Bitmez, Erzincan'da il binasına gelerek burada teşkilat üyeleriyle buluştu, bir süre sohbet etti. Ardından 10 Ağustos'ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine değinen Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Teşkilat Başkanı Hasan Bitmez açıklamalarda bulundu. Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Teşkilat Başkanı Hasan Bitmez yaptığı açıklamasında; "4 günlük Bayburt, Gümüşhane, Giresun ve son olarakta burada Erzincan'da teşkilat gezileri kapsamında buradayız. Sizlerle bir araya gelmişken ülkemizin gündemiyle alakalı bazı değerlendirmelerde bulunmakta fayda görüyoruz. Bilindiği üzere 30 Mart tarihinde bir yerel seçim yapıldı. Akabinde 10 Ağustos tarihinde Cumhurbaşkanlığı seçimi gerçekleştirildi. Bu seçim neticesinde Türkiye'nin 12. Cumhurbaşkanı olarak mevcut Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı makamına halkın ilk defa oy kullanma imkânı bulmasıyla seçilmiş oldu. Kendisine bundan sonraki süreçte ülkemiz insanları için, milletimizin için, vatanımız için yapacağı çalışmalarda Cenab-ı Hak'tan başarılarını diliyoruz. Saadet Partisi olarak biz bu seçimlerde 3 adaydan hiçbirini desteklemedik. Kısaca buna da değinmekte fayda görüyoruz. Çünkü biz Saadet Partisi olarak bu seçimlerde ilk defa halkın oy kullanma imkânı bulmuş olmasına rağmen halkın gerçek manada Cumhurbaşkanını seçmediği kanaatini taşıyoruz.Çünkü halk kendi önüne konulmuş olan 3 adaydan birisini seçmeye mecbur edilmiştir. Oysaki halkın kendisinin seçtiği Cumhurbaşkanını kendisinin de teklif edebilme imkânı olabilmeliydi. En azından Türkiye genelinde teşkilatlanmasını tamamlamış yerel ve genel seçimlere girme hakkına sahip olan siyasi partiler Cumhurbaşkanı adayı belli sayıda imza toplanarak 15 Bin, 20 Bin, 40 Bin vs. şeklinde imza ile noterde veya ilçe seçim kurullarına gidilerek adaylığını ilan etmiş olan şartları tutan birine destek verdiğini ifade ederek aday gösterebilme imkânına sahip olabilmeliydi ki bu Dünya ülkelerinde Cumhurbaşkanının Dünya ülkelerinde devlet başkanlarının halk tarafından seçildiği ülkelerde bunun örnekleri var. Oysaki ülkemizde Cumhurbaşkanı halk tarafından seçiliyor denmesine rağmen halkın aday gösterme imkânı olmamıştır. Sadece mecliste adı bulunan siyasi partiler aday gösterme imkanına sahip olmuştur. Bundan dolayı halk ve diğer siyasi partiler aday gösteremediğinden mevcut adayların hiçbir tanesi milli görüşü ilke ve prensiplerine uygun ölçüleri taşımadığından dolayı Saadet Partisi olarak biz 3 adaya da destek vermeyeceğimizi Parti Genel Merkezi olarak ilan ettik. İl teşkilatlarımız, ilçe teşkilatlarımızla bir kısmı sandığa gitmeyerek bir kısmı da oylarını boş atmak, geçersiz kılmak suretiyle bu konudaki tepkilerini bir nevi kamu oyuna iletmiş oldular. Şimdi 28 Ağustos'ta Cumhurbaşkanlığı devir teslimi olacak. Yine Ak Parti tarafından seçilmiş olan bir Cumhurbaşkanı yine Ak Parti tarafından aday gösterilerek seçilmiş olan bir Cumhurbaşkanına görevini teslim edecek. Hiçbir şey artık eskisi gibi olmayacak. Çünkü Başbakanımız müstakbel Cumhurbaşkanımız önümüzdeki süreçte anayasada kendisine çizilmiş sınırları zorlayarak bir Devlet Başkanı pozisyonuyla hareket etmeyi düşünüyor. Bu da yeni seçilecek olan Başbakan'la bir nevi Başbakanı idare eden bir pozisyon olarak Cumhurbaşkanının önümüzdeki süreçte karşımıza çıkacağı gözüküyor. Buda siyaset içerisinde çekişmelerin çatışmaların olacağını gösteriyor" dedi.