Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Murat Baykam, kanser hastalarının korona virüs salgını korkusuyla hastaneye geç başvurduklarına dikkat çekerek, “Bu gecikmenin sonucu olarak prostat kanseri şüphesi olan hastaların tanısı geç konabilmekte ve hastalar hastalıktan tamamen kurtulup şifaya kavuşma ihtimalini yitirebilmektedir” dedi.

Prostat kanserinin, erkeklerde en sık görülen kanser türü olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Murat Baykam, prostat kanserinin kansere bağlı ölümlerde de ikinci sırada yer aldığına vurgu yaptı.

Prostatın, erkeklerde bulunan yaklaşık bir ceviz büyüklüğünde, mesanenin altında yerleşmiş, üreme faaliyetleri için çeşitli salgılar üreten bez yapısında bir organ olduğunu açıklayan Doç. Dr. Baykam, “Prostat kanseri, prostat dokusunu oluşturan bazı hücrelerin anormal seyir göstererek tümör yapıları oluşturması sonucu meydana gelir. Genellikle 65 yaş üstünde görülen bu hastalık, erken dönemlerinde hiçbir belirti vermeyebilir. Tedavi edilmezse zamanla büyüyerek idrar kanalına baskı oluşturabilir. Böyle hastalarda idrar yapmayla ilgili bazı şikayetler meydana gelir. Tanı ve tedavide geç kalınmış bazı hastalarda kanserli dokular prostat içinde sınırlı kalmayıp çevre dokulara yayılım yapabilir” dedi.

”Salgın korkusundan hastaneye geç başvurduklarını gözlemliyoruz”

Salgın hastalık korkusu nedeniyle kanser hastalarının hastaneye geç başvurduklarının altını çizen diyen Doç. Dr. Baykam, “Bu gecikmenin sonucu olarak prostat kanseri şüphesi olan hastaların tanısı da geç konabilmektedir. Geçen bu süre zarfında prostat kanseri lenf nodlarına, kemiklere, karaciğere ya da akciğerlere yayılım gösterebilir ve neticede bu hastalar küratif tedavi şansını yani hastalıktan tamamen kurtulup şifaya kavuşma ihtimalini yitirmiş olurlar. Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Anabilim Dalımızda prostat kanserine yönelik her türlü tanı, tıbbi tedavi ve prostata yönelik tüm açık ve kapalı ameliyat işlemleri deneyimli hocalarımız tarafından yapılmaktadır” diye konuştu.

“Risk grubundaki herkes prostat kontrollerini yaptırabilirler”

Prostat kanseri belirtilerine dair de bilgi veren Doç. Dr. Baykam, prostat kanseri tanısı için tarama amaçlı olarak kullanılan yöntemlerden parmakla rektal muayene (prostata yönelik) ve kan testi ile PSA ölçümünün yapıldığını belirterek, şunları kaydetti:

“Prostat kanseri şüphesiyle multiparametrik MR ile görüntülenmeleri yapılmakta ve kesin tanı transrektalultrason eşliğinde prostat biyopsisi yapılarak konulmaktadır. Peki kimler ne zaman PSA taraması yaptırmalı? 50 yaş üstü tüm erkekler, ailesinde Prostat Ca olan 45 yaş üstü tüm erkekler, 45 yaş üstü Afro-Amerikan erkekler ile BRCA2 gen mutasyonu olan 40 yaş üstü tüm erkeklerin PSA taraması yaptırması gerekir. Risk grubundaki herkes MHRS üzerinden randevu alıp prostat kontrollerini yaptırabilirler.”

Doç. Dr. Baykam, prostat kanserinin en önemli belirtilerinin de idrar yaparken yanma, zorlanma ve idrarda kanama, menide kanama, ileri evrede kemiğe yayılma ve buna bağlı kemik ağrıları ve bazen de kırıklar olarak ortaya çıktığına işaret etti.