Öncelikle yazının hemen başında konu ile ilintili olacak şekilde çocukların internet kullanımını yasaklamalı mıyız sorusuna net bir şekilde hayır cevabını verelim. Zira ebeveyn olarak sadece çocuk yetiştirmede değil, hayatın her alanında yasaklamanın bir çözüm olmadığının bilincinde olmalısınız.

Bir şeyi yasaklamanın ne kadar verimli olduğuna ilişkin kendi çocukluğunuzu düşünün. Sanırız, sorunun cevabını bu kısa düşüncenin ardından dahi kolayca bulabileceksiniz.

Ancak günümüzün en önemli sorunlarından biri olan çocukların internet ve mobil cihazlar ile ilişkisine ebeveyn olarak ne şekilde yaklaşılması gerektiği konusu sanıldığından çok daha derin bir konudur. Bu noktada ebeveynlere büyük bir yük düşmektedir. Nitekim sadece geleceğin değil, bugünün dünyası da bilişim ve internet dünyasıdır. Çocuklarımıza internet ve dijital teknolojileri öğretmeden veya yasaklayarak onları bir noktada dünyadan koparmış oluyoruz.

Dolayısıyla öncelikle çocuğumuzun internet kullanımına kesin bir yasak koymanın imkânsız olduğu fikrini kabul ederek internet ile ilişkisini kontrollü bir şekilde yürütmeyi sağlamanın doğru yaklaşım şekli olduğunun bilincinde olmalıyız. Bu noktada ebeveyn kontrol uygulamaları iyi bir çözüm olabilir.

Bununla birlikte son dönem özellikle çalışan ebeveynlerde görülen iş çıkışı sonrası yorgunluk ile birlikte çocuklarıyla ilgilenmemek için cep telefonlarından çizgi film veya benzeri videolar açarak onları telefon ile baş başa bırakma davranışının da yoğun olarak görüldüğünü her birimiz en azından çevremizde gözlemlemişizdir.

Bu davranışın her geçen gün yaygınlaştığının farkındayız. Dolayısıyla günümüz ebeveynlerinin interneti yasaklamak yerine onu tamamıyla çocukların ellerine hem de çok küçük yaşlarda vermesi artık daha olası bir ebeveyn davranışı haline gelmiş durumda. Aslına bakılırsa bu tip davranış, çocuğa interneti tamamen yasaklamaktan daha tehlikeli bir davranış çeşididir.

Bu iki davranış konunun iki farklı ucudur. Peki, bilinçli bir ebeveynin çocuğunun internet ile ilişkisine ne şekilde yön vermesi gerekir? Dilerseniz biraz daha yakından bakalım.

Öncelikle çocuklar ne kadar internet kullanmalı?

Bu noktada yapılan güncel bir araştırma ile interneti kullanan her 3 kişiden 1’inin çocuk olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle bu verilerin küresel pandemi sonrasında tüm dünyada uzaktan eğitimin yaygınlaşmasıyla birlikte daha da arttığını öngörmek çok da zor olmasa gerektir.

Bu noktada çocukların bu kadar yoğun internet kullanımı olması ve uzaktan eğitim gibi kavramların artık geri dönülemez bir biçimde yaygınlaşması ile birlikte artık internet nasıl ki yetişkinler için bir zorunluluksa benzer şekilde çocuklar için de bir zorunluluk haline gelmiştir.

Ebeveynlerin çocuklarına internet kullanımı konusunda sınırlar çizmesiyse elbette ki gerekli bir davranıştır. Bir ebeveynin belli yaş gruplarındaki çocukların her birinin internet kullanımına yönelik farklı tavırlar alması en sağlıklı yöntem olacaktır.

Yeni doğum – 2 yaş arası dönem

Öncelikle uzmanlar tarafından tavsiye edilen en az 2 yaşına kadar çocuğun dijital cihazlarla temasını minimum seviyede tutmaktır. Elbette ki günümüz dünyasında bir çocuğun 2 yaşına kadar hiçbir dijital cihaz ile muhatap olmaması çok da gerçekçi değildir. Ancak dijital dünya ebeveynlerinin sıklıkla yaptığı gibi çocuğu akıllı telefon ile en azından 2 yaşına kadar kesinlikle baş başa bırakmamak gerekir.

2 – 5 yaş arası dönem

2 – 5 yaş arası çocuğun çocukluk bilincinin oturmaya başladığı ve en çok meraklı olduğu dönemdir. Bu dönemde çocuklar etraflarındaki her şeyi öğrenme isteği ile doludurlar. Bu noktada çocuğu en güzel eğitecek şey onunla oyunlar oynamaktır. Tabii ki bu oyunlar, bilgisayar oyunları veya sanal oyunlar olmamalıdır.

Zira çocuk henüz gerçek dünyayı tam olarak tanımamakta ve ona alışmaya çalışmaktadır. Dolayısıyla öncelikle ona gerçek dünyanın madde, eşyalar gibi temel kavramlarını onları dokunarak, koklayarak, hissederek tanımasına yardımcı olmak faydalıdır. Bu noktada bir çocuğun bu yaşlarda en fazla günde yarım saat civarı elektronik cihazlardan eğitici çizgi filmler izlemesi en sağlıklı yöntemdir. Nitekim özellikle bu yaşlardaki çocuklar için hazırlanan kötü niyetli çizgi filmler de olduğu göz önünde bulundurulduğunda en azından 5 yaşına kadar çocukların internette tüketeceği tüm içerikleri ebeveynleri ile birlikte ve onların kontrolünde izlemesinde fayda vardır.

5 – 12 yaş arası dönem

Bu dönem çocuğun artık çocukluk bilinci ile dünyayı keşfetmek ve tanımak istediği çocukluğunun en verimli dönemleridir. Bu noktada artık çocuğun dışarı çıkması ve diğer insanlarla sosyalleşerek toplumsal becerilerini de geliştirmesi gerekmektedir.

Bu dönemde uzmanların çocukların kullanabilmelerini tavsiye ettikleri tek elektronik alet bu yaş grubundaki çocuklar için özel olarak üretilmiş akıllı çocuk saatleridir. Bu saatler üzerinden çocuğun internet erişimi oldukça kısıtlıdır ve bu cihaz aslına bakılırsa çocuğun kendi başına yaptığı hareketleri ailesinin izlemesine olanak tanımaktadır. Bu noktada akıllı çocuk saatleri aslına bakıldığında çocuğun güvenliği için üretilmektedir.

Nitekim anlık konum takibi ve SOS alarm tuşu gibi özellikleriyle çocukların güven içerisinde sokaklarda gezmelerine olanak tanımaktadır.

12 – 17 yaş arası dönem

Bu dönem artık çocuğun ergenlik dönemi olarak tanımlanabilir. Halihazırda uzmanların da bir çocuğa akıllı cep telefonu alınabilecek en düşük yaşın 12 olduğu da değerlendirildiğinde artık 12 yaşını doldurmuş bir çocuğa akıllı cep telefonu alınabilir. Ancak her ne kadar bu yaşta bir çocuğun kendi telefonu olsa da yine de ebeveyninin kontrolünde bu cihaza erişim sağlaması sağlıklı yöntemdir.

Bu noktada ebeveynlerin çocuklarının internet ve akıllı cep telefonu kullanımlarını denetlemesine imkân tanıyan özel uygulamaları çocuklarının telefonlarına yüklemelerinde fayda vardır. Elbette ki bu uygulamaların belli noktalarda standardın üstünde olması önemlidir. Bu noktada doğru uygulamayı seçebilmeniz ve bu uygulamalar hakkında daha detaylı bilgi edinmek için şu içeriğe tıklayabilirsiniz: https://findmykids.org/blog/tr/en-iyi-ebeveyn-kontrolu-uygulamalari

Sonuç

Günümüzde internet kullanımında her 3 kişiden 1’inin çocuk olduğu dikkate alındığında ne kadar geniş bir çocuk kitlesinin sanal dünyada olduğunu düşününce işin ciddiyeti daha da anlaşılabilir.

Dolayısıyla ebeveynlere bir fikir verebilmek amacıyla kaleme aldığımız içeriğimizden yola çıkarak çocuğunuzun internet kullanımını denetleme noktasında daha dikkatli ve tedbirli olmanızı öneriyoruz.

Nitekim özellikle uzmanlar tarafından şiddetle karşı çıkılan ve modern çalışan ebeveyn profilinin alamet – i farikası olan çocuğu akıllı telefon ile baş başa bırakmanın günümüzün en tehlikeli hastalıklarından biri olduğunun farkında olmalısınız.

Bu noktada çocuğunuzun çocukluktan çıkarak yetişkinliğe adım attığına emin olana kadar sizin denetiminiz altında bir doğru – yanlış filtresi ile internet içerik kullanımını sağlamalısınız. Nitekim çocuğunuzun eğitiminin en zor yanlarından birinin bu olacağının bilincinde olmalısınız.

Bu noktada, bilişim teknolojileri ile ilgili bilgi eksikliğiniz varsa çocuğunuzun bu aletleri kullanarak sizden habersiz şeyler yapabilmesinin önüne geçmek adına eksiğinizi kapatmanızı da tavsiye ediyoruz.

Dijital dünyada ebeveyn olmak her ne kadar dışarıdan klasik ebeveynlikten kolay görülse de ne kadar kompleks olabileceğini görünce eminiz ki şaşıracaksınız. Bilgi çağı her noktada olduğu gibi ebeveynlikte de kendi modelini yaratmayı başar