Tazminat davası açmaya yöneltecek durumunuzun olduğu bölgede bulunan bölge mahkemeleri dava açmanızda yetkilidir. Bu nedenle tazminat davası istenilen herhangi bir yerde açılamaz. Davaya konu olan olay nerede geçerse orada açılmalıdır. Davaya konu olan eyleme ilişkin mağduriyetin delilleri ile birlikte mahkemeye başvurulması gerekir. Davacı sayısı bir değilse ve arklı yerlerde ikamet ediyorlarsa bir kişi esas alınarak dava orada açılır.

Maddi tazminat davalarında kayıp veya zararın giderilebilmesi için zarar miktarının tespiti gerekir. Manevi tazminat davalarında kişinin uğradığı psikolojik tahribatı öğrenmek için uzman görüşüne başvurulabilir. Çünkü manevi tazminat davalarında ortaya çıkan zararın net olarak belirlenebilmesi mümkün olmadığından miktar net bir şekilde ortaya çıkarılamamaktadır. Maddi tazminat davalarında hasar tespit edilebildiği için dava sonucunda ödenecek tutar kolaylıkla belirlenebilir. Ortaya çıkan haksız fiilin gerçekleşmesi üzerinden on yıl geçmişse tazminat davası açılamamaktadır.

Maddi ve Manevi Tazminat Davası Hangi Durumlarda Açılır?

Tazminat davası açmak için suçun üzerinden geçen süre önemlidir. Her istediğimizde üzerinden kaç yıl geçerse geçsin açarım diyemeyiz. Tazminat davası açmak için gereken süre olaya göre değişkenlik gösterir. Fakat on yılı dolduran olaylar için tazminat davası zaman aşımına uğradığı için açılamaz. Maddi tazminat davası açılabilecek durumları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • İş kazalarından kaynaklanan maddi tazminat davası
  • Trafik kazalarından kaynaklanan maddi tazminat davası
  • Sözleşmelerin ihlal edilmesinden kaynaklanan maddi tazminat davası
  • Suç işlenmesinden kaynaklanan maddi tazminat davası
  • Doktorların hatalı uygulamaları nedeniyle açılan maddi tazminat davası
  • Haksız rekabetten kaynaklanan maddi tazminat davası
  • Görevi kötüye kullanmaktan kaynaklanan maddi tazminat davası
  • Boşanma davasıyla beraber açılan maddi tazminat davası
  • Telif haklarının ihlalinden kaynaklanan maddi tazminat davası

Manevi tazminat davası açılabilecek durumları ise şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Bir kimsenin kişilik hakkına yönelmiş hukuka aykırı bir saldırı bulunması
  • Açık kanun hükmü bulunmadıkça kişilik hakkı saldırıya uğrayan kişi ile zarar gören kişi aynı olmalıdır.
  • Manevi bir zarar oluşmalıdır. Elem, üzüntü, acı gibi zararlar.
  • Nedensellik bağı mevcut olmalıdır.
  • Davalı taraf kusurlu olmalı veya ortada bir kusursuz sorumluluk hali bulunmalıdır.

Tazminatın belirlenmesi Türk Borçlar Kanunu'nun 51. maddesine belirlenmiştir. Türk Borçlar Kanunu'nun 51. maddesine göre, "Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.". Manevi tazminatın hesaplanmasında ise bir yöntem öngörülmemiştir. Manevi tazminat miktarı belirlenirken somut olayın özelliği, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumu, paranın alım gücü, maluliyet oranı, duyulan elem ve ıstırap hususları gözetilerek hesaplanır ve belirlenir.