Ne istiyorsunuz ormanlardan?
Ne istiyorsunuz, ormanlarda yaşayan on binlerce canlıdan?
Bu nasıl bir caniliktir Allah’ım.
Utanıyorum bu canilerle aynı ülkede yaşamaktan.
Ülkemiz yanıyor, oksijen kaynaklarımız yok oluyor, geleceğimiz elimizden kayıyor.
Yalnızca yanmıyoruz, boğuluyoruz, nefessiz kalıyoruz.
Devletimiz tüm imkânlarıyla elinden geleni yaparken, birkaç kanı bozuk gene çıkıyor meydanlara, vatan haini soysuzlarla aynı teraneleri anlatıyor insanlara.
Yalanlarla dolu söylemlerini, her alanda fütursuzca anlatan, sosyal medyada devletimize öfke dolu mesajlar yayınlayan, adeta dış güçlerle birlikte çalışan bu soysuzlar, sanki ormanların yanmasını bekliyorlarmış gibi çıktılar gene meydanlara.
Yaşadığımız milli bir felaket.
Hepimizin ciğerleri yanıyor.
Sanki devlet çıkarmış, hükümet çıkarmış bu yangınları gibi felaket tellallığı yaparak, durumdan kendilerine vazife çıkaranlar, tam yerine denk geldi bir manzara koyalım hissiyatıyla iktidarı yıpratma adına bu vahim tabloyu kullanıyorlar.
Devletimize ve Devletimizi yönetenlere, böylesi olağanüstü felaketler esnasında sürekli saldırarak kendilerine fayda umanlar, boşuna çırpınıyorlar. Çünkü bu aziz millet, kendisine gerçek hizmeti sunanları çok iyi biliyor artık.
Dört tane ağaç bahane edilerek gezi olaylarında bu ülkeyi uçurumun eşiğine getirmek için olağanüstü çaba sarf edenler, on binlerce ağaçları yakanlar için neden harekete geçmezler.
Ormanlar bizim milli değerlerimizdir.
Milli değerlerimizi Milli duygularımızı birleştirerek korumalıyız.
Ülkemizin yetersizliklerini, eksikliklerini, içimizdeki ve dışarıdaki vatan hainleriyle birlikte dünyaya lansetmek, bu ülkeye zarar vermekten başka bir amaç taşımaz.
Zaman geçirmeden bu yangınları başlatanları ve planlayanları bulmalı, hep beraber bunların peşine düşmeliyiz.
Bizler böylesine olağanüstü felaketler yaşadığımız dönemlerde, kısa sürede tek yürek olmalı ve vatanımızın her karışını korumayı kendimize görev edinmeliyiz.
Evet yanıyoruz, yüreklerimiz kavruluyor.
Her aldığımız yeni haberde, yangınların artarak devam ettiğini gördükçe, işittikçe kahroluyoruz.
Ama içimizden çıkan bazı hainler var ki, sanki bu yangınları bekliyormuş gibi yangınlar üzerinden devlete ve devleti temsil eden hükümete saldırıyorlar.
Biz onları devletimize zarar verecek her organizasyonda zaten kol kola görüyoruz.
Biz onları artık çok iyi tanıyoruz.
Onlar terör örgütleriyle irtibatlı, yurt dışında Türkiye düşmanlığı yapan lobilerle birlikte hareket eden, bu ülkenin ekmeğini yiyip suyunu içen ve bu ülkenin nimetlerinden faydalanarak ülkesine küfreden haysiyetsiz onursuz kitleler.
Evet yanıyoruz, kavruluyoruz, büyük acılar yaşıyoruz.
Ama bu yangınları yakanları, yanmasına sebep olanları çok iyi biliyoruz.
Devlet orman yakmaz.
Hiçbir hükümet ormanları yanarken başka hesaplar yapmaz.
Puslu günü bekleyen kurt sürüleri gibi ormanların yanmasından kendilerine fayda sağlamayı uman ahmaklar, bırakın bu hain düşünceleri, aklınızı başınıza toplayın ve acilen ülkenize sahip çıkın.
Türk Devleti birkaç çapulcunun söylemine göre hareket etmeyecek kadar büyük bir devlettir.
Mevcut hükümeti eleştirmek yıkmak ve parçalamak için böylesi Bizans oyunlarına tevessül etmek yerine, aklınızı başınıza devşirip, bir kova suda siz dökerek, yarın sizi de saracak alevlere dur deyin artık.
Yanıyoruz!
Birlikte yanıyoruz ahmaklar.
Bu ülke yanarsa eğer, bizim ne Afganlılar ne Suriyeliler ne de Iraklılar gibi gidecek başka bir Türkiye’miz yok.
Aklınızı başınıza toplayın artık.