Ameliyatsız Aort Kapağı Değişimi olarak bilinen Transkatater Aort Kapak İmplantasyonu, Bakırçay Üniversitesi Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde başarıyla uygulandı. 86 yaşındaki Müşerref Papurlu, bu tedavi sayesinde sağlığına kavuştu.

86 yaşındaki Müşerref Papurlu, Bakırçay Üniversitesi Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde uygulanan Ameliyatsız Aort Kapağı Değişimi olarak bilinen Transkatater Aort Kapak İmplantasyonu ile yeniden sağlığına kavuştu. Ameliyatsız bir şekilde kalp kapağı değişen Papurlu, kendisini iyileştiren doktorlar ve sağlık çalışanlarına teşekkür etti.

Son yıllarda sadece seçili merkezlerde yapılıyor

Kasık bölgesinden atardamar aracılığı ile kalbe ulaşarak, kapalı yöntemle, işlevini yitiren aort kapakçıklarının değiştirildiğini söyleyen Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli Kardiyoloji Uzmanı Dr. Oktay Şenöz, “Uyguladığımız bu yöntem, özellikle yaşlılık ve ilave hastalıkları nedeniyle açık kalp ameliyatı yapılamayan hastalarda tercih edilmektedir. Bu tür hastaların, ilaç tedavisine yanıt vermediği ve açık kalp ameliyatı da olamadığı için, yaşam kalitesi azalmaktadır. Operasyonun kapalı yöntemle yapılması ve genel anesteziye ihtiyaç duyulmaması nedeniyle hastalar kısa sürede ayağa kalkmakta ve yürüyebilmektedir. Bu tedavi yöntemi hastanemizde de son zamanlarda uygulanmaya başlanmıştır. En son 86 yaşındaki hastamıza bu operasyonu uyguladık ve hastamızın sağlığına kavuştuğunu, yürüdüğünü görmek bizi çok mutlu etti” dedi.

15 yıl boyunca şikayetleri devam etti

Yaşamış olduğu sıkıntıların 15 yıldır geçmediğini söyleyen hasta Müşerref Papurlu, “Özellikle son yıllarda efor gerektiren hareketler yapamıyordum. İki - üç ayda bir bilincimi kaybettiğim durumlar oluyordu. Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvurduğum zaman doktorum mutlaka ameliyat olmam gerektiğini, yaşım ileri olduğu için açık olarak bunun yapılamayacağını bana detaylı olarak anlattı. Eğer bu tedaviyi olmazsam şikayetlerimin geçmeyeceğini ve yine tekrarlayacağını söyledi. Ailem ve kızlarımla durumu görüştükten sonra ameliyatı kabul ettim. Şimdiki hastanelerimiz fiziksel olarak çok daha iyi, doktorlarımız çok daha ilgililer. Öyle çok hastaneye başvuran bir hasta da değilim. Ama bu rahatsızlığım beni hareket edemez duruma getirdi. Başta doktorlarımız olmak üzere, tüm sağlık çalışanlarına teşekkürlerimi iletiyorum. Onların sayesinde bu yaşamış olduğum rahatsızlıktan kurtuldum” diye konuştu.

"Pandemi döneminde büyük bir özveriyle görev yapıyoruz"

İzmir’in Kuzeybatı Bölgesinin en büyük hastanesi olarak vatandaşlara sağlık hizmeti verdiklerini belirten Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç Dr. Hurşit Apa, "Bakırçay Üniversitesi ile yapılan birlikte çalışma protokolü sonrası Eğitim ve Araştırma Hastanesi statüsüne kavuştuk. Ekibimize yeni katılan doktorlarımız ile birlikte nitelikli çalışmalar yapmaya devam ediyoruz. Özellikle pandemi döneminde sağlık alanında yaşadığımız zorlukları bir ekip olarak birlikte aşmak için çalışmaya devam edeceğiz. Hastalarımızı tedavi edip taburcu olduklarını görmek en büyük mutluluğumuz” açıklamasında bulundu.