Yeni doğan bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek haksız kazanç elde eden ve bazı bebeklerin ölümüne neden olan "Yenidoğan Çetesi", Türkiye gündeminde geniş yankı uyandırdı. İddiaya göre, çetenin mağdur ettiği Dağlı çifti, yaşadıkları dram dolu süreci ve çocuklarının çetenin ihmalleri nedeniyle engelli kalmasını anlattı.

“Çocuğum hakkında bilgi almak istedim ama o gece hastanede doktor yoktu”

2020 yılında doğum yapan ve çete mağduru olan anne Sevil Dağlı, yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlattı. Oğulları Asilhan'ın, bu örgütün ihmalleri sonucu sağlık problemleri yaşadığını belirten Dağlı, çocuğunun yaşıtları gibi koşup oynayamadığını ifade etti. 14 Kasım 2020'de acil şekilde sezaryene alınan Dağlı, ameliyatın başarılı geçtiği bilgisinin verilmesine rağmen, çocuğunun akciğerlerinin gelişmemesi nedeniyle yoğun bakımda kalmasının gerektiğini öğrendi. Dağlı, o gece çocuğu hakkında bilgi almak istediğinde hastanede doktor bulunmadığını, eşinin de yoğun bakımdan bilgi alamadığını aktardı.

“Hastane değiştirmeseydik, o listede benim çocuğumun adı da olacaktı”

Dağlı, oğlunun yaşamasının tamamen hastane değişikliğine bağlı olduğunu belirtti. Bir hekimin kendisine “Çocuğunuzun yaşama garantisi yok” dediğini ve engelli kalma ihtimalinin yüksek olduğunu söylediğini ifade etti. Doktorun "Siz eve gidin ve hamileliğinizi unutun" dediğini belirten Dağlı, “Ben bir anneyim, nasıl hamileliğimi unutabilirim?” diye konuştu.

Bu kafede servislere robot yardımcı oluyor Bu kafede servislere robot yardımcı oluyor

“Her şeyimi vermeye razıydım, gülüşümüzü çalmasalardı”

Sevil Dağlı, çocuğunun hareket edemediğini ve koşamadığını ifade ederken, durumun kasten meydana getirilmesinin acı verici olduğunu dile getirdi. Gözyaşları içinde, “Keşke her şeyimi alsalardı, bizim gülüşümüzü çalmasalardı” diye ekledi.

“Hakkımı helal etmiyorum, sessiz kaldılar”

Acılı baba Orhan Dağlı ise basından öğrendikleriyle olayın vahametini kavradıklarını ifade etti. Çocuğunun yeterli beslenmediğini ve uyutulduğunu belirten Dağlı, “Doktor olduğunu zannettiğimiz kişi hemşire çıktı, defalarca ona 'hocam' diye hitap ettik” dedi. Olayın bir doktorun şikayetiyle ortaya çıktığını aktaran Dağlı, "Hakkımı helal etmiyorum. Sessiz kalan herkes bu duruma ortaktır” şeklinde konuştu.

Kaynak: iha