Rahman ve Rahim olan ALLAH’ın adıyla…

            ALLAH-U TEALA’NIN insanlara bahşettiği en güzel nimetlerden biri olan güneşin doğmasıyla başlar bir insanın günü. Sabahın nuruyla aydınlanır her yer. Güneş evimizi ısıttığı gibi yüreğimizi de ısıtır.Yeni bir güne,nurlu bir sabaha merhaba deriz. Sabah olmasıyla beraber insanlar kurulu düzenini devam ettirir.İşlerine gidenler,okullarına gidenler ve ev hanımları ki zaten en önemli görev onlarındır,annelerindir.

            Yeni bir gün her insan için aynı önemi temsil etmez. Bazı insanlar güneşin doğmasıyla mutlu olurken,bazılarıda pazartesi sendromu bahanesine kapılıp günlerini ilk andan heba etmişlerdir.Oysa ki üzerine güneşin doğduğu en hayırlı gün pazartesi günüdür ve Peygamber Efendimiz (S.A.V) bu kutlu günde dünyaya gelip biz inananları şereflendirmiştir. Güneşin doğması,yeni bir güne başlamak ne kadar önemlidir.Mevla’nın sonsuz ve eşsiz nimetleri O’na yakınlaşmamıza ve O’na şükretmemize birer vesiledir.Hal böyleyken insanların güneşin doğmasına şükretmemesi, bir daha güneşin doğmayacak düşüncesine kapılmasına üstün gelir çoğu zaman.Sürekli karanlık bir dünyada yaşayabilir mi insan? Ya da güneş hiç batmasa? İşte ALLAH-U TEALA (C.C) kainatı öyle bir düzen içerisinde yaratmış ki biz kullara isyan yerine şükretmek düşer. ALLAH’ın yarattığı kusursuz her varlık O’nun kudretini ve yüceliğini gösterir.

            Sabah namazını eda eden bir Müslüman o günün akşamına kadar ALLAH’ın koruması altındayken günahsız bir güne başlar. Peki nasıl olurda bu günahsız gün zindana dönüşür? Nefis öyle bir güçtür ki hakim olunamaz çoğu zaman. Hele bir de şeytanın eline geçtiyse o zaman daha vahim durumlar ortaya çıkabilir.Biz müslümanlara düşen görev nefsimize hakim olmanın yanında şeytanın bizi saptırmasına izin vermemektir. ALLAH’ın koruduğu bir mümin yenik düşmemelidir nefsine. Eğer nefsimize hakim olabilirsek o zaman daha hayırlı günler yaşayabiliriz. Güneşin doğmasına, yeni bir güne uyanmaya ve bunların hepsinin tecelli olması için kainatı yoktan var eden Hz. Mevla’ya sonsuz şükrederiz. İnsan değil miyiz hatalara mağlubuz, tövbe ederiz yürekten biz O’nun kuluyuz.

            Ayların en değerlisi, vakitlerin en kıymetlisi olan Ramazana ulaşmamıza sayılı günler kala Ramazanı hayırlısıyla değerlendirebilmek, sahuru ve iftarı hakkıyla yerine getirebilmek, orucun şanına layık olabilmek, yeni bir güne hayırla uyanabilmek, hayatımızın her anını Hakkın yanında geçirebilmek duası ile..!

            Rahman ve Rahim Olan ALLAH’a Emanet Olunuz..!