Eşref Apak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk kez 2004 Atina Olimpiyatları'nda yaşadığı olimpiyat heyecanını Tokyo 2020'de tekrar yaşayacağı için mutlu olduğunu dile getirerek, "Birincide gittiğim heyecan, hırs ve azimle tekrar gideceğim. İlkinde madalya almıştık. Artık daha tecrübeliyim. Daha bilinçliyim; daha doğru hareketlerde bulunuyorum, antrenman yapıyorum. Tokyo 2020'den de inşallah madalya ile döneceğiz." diye konuştu.

Tokyo 2020 ile kariyerine son vermeyeceğini vurgulayan Eşref, "Son olimpiyat diye düşünüyorduk ama neden altıncı olimpiyata da gitmeyelim. Vücudum izin verdiği sürece devam etmek istiyorum. Son dönem 'senden altıncı olimpiyat da bekliyoruz' diye ısrar eden, ricada bulunan çok insan var. Doğrusu son kez giderim diye düşünüyordum ama bu destek fikrimi değiştirdi. Tokyo 2020'den sonra da çalışmalara devam edeceğim." değerlendirmesinde bulundu.

Eşref, bir süre sağlık problemleri ve sakatlıklar yaşadığını belirterek, tedavi sürecinin ardından tekrar çekicini eline aldığını anımsattı.

Milli sporcu, 2019 sezonuna iyi bir başlangıç yaptığını ancak istediği sonucu alamadığını kaydetti. "Nisan ayına kadar çok iyi bir performans sergilemiştim ancak yarışma olmadığı için istediğim dereceyi gösterememiştim." diyen Eşref, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Belimde 3 tane fıtık vardı. Bu da ağrıya sebep oluyordu. Ona rağmen Bursa'daki Turkcell Süper Lig'in 2019 sezonu ilk kademe müsabakalarına katıldım. Oradan arkadaşımız Özkan Baltacı birinci oldu ve olimpiyatlara kota aldı. Ben de 74,45 metrede kaldım ve yarışı ikinci olarak tamamladım. Bu yarışın ardından 2 aylık bir tedavi sürecinde geçtim ve tekrar antrenmanlara katıldım."

"Sabah 6 gibi uyanıp çalışmaya başlıyorum"

Ankara'daki Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi'nde çalışmalarını sürdürdüğünü aktaran Eşref, 2020 Tokyo Olimpiyatları'na en iyi şekilde hazırlanacağını söyledi.

Eşref, güne erken başladığını belirterek, "Sabah 6 gibi uyanıp çalışmaya başlıyorum. Kahvaltı yaptıktan sonra gündeme, gazetelere bakıyorum. Saat 09.30 gibi antrenmana başlıyorum. Antrenman saat 12.30'a kadar devam ediyor. Duş, öğlen yemeği derken tekrar bir antrenman yapıyorum. Akşam 19.00-20.00 gibi de bitirip dinlenmeye çekiliyorum. 22.30 civarı da uyuyorum." şeklinde konuştu.

"Ankara'da attığım çekiç bir pikabın kasasına düştü"

Eşref Apak, 2005 yılında Ankara'da çalışırken attığı bir çekiçin bir araca denk geldiğini aktardı. Bu olayı hiç unutamadığını anlatan milli sporcu, şunları kaydetti:

"Olayın yaşandığı yer şu anki Ankara Spor Salonu yeri. O dönem orada bize ait bir atmalar alanı vardı. Burada düzenli atış yapıyorduk. O gün çok şiddetli bir lodos vardı. Direkler düşecek gibi oldu. Antrenmanı da bölmek istemedim. Bunun üzerine biz de fileleri yarıya indirdik. Atış yaparken çekici biraz erken bıraktım. Çekiç tren garının önünde bulunan caddede bir pikabın kasasına düştü. Tel örgüler vardı, bakamadım ama herhalde birilerine zarar verdim, diye düşündüm. Sonra aracın yanına gittim, baktım ki çekiç kasanın içinde. Şükür ciddi bir kaza yaşanmadı. Özür diledim. Zararına sebep olduğum aracı sanayiye götürmek istedim. Sağ olsun araç sahibi espri ile 'olimpiyatlarda böyle atmayın da bizimkisi önemli değil' demişti."

İlk kez 2004 yılında Atina'daki olimpiyat oyunlarında henüz 22 yaşındayken mücadele eden ve olimpiyat ikincisi olan Eşref Apak, ardından 2008, 2012 ve 2016 olimpiyatlarında boy göstermişti. 38 yaşındaki Eşref, Mersin'deki Seyfi Alanya Atmalar Kupası'nda 77,56 metre atarak Tokyo 2020 vizesi almıştı.