Kulak Burun Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Yunus Karadavut, alerjik rinitli hastaların aşı konusunda tereddüt ettiğine dikkat çekerek “Kovid-19 pandemisinin bitmesinde elimizdeki en önemli silah aşıdır, aşının alerjik rinitli hastalarda aşı uygulanmasında bir sakınca yoktur” dedi.

Bağışıklık sisteminin alerjen adı verilen maddelere karşı geliştirdiği aşırı reaksiyonun ‘alerji’ olarak tanımlandığını söyleyen Liv Hospital Samsun Kulak Burun Boğaz Kliniği’nden Opr. Dr. Yunus Karadavut, vücudun bağışıklık (savunma) sisteminin dışarıdan gelen tüm yabancı maddelere karşı doğal bir korunma reaksiyonu gösterdiğini belirtti.

Alerjiye sebep olan maddelerin (alerjen) burun mukozasına temas etmesi sonucu görülen; burun ve gözlerde kaşıntı, hapşırma, burun akıntısı, boğaz kaşıntısı gibi şikâyetlere neden olan hastalığın ise alerjik nezle ya da alerjik rinit olarak adlandırıldığını vurgulayan Opr. Dr. Yunus Karadavut, şu bilgileri paylaştı:

“Tüm yıl boyunca veya yıl içinde belli bir dönemde (mevsimsel) kişinin alerjen ile temasta bulunması alerjik şikâyetlerin ortaya çıkmasına neden olur. Ev tozu, akarlar, küfler, hayvan alerjenleri (kedi, köpek, kemirgenler, kuşlar), gıdalar tüm yıl boyunca alerjik şikâyetlere neden olurken; ağaç, ot, çimen, çiçek polenleri yıl içinde belli dönemlerde alerjiyi tetiklemektedirler. İlkbaharın erken dönemlerinde polenler ya da çevrede sıklıkla rastlanan ağaçlar alerjik reaksiyonlara neden olmaktadır. İlkbaharın geç dönemlerinde ise polenler çayırlardan kaynaklanmaktadır.”

Alerjik rinit semptomları

Alerjik rinit semptolarından bahseden Opr. Dr. Yunus Karadavut, “Sık görülen semptomlar; burun akıntısı ve tıkanıklığı, gözlerin sulanması, kaşınması, hapşırma atakları, öksürük krizleri, geniz akıntısı, halsizlik, şişmiş gözaltları, boğazda ve gırtlakta kaşıntı olarak sayılabilir. İlerlemesi halinde sinüzit, orta kulak iltihabı ve astım gibi durumlar da görülebilmektedir. Alerjik rinit ile uyumlu şikâyetleri olan hastalarda bu şikâyetlere herhangi bir enfeksiyonun ya da yapısal bir bozukluğun yol açıp açmadığı saptanması amacı ile tüm hastalarda tam bir kulak, burun, boğaz muayenesi yapılmalıdır. Çeşitli kan ve deri testleri bize tanıda yardımcı olmaktadır. Alerjik rinitli hastalarda tedavi planlamasında hastanın özelliklerine, muayene bulgularına ve şikâyetlerinin ciddiyetine göre farklı tedavi protokolleri uygulanabilir. İlaç tedavisi, aşı tedavisi, ışın tedavisi ve gereken hastalarda cerrahi, uygulanabilecek tedavi seçenekleri arasındadır. Alerjik rinitte en ideal yaklaşımlardan birisi, alerjinin neden olduğu durum ve ortamlardan uzak durmaktır. Polen mevsiminde maske takma, odaları sık havalandırma, evde hayvan veya bitki bulundurmama, bağışıklık sistemi takviyeleri, sigaranın bırakılması ve çeşitli yaşam tarzı değişiklikleri alerjik rinitten korunma için bazı önlemlerdir” diye konuştu.

Alerjik rinit ve Kovid-19 bulguları karıştırılabiliyor

Kovid-19 ve alerjik rinit bulgularının benzerliği hakkında da bilgiler paylaşan Opr. Dr. Yunus Karadavut, “Son günlerde ülkemizde Kovid-19 enfeksiyonu, alerjik rinit hastalarının da olduğu birçok hastada kaygılara neden olmaktadır. Özellikle ısınan havalarla birlikte ortamda artan polen ve akar miktarları alerjide tipik olarak görülen, burun, göz ve solunum şikâyetlerinin ortaya çıkmasına neden olmakta, hastalarımız bu bulguları Kovid-19 belirtileri ile karıştırabilmektedir. Kovid-19 enfeksiyonunda ateş, öksürük, nefes darlığı, kas ağrıları ön plandayken; alerjik rinitte hapşırma, burun akıntısı, burun kaşıntısı, gözlerde sulanma gibi semptomlar ön planda olup ateş ve kas ağrıları alerjik rinitte izlenmez. Diğer önemli bir konu da, alerjik rinit hastalarının Covid-19 aşısı yaptırma konusunda tereddüt etmeleridir. Kovid-19 pandemisinin bitmesinde elimizdeki en önemli silah aşıdır, aşının alerjik rinitli hastalarda aşı uygulanmasında bir sakınca yoktur” şeklinde açıklamasını sonlandırdı.