. Aşılama yaş grubu olarak aşağıya iniyor yakında bu sorun çözülecektir” ifadelerini kaydetti.